Hayvana da saygı – Cihan Erken

Gezi Parkı direnişi, bizlere insan dışındaki türlerin de savunulması ve korunması gereken hakları olduğunu bir kez daha hatırlattı. ?Bizim? bu dünyada hemen yanı başımızdaki, ancak bir yandan da o ontolojik ?biz?in dışındaki hayvanların ve bitkilerin de birtakım hakları olduğu, ?en temel hak olan yaşam hakkı gibi? bu süreçte, başta hayvan hakları koruyucuları olmak üzere, çeşitli kesimler tarafından sıklıkla dile getirildi. Hâsıl olan merakı karşılayabilecek nitelikte yayınların azlığının dikkat çektiği bu konuda, geçtiğimiz ay raflarda yerini alan bir kitap dikkat çekiyor.

Oxford Üniversitesi Hayvan Davranışbilimi Profesörü Marian Stamp Dawkins?in Hayvanlar Ne İster? adlı yapıtına da Gezi atmosferinin hâlâ yankılandığı bir ortamda ?merhaba? dedik.

On ayrı bölümden oluşan kitap, öncelikle insanların sözcüklere atfettikleri anlamlardan hareketle ?doğal? olanın ve ?doğa? yaşamı ifadelerinin insanlar üzerinde nasıl bir psikolojik etki bıraktığını tartışarak başlıyor. Kullandığımız sözcüklerin yalnızca ve yalnızca insan deneyimi odaklı olduğunu belirten yazar Dawkins, sözcüklerin ahlaki yüklerinin de bu eksende şekillendiğini belirtiyor. Bu bağlamda hayvanları anlamanın en iyi yolunun kendi deneyimlerimizden hareket etmek olduğunu ileri süren insan-biçimci düşünce yapısını da tartışmaya açıyor.

İnsan-biçimciliğin kapitalist ekonomik sistemle ne ölçüde etkileşim içinde olduğunu maharetle göz önüne seren Dawkins, özellikle reklam sektöründen çarpıcı örnekler sunuyor. Örneğin ?Şu araba bana gülümsüyor mu?? sloganı ile öne çıkan bir reklam aracılığıyla, makinelere insan-biçimci yaklaşımın duygularımızı aslında nasıl sömürdüğünü ustaca tasvir ediyor. Dahası bizleri hayvanlara insan-biçimci yaklaşım konusunda daha dikkatli olmamız gerektiği konusunda uyarıyor. Bu bağlamda 1990?lı yıllarda oldukça popüler olan Japon Tamagotchi (sanal oyuncaklar) hayvanları ile ilgili verdiği örnekle, kapitalist sistemin sömürüsünün ne ölçülere varabileceğini de gözler önüne seriyor.

Hayvan refahı konusu özellikle Batılı literatürde üzerine çokça söz söylenen bir mesele olmasına karşın refahın sağlıkla ilgili olması gerektiği dışında, üzerinde oydaşma sağlanabilmiş bir tanıma da sahip görünmüyor. Hayvanların sağlığını gözetmek, hiç şüphesiz insanlar olarak, üzerinde kumar oynama lüksüne sahip olduğumuz bir konu değil. Elbette sırf kendi sağlığımızı gıda güvenliği veya iklim değişikliği gibi konular üzerinden ilgilendirdiği ölçüde hayvan refahı ile ilgilenmek de etik sayılamaz. Bunun da ötesinde ve yine bu eksende, hayvanların ihtiyaçları ve istekleri olduğunu kabul etmek; ancak bunların zaman zaman hem kendi aralarında hem de insan yaşamıyla çatışabileceğini de unutmamak gerekmektedir. Hâl böyleyken, Dawkins?in mesajı gayet anlaşılır bir dille beliriyor: Eğer hâlâ sürdürülebilir bir gezegen habitatı arzusundaysak, insan ihtiyaçlarından bağımsız olarak diğer türlerin refahını da dikkate almak zorundayız. Gerçekten yaşanabilir bir dünya için motivasyonumuzun kaynağının karşılıklı etkileşim olduğunu hatırda tutmamız gerekir.

Hayvanlar Ne İster? üzerinde yaşadığımız gezegenin diğer canlı türlerine başka ?ve çok daha bilinçli- bir gözle bakmak isteyenler için, dikkatle okunması gereken temel bir referans kitap özelliği taşıyor.

Cihan Erken
(13.12.2013,http://kitap.radikal.com.tr/)

HAYVANLAR NE İSTER?
Marian Stamp Dawkins
Çeviren: Çağatay Tarhan
Alfa Yayınları
2013, 200 sayfa

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir