Amirallik bayrak direği gibi zayıf, ince yapılı memur Kraterov, ileriye doğru yürüdü, Jmıhov?a dönerek:
– Ekselans, dedi! Uzun yıllardır süregelen amirliğinizden, babaca öğütlerinizden tüm kalbimizle duygulanarak?
Zakusin;
– On yıldan fazla bir zaman içinde, diye fısıldadı.

– On yıldan fazla bir zaman içinde zatı devletlerinin maiyetlerinde hizmet etmek şerefine ermiş olan bizler? bizim için büyük bir kıymeti olan bu? şey? gün, zatı devletlerine karşı duyduğumuz derin saygı ve şükranlarımızın bir nişanesi olmak üzere? fotoğraflarımızı havi işbu albümü takdim eder ve daha nice, nice yıllar, ölünceye dek bizleri terk etmemeniz için olağanüstü hayatınızın devamını cenabı haktan dileriz?
Zakusin:
– Hakikat ve terakki yolunda babaca öğütlerinizden mülhem olarak? diye ilave etti, o anda alnında beliren terleri sildi.
Anlaşılan bir şeyler söylemek için kıvranıyordu, sanırım bugün için bir söylev de hazırlamıştı.
– Bayrağınız, içtimai hizmet ve terakki yolunda daha uzun yıllar dalgalansın, diyerek sözlerine son verdi.
Jmıhov?un buruşuk sol yanağından bir damla gözyaşı kaydı.
Titrek bir sesle:
– Baylar! dedi. Mütevazı jübilemi tesit edeceğinizi aklımdan bile geçirmemiştim? Mahzuz oldum? hatta son derece? Bugünün hâtırasını mezara kadar unutmayacağım ve inanın? inanın, dostlarım, size hiç kimse benim kadar iyilik temenni etmez? Tabii aramızda bazı şeyler oldu, ama bu gene sizin iyiliğiniz içindi?
Bundan sonra Jmıhov, bu koskoca umum müdür, kâtip Kraterov?la öpüştü! Böyle bir iltifat göreceğini aklından bile geçirmeyen Kraterov, duyduğu mutluluğun etkisi altında limon gibi sarardı. Bundan sonra âmir, heyecanından konuşamayacağını anlatan bir işaret yaptı, ağlamaya başladı, sanki kendisine kıymetli bir albüm armağan edilmiyor da bu albüm elinden almıyordu? Sonra, biraz kendine gelince, dokunaklı birkaç söz daha söyledi, tüm memurlarına elini uzattı, sevinç gösterileri arasında merdivenlerden inerek arabasına bindi, takdis dualarıyla uğurlanarak evine yollandı. Arabayla giderken şimdiye dek hiç tatmadığı sevinç duyguları göğsünü dolduruyordu. Bu kadar heyecana dayanamadı, gene ağladı.
Evde kendisini yeni sevinçler bekliyordu. Çoluğu çocuğu, dostları, ahbapları, öyle bir alkış tufanıyla karşıladılar ki vatana çok büyük hizmetler etmiş olduğuna kendisi de inanmaya başladı. Demek ki bu dünyaya gelmeseymiş, vatanın halı harap olacakmış! Jübile şerefine verilen ziyafet, demeçlerden, kucaklaşmalardan, gözyaşlarından oluşmuştu. Kısacası, Jmıhov yapmış olduğu işlerin, fedakârlıkların bu kadar ilgi uyandıracağını hiç ummuyordu.
Masaya tatlı geldiği bir sırada:
– Baylar! dedi. Bundan iki saat önce, benim gibi can ve gönülden vatana hizmet eden bir devlet adamının çektiği tüm ıstırapların ödülünü aldım. Memuriyet hayatıma başladığım günden beri prensibim şu idi: halk bizim için değil, biz halk içiniz. İşte bugün en büyük ödülü aldım! Memurlarım bana albüm armağan ettiler? İşte bakın! Doğrusu son derece mahzuz oldum.
Konuklar, başlarını albüme doğru eğdiler, gözden geçirmeye başladılar.
Jmıhov?ın kızı Olya:
– Albüm gerçekten de güzelmiş! dedi. Elli ruble eder sanırım. Ah, ne latif, ne zarif şey! Baba, sen bu albümü bana ver. İşitiyor musun? Ben onu saklarım? Ne güzel şeymiş!
Yemekten sonra Oleçka, albümü odasına götürdü, masanın çekmecesine kilitledi. Ertesi gün memurların albümdeki fotoğrafların çıkardı, yere attı, onların yerine de kendi enstitü arkadaşlarının fotoğraflarını koydu. Resmi elbiseler yerlerini beyaz pelerinlere bıraktılar. Ekselansın oğlu Kolya, memurları yerden topladı, elbiselerini kırmızı renge boyadı. Bıyıksızlara yeşil bıyık, sakalsızlara da kahverengi sakal ekledi. Başka boyayacak bir şey kalmayınca resimleri makasla oydu, gözlerine iğneler batırdı, askerlik oyunu oynamaya başladı. Kâtip Kraterov?un resmini oyarak bir kibrit kutusuna yapıştırdı, babasına göstermek üzere odasına gitti.
– Baba, bak, mezar taşı!
Jmıhov, kahkahalarla güldü, sandalyesinin arkasına yaslanarak sallandı, sonra büyük bir duygululukla Kolya?yı yanağından emer gibi öptü.
– Haydi, yaramaz, git annene göster. O da görsün, dedi.

Anton Çehov11
Kaynak : Çehov – Toplu Eserler (Engin Yayıncılık)
Türkçesi: Servet Lünel

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Previous Story

Marquez’in hayatı çizgi roman oldu

Next Story

Modern İnsanın Çıkmazı – Hüseyin Bul

Latest from Anton Çehov

Anton Çehov’un cenaze töreni – Maksim Gorki

Moskova’nın “tatlı sevgilisi” yazarın naaşı, kapısında iri harflerle “istiridye için” yazan yeşil bir vagonla getirilmişti. Yazarı karşılamak üzere istasyonda toplanmış olan küçük kalabalığın bir

Oğlanlar adlı öykü- Anton Pavloviç Çehov

“Volodya geldi!” diye bağırdı biri avluda. “Volodeçka geldiii!” diye feryadı bastı yemek odasına koşarak giren Natalya. “Ah, Tanrım!” Volodya’larının her an gelmesini bekleyen Korolyov

Beyaz Alın – Anton Pavloviç Çehov

Karnı acıkan dişi kurt avlanmak üzere yerinden kalktı. Üç yavrusu, koyun koyuna girmiş, birbirlerini ısıtarak derin bir şekilde uyuyorlardı. Dişi kurt onları yaladı ve
Go toTop