Türkiye’nin Kalbi: Ankara, M. Şehmus Güzel

25 Ağustos 2008 tarihli Milliyet?te “Yasaklı belgesel Köşk?ün sitesinde” başlıklı haberini okudum. Birkaç düzelti ve birkaç ek yararlı olabilir.

1933?te Cumhuriyet?in 10. Yıldönümü kutlamaları kapsamında SSCB?nin (Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği)  o günlerdeki en iyi belgesel ve kurgu film yönetmeni Sergey Yutkeviç?in çektiği filmin ismi Türkiye?nin Kalbi: Ankara?dır. Gazetenin en üstte yazdığı gibi sadece  “Türkiye?nin Kalbi” değil. Metin içinde Milliyet?te doğru başlığı veriyor nitekim.

Bu filim 1933?te ve sonrasında Türkiye?de gösterildi ve gösterildiği her yerde büyük çoşkuyla karşılandı. Bunu o günleri yaşayanlar anlatıyorlar. Bu biliniyor.
Filmin yönetmeninin ismi de Yutkoviç değil biraz önce yazdığım gibi Yutkeviç?tir.
SSCB?yi temsil amacıyla 10. Yıldönümü törenlerine davet edilen SSCB heyetinin başında Mareşal Voroşilov bulunuyor. Bu doğru, ama o sırada henüz gazetenin yazdığı gibi Savunma Bakanı değildi. Bu göreve 6 Şubat 1935?te atandı.

Ona ve SSCB heyetine Türkiye?ye vardıkları andan ülkemizi terkedene kadar gittikleri her yerde büyük bir tezahürat yapılması o günlerde iki komşu devlet yurttaşları arasındaki dostluğun ve kardeşliğin simgeleri olarak tarihe yazıldılar. ( Voroşilov ve heyetinin Türkiye ziyareti, gördüğü kabül ve tezahüratı ayrıntılı bir biçimde ve yakından izleyebilmek için Şule Perinçek?in şu makalesini öneririm :  “Cumhuriyet?in 10. Yılında Türk ve Sovyet halkları arasındaki dostluk”, Teori, Ekim 2006, s. 69-80.)

Bu kadar da değil: Voroşilov Türkiye?de kalıcı bir iz de bıraktı. Taksim Meydanı?nda. Evet Taksim Meydanı?ndaki Cumhuriyet Anıtı?nda. Yaklaşın anıta, biraz daha yaklaşın lütfen, iyice bakın: İşte Mustafa Kemal Atatürk?ün arkasındaki kim bakalım? Evet işte Voroşilov. (Bu gerçeği Erdoğan Aydın?a borçluyuz : Şu makalesinde :  “Anıt?taki Sovyet generalleri “, Cumhuriyet Hafta Sonu, 20 Ocak 2007.)

Vorolişov?un 10. Yıl törenlerinde Mustafa Kemal ile şeref tribünündeki fotosu Abidin Dino isimli kitabımın birinci cildinde bulunuyor (s. 120).

Yutkeviç?e gelince, o İstanbul?a varır varmaz o günün genç ressamları ile tanışıyor ve ressamlarımızın eserlerine bayılıyor. Abidin Dino ile bu vesileyle tanışıyor. Ve Abidin Dino?nun, sinemada kendisiyle birlikte çalışması için, SSCB?ye davet edilmesini sağlıyor. Eylül 1934?de Abidin SSCB?ye gidiyor , Leningrad, Moskova ve Odessa başta, orada Mayıs 1937?ye kadar kalıyor. Yutkeviç?in Madenciler filminde dekorları yapıyor ve başka filmlerinin (Örneğin Tüfekli Adam?ın) hazırlıklarına katkıda bulunuyor. Bu alanda dünya kadar başka şey de yapıyor ve böylece sinemayı a?dan z?sine öğreniyor.

Bütün bunları ve daha fazlasını Abidin Dino isimli çalışmamın birinci cildinde bulabilirsiniz : s. 119-121, s.176 ve sonrasında. (İstanbul,Kitab Yayınevi, 2008.)

Madem sözü açıldı Yutkeviç?in Matisse tarafından yapılmış şık bir portresini de kitapta sunuyorum (s.179). Ve bitirmek için işte size Abidin ve Yutkeviç?i birlikte gösteren bir fotograf : İki dost, iki sanatcı ve iki arkadaş otomobildeler. Leningrad?daki Len Film Stüdyolarından çıkmışlar belki. Belki Moskova?ya, belki Odessa?ya yolculuk . Belki.
M. Şehmus Güzel

Milliyet gazetesinin “Yasaklı Belgesel Köşkün Sitesinde” haberini okumak için tıklayın.
Belgeseli izlemek için tıklayın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir