“Yapmak, yaratmak… Onun için arayıp, bulmak… Aradığını bulmak için öğrenmek… Bunun yerine biz de sadece hazırları belletmek hâkim. (…) …kitaptan okuyarak, öğretmen … insan yetiştiremez.”

(H.A.Yücel, (1974). Kültür üzerine düşünceler.T. İş Bankası Kültür yayınları. Syf182

Hasan Ali Yücel, büyük savaştan yorgun, fakir, fakat zafer ve gururla çıkan ülke halkının bilgi ve düşünce düzeyini artırmayı amaç edinen kişi olarak tarih sahnesine çıkar. Lise son sınıftayken savaş nedeniyle askere alınan Yücel, 1918 sonunda terhis olup, 1921 yılında üniversitenin felsefe bölümünden mezun olur.
Bu zor yıllarda, dönemin düşünürleri, yazarlarıyla birlikte olmuş Cumhuriyet yolunda yapabileceği, her faaliyeti yapmıştır. Örneğin ünlü Sultanahmet Mitingi’nde de ön saftadır. Cumhuriyet tarihinin çarpıcı sayfalarının yazıldığı bu dönemde edebiyat tartışmaları yapmakta, felsefi konularda yazışmakta, bilimsel çalışmalarını sürdürmekte ve ilk gençlik yıllarında büyük iz bırakan Mevlevi dergahındaki deneyimlerini, bilgisini başta Goethe olmak üzere dünyanın ünlü düşünürlerinin açıklamaları ışığında yeni sentezlere dönüştürerek harmanlamaktadır.

Can Yücel, babasına olan büyük sevgisini “Hayatta ben en çok babamı sevdim” şiirini yazarak ortaya koyar. Hasan Ali Yücel?in kişiliği anlatmak için aşağıda belirtilen anı yeterli olacaktır sanırım.?İkinci dünya savaşının sürdüğü yıllarda liseyi bitiren iki genç, yurtdışında okumak için birinin babası olan, Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’e giderler. Bakan, ikisi de çok başarılı olan çocuklara, “Ben milli eğitim bakanıyım, eğer oğlumu yollarsam yakışık almaz, ama seni yollayacağım” der. Babası Bakan olduğu için yurtdışında okuyamayan genç, büyük şair Can Yücel, bakanın seçimi ile yurtdışında okuyan genç liseli ise beyin cerrahı Prof. Gazi Yaşargil’dir.

Hasan Ali Yücel,16 Aralık 1897’de İstanbul’da doğdu. 26 Şubat 1961?de İstanbul?da yaşamını yitirdi. Şair Can Yücel’in babası, Japonya kıyılarında batan Ertuğrul Fırkateyninin kaptanı Ali Beyin torunudur. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü?nü bitirdi. İzmir ve İstanbul’da edebiyat ve felsefe öğretmenliği, maarif müfettişliği yaptı. Fransız eğitim sistemini incelemek üzere bir yıllığına Paris?e gönderildi. 1932?de yurda dönüşte Gazi Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü görevine atandı. 1933-1935 arasında Milli Eğitim Bakanlığı Orta Eğitim Genel Müdürlüğü yaptı. 1935’te İzmir milletvekili seçildi. 1938?de Celal Bayar hükümetinde Milli Eğitim Bakanlığı’na getirildi. 1946?ya kadar Refik Saydam ve Şükrü Saracoğlu hükümetlerinde de aynı görevi sürdürdü. Birinci Eğitim Şürası’nı topladı. Ankara Fen ve Tıp fakültelerini, İzmir Yüksek Ticaret ve İktisat Okulu?nu, Balıkesir ve Edirne öğretmen okullarını eğitime açtı. Yüksek Mühendis Okulu’nun İstanbul Teknik Üniversitesi’ne dönüşmesini sağladı. Köy enstitülerini kurarak eğitim ve bilimi Türk köylerine kadar ulaştırdı. Dünya klasiklerinin Türkçe’ye çevrilmesini sağladı. 1950 seçimlerinde parlamentoya giremedi. İstanbul?a yerleşti. Akşam ve Cumhuriyet gazetelerinde makaleler yazdı. 1958’de UNESCO Türkiye Milli Komisyonu üyeliğine atandı. 1961’de Kurucu Meclis üyesi oldu.
Şiirlerini önce aruzla, sonra heceyle yazdı. Çeşitli gazete ve dergilerde şiirleri, fıkra, makale ve incelemeleri yayınlandı. Şiirleri, Dönen Ses, Sizin için, Dinle Benden ve Allah Bir, anıları ise Geçtiğim Günlerden adlı kitaplarında toplandı.

ESERLERİ

ŞİİR:
Dönen Ses
Sizin için
Dinle Benden
DÜZYAZI:
Goethe, Bir Dehanın Romanı (1932)
Türk Edebiyatına Toplu Bir Bakış (1932)
Pazartesi Konuşmaları (1937)
İçten Dışa (1938)
Türkiye?de Ortaöğretim (1938)
Davalar ve Neticeleri (1950)
Hürriyete Doğru (1955)
İyi Vatandaş İyi İnsan (1956-1971)
Kıbrıs Mektupları (1957)
Edebiyat Tarihimizden (1957)
İngiltere Mektupları (1958)
Türkiye?de Maarif (1959)
Hürriyet Gene Hürriyet (1960-1962, 2 cilt)

HASAN ALİ YÜCEL ‘İN ŞİİRLERİ

ÖYLE Mİ BÖYLE Mİ
Hasretten usandı, vuslat darına,
Uçmasan bir türlü, uçsan bir türlü.
Halkın arasından hak diyarına,
Kaçmasan bir türlü, kaçsan bir türlü.

Hilkatın sırrını gönlümden aldım,
Erdikçe gününe hayrete daldım,
Hilkatın kapısın “Hu” deyüp çaldım
Açmasam bir türlü, açsan bir türlü.

Hey Ali uygundur özüme sözün
Doğmadan açılmış hakikat gözün.
Ummandan topladın incidir sözün,
Saçmasan bir türlü, saçsan bir türlü.

YUNUS EMRE’YE
Hakikat aşkına ermek diledim,
“Hayret şarabından iç” dedin bana.
Senden duyduğumu sana söyledim,
“Bu kuru sözlerden geç” dedin bana.

Varlığı, yokluğu sordum özüne,
Sustun, bir damla yaş geldi gözüne.
Ölüm nedir dedim bakıp yüzüne
Yüzüme bakıp da “Hiç” dedin bana.

EKMEK
Çiftçi sürer tarlayı
Sonra eker buğdayı
Boy verir azar azar
Saplar gittikçe uzar
Başaklar olgunlaşır
İçleri dolgunlaşır

Yazın artınca sıcak
Sararır her bir başak
Biçerler ekinleri
Şenlenir harman yeri
Olup bitince harman
Ayrılır buğday saptan

Güzel kokulu ekmek
Olmaz seni sevmemek
Sensin yemeklere baş
Her yemeğe arkadaş

Bağrımda yadını dağlıyorum, bak.
Ben de senin gibi ağlıyorum, bak.
Eriyip izinde çağlıyorum, bek.
“Eğil göz yaşından iç” dedin bana.

ŞARKI
İlham arayan gözlerle bir pembe şafaksın
Elbet doğacaksın, yanacaksın, yakacaksın.
Bir ufuk olayım ben sana, sihrin bana aksın
Elbet doğacaksın, yanacaksın, yakacaksın.

Kurtar beni artık sonu gelmez gecelerden
Bilsen ki bu sevda bana geçtir, sana erken
Ruhumda bütün başka emeller sönüyorken
Elbet doğacaksın, yanacaksın, yakacaksın

SEVGİLİYE KOŞMA
Görmesem yüzünü kör olur gözüm
Gözlerim, yüzüne bakmak içündür.
Adında tutuşur en yakın sözüm
Hitabım, kalbini yakmak içündür!..

Ağlarsam, sebebi, arama nedir
Hasretim, ağlayan gözlerinedir.
Bu gidiş, içimden ta içinedir
Gözyaşım, gönlüne akmak içündür!..

Sendeki baharı bulamam gülde
Güzüm bahar olsun, yüzüme gül de,
Bir kızıl çiçektir aşkın gönülde,
O çiçek, göğsüne takmak içündür!..

SAATİM
Kara gözlü saatim,
Ak yüzün yusyuvarlak.
Uyanınca erkenden
İlk işim sana bakmak.

Geç mi kaldım okula
Sen olmasan bilemem.
Saati, benim gibi,
Senden öğrenir annem.

Ben daha uykudayken
Sen çın, çın, çın edersin.
“Kalk artık, yeter uyku,
“Yediye geldim” dersin.

On ikiyi çalarken
Gösterirsin öğleyi.
Sanki dersin bize sen:
İşte öğle yemeği!

Yarı gece olunca
Yirmi dörde gelirsin.
Bir gün süren yolunu
Sevinçle bitirirsin.

Sonra gene, “bir!….. deyip
Başlarsın yeni güne.
Durmadan, yorulmadan
İşlersin döne döne.

Sana benzerim ben de.
Bıkmadan çalışırım.
Vaktinde iş yapmaya
Küçükten alışırım…

GÜNEŞ BABA
Sırtında kızıl aba,
Sevgili güneş baba
Yakmış gökte ocağı;
Ateş dolu kucağı.
Hiç durmadan çalışır
Ocağa ateş taşır.
Bizi yaşatan odur.
Onsuz varlık yok olur.
Başağı olduran kim?
Buğdayla dolduran kim?
Gelmese ondan sıcak
Bizi kim ısıtacak?
Günü aydınlatan sen;
Bize ışık vermesen
Karanlıkta kalırız:
Güneşsiz bunalırız.

DERE
Nerden alır suyunu,
Kardan mı, yağmurdan mı?
Şu nazlı dereciğin
Yatağı çamurdan mı?

Bilmez durup dinlenmek.
Kış, yaz demeyip akar.
Ovanın her yerini
Sular ile o yıkar.

Haz duyar ağaçlardan
Serinlik döküldükçe.
Hayat saçar her yana
Kıvrılıp büküldükçe.

Duyulur türkülerin
En coşkunu sesinden.
Ferah veren bir hava
Yayılır nefesinden.

Durma gez, dolaş yurdu
Ak dere, berrak dere!
Gezdiğin topraklara
Bolluklar bırak dere!..

KELEBEK
Yel estikçe uçuşan
Yapraklara benziyor.
Durmadan, yorulmadan
Daldan dala geziyor.

Kanatları ipektir,
Bozulur dokununca.
Sanki canlı çiçektir
Açar bahar olunca.

Üstündeki renkleri
Seyretmeğe doyamam.
Yapamaz böylesini
Benim diyen her ressam.

Ben onu çok severim,
Koşup tutmak isterim.
Fakat kaçar yaramaz,
Uçmadan yaşayamaz.

36 Comments

  1. Hasan Ali Yücel’in 5. sınıf Türkçe kitabında adsız çeşme adlı şiirini okudum. Ççççççççççççççççççççoooooooooooooooooooookkkkkkkkkkkkkkkkkkkk güzeldi.

  2. Bence süper anlatılmış yani ben beğendim ama işlediğimiz düşünce (deneme) yazısını bulamadım ama bunun haricinde bir eksik yok…………

  3. Bence müthiş bir site ççççççoooooooookkkkkkkkkkkk beğendim…

  4. Elimle koymuş gibi buldum. Gerçekten bana çok yardımcı oldunuz, çok teşekkürler.

  5. Bana da çok yardımcı oldunuz. Gerçekten çok güzel bir site teşekkürler

  6. BEN BU SİTEYİ ÇOK BEĞENDİM AMA NEŞE ADLI YAZISINI YAYINLARSANIZ ÇOK MUTLU OLURUZ …LÜTFEN

  7. güzel ama neşe adlı parçayla ilgili olsaydı süper oluurr…

  8. Çok güzel şiirleri var ama 19 mayısla ilgili şiirleri de olsaydı daha iyi olurdu

  9. Şiirlerin hepsi çok güzel ama 23 nisanla ilgili olsaydı daha güzel olurdu

  10. Güzel bir site olmuş ben çoooooooooooooooooook beğendim 😀 😀 😀

  11. Şiirlerde çok güzel 😀 bu site bana çok faydası oldu. Çooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooooook teşekkürler:D 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀 😀

  12. tek kelimeyle harikaaaaaaaaaaaaaaa )))))))))))))))))))))))))))))))))

  13. bence çok güzel şiirle eklemişler hatta o kadar sevdim ki şiirleri yazdım

  14. bence de çok güzel.saatim adlı şiirini çok beğendim hoşuma gitti

  15. Gerçekten çok güzel bir site.. Şahsen ben çok beğendim.. Ve ödevim için çok yararlı oldu.. Çok teşekkürler..
    – 😀

  16. çok güzel her zaman buraya gelip ödevleri yapıcam size teşekkür ederim saygılarımla… Yusuf DENİZ

  17. bence çok güzel bir site ben çok beğendim açıkçası <3 HASAN ALİ YÜCEL in şiirlerinde kendisinede bayılıyorum çok beğendiğim bir yazar ve şairdirr 🙂 🙂

  18. Sevgili Yönetmenim,
    Yukardaki “eleştiriler”in okura ya da yazara bir katkısının olduğunu sanmıyorum. denetlerken, hiç değilse aynı şeylerin yinelenmesine göz yummasanız olmaz mı? Örneğin; TREŞEKKÜÜÜÜRRR, ÇOK GÜZEEEEEL, BAYILDIIIIM vb.

  19. Şiirler ödevim için çok yararlı oldu. Siteniz çok güzel, çok beğendim 🙂

  20. çok güzel şiirler var edebiyataki performanstan 100 aldım teşekkürler !

  21. çok işime yaradı emeği geçenlere teşekkür ederimmmmmm 🙂

  22. ben beğendim benim bildiği 3 tane idi! 9 tane öğrendim.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Previous Story

Pepuk (Guguk) Kuşu Efsanesi

Next Story

Türk Edebiyatına Damga Vuran Şiir Kitapları

Latest from Biyografiler

Van Gogh’un kitap tutkusu

Geçtiğimiz haftalarda Paris’in izlenimci koleksiyonuyla ünlü Musée d’Orsay, Antonin Artaud’un Van Gogh: Toplumun İntihar Ettirdiği kitabından yola çıkarak yazar ile ressamı, Artaud ile Van
Go toTop