Çocukluğum Yurdumdur: Çocuk ve Gençlik Edebiyatı? ana temasıyla düzenlenen Tüyap 31. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı sona erdi. Çocuk okurların yoğun katılım gösterdiği bu yılki fuardan okurlar, yayınevleri ve yazarlar mutlu olarak ayrıldı.
9 gün boyunca yazarlar okurlarıyla buluşurken, okurlar ise takip ettiği yazarlara kitaplarını imzalatma olanağı yakaladı. Özellikle kitap fuarının onur yazarı, çocuk yazının usta kalemi Gülten Dayıoğlu?nun imza günlerine çocuklar fuar süresince yoğun ilgi gösterdi.
Bu yılki fuarda uzun yıllar boyunca bir alan olarak kabul görmeyen çocuk edebiyatının fuarın ana teması olması, çocuk edebiyatına emek veren yazarlar tarafından, alanın resmen tanındığının göstergesi olarak değerlendirildi.
Kitap Fuarı sona ererken çocuk yazınına emek veren yazarlara 31. Uluslararası Kitap Fuarı hakkında neler düşündüklerini sorduk.
ÇOCUK OKURU YOKSA GELİŞKİN OKUR HİÇ OLMAZ
MUZAFFER İZGÜ: Bir ülkenin çocuk okuru yoksa, gelişkin okuru da hiç olmaz. Okuma alışkanlığı okul öncesinden başlar. Bir toplumda bu alışkanlık yoksa birey yetişmez. Böylece o toplum sürü, bireylerde koyun olur. Bu toplumlarda bilgi teknolojisi ve sanayisi hiç gelişmez. Her zaman gelişmiş ülkelerin uydusu olurlar.
ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI RESMEN KABUL EDİLDİ
NUR İÇÖZÜ: Kitap fuarları her zaman çok güzel. İstanbul Kitap Fuarı?nın ana teması bugüne kadar yetişkinler için belirleniyordu. 31. İstanbul Kitap Fuarı?nın çocuk ve gençlik edebiyatına ayrılması bu alanın resmen kabul edildiğini gösteriyor. Okullar aracılığıyla öğrencilerin fuara yoğun katılımı bu tercihe alkış gibiydi.
ÇOCUK EDEBİYATININ OLDUĞUNA İNANILMIYORDU
BEHİÇ AK: Çocukların fuara ilgisi yükselmiş. Bundan 10-15 yıl önce çocuk edebiyatı yok gibiydi. Kimse çocuk edebiyatının olduğuna inanmıyordu. Çocuk hikaye ve öykülerinin eğitimde kullanılmaya başlaması da bu durumda etki yaptı. Artık çocuk edebiyatının ayrı bir tür olduğu bu fuarda kanıtlandı.
ÇOCUK EDEBİYATI TARTIŞMALARININ NİTELİĞİ DEĞİŞTİ
GÜLSÜM CENGİZ: 30 yıl sonra fuarın ana temasının çocuk ve gençlik edebiyatı seçilmesi çok önemli bir gelişme. Eskiden çocuk edebiyatı var mıdır yok mudur diye tartışılıyordu. Şimdi ise alanın sorunları ve ayrıntıları konuşuluyor. Bu durum alanın geliştiğini ve rüştünü ispatladığını gösteriyor.
Kaynak: 24.11.2012, evrensel.net