Kapital’in sponsoru İngiliz borsasıymış

Das Kapital, 147 yıl önce 14 Eylülde ilk kez yayımlandı. İngiliz gazeteci Wheen’in ortaya çıkarttığı iki mektuba bakılırsa, maddi zorluk içindeki Marx, Kapital’i tamamlamak için gerekli paranın bir kısmını borsadan kazanmış.

Şu sıralar bol miktarda “yeni Marx” rüzgârı esiyor. Bir yanda Fransız İktisatçı Thomas Piketty’nin “21. Yüzyılda Kapitalizm” kitabı, diğer yanda çok farklı bir kulvarda dijital ekonomi uzmanı Andrew McAfee’nin ?İkinci Makine Çağı?… Bu meşum adaletsizlik sürdükçe, neşteri oraya vuran herkes tıpkı bir mesih gibi “Acaba yeni Marx bu mu?” sorusuyla karşılanacak anlaşılan.

Ama hepsini toplasan yine de bir Marx etmiyor işte. Bu yüzden İngiliz Independent gazetesi haklı olarak soruyor: “Peki Karl Marx neden Harry Potter’dan daha popüler?”

147 yıl önce, 14 Eylül 1867’de ilk cildi yayımlanan Das Kapital’in hepsinden farklı bir özelliği var. İnşaatlarda asansörler düştükte, maden ocaklarında işçiler yaşamını yitirdikçe Kapital de bir ?kitap? olmanın çok ötesine geçiyor…

Marshall Berman?ın ifadesiyle, o bir 19. yüzyıl romanı, örneğin; Savaş ve Barış gibi. Yalnızca birinci cildin bini aşkın sayfasında karşımıza çıkan, kendi dillerinde konuşan yüzlerce kişiden; dükkancılardan, ortakçılardan, maden ocağı ve imalathane sahiplerinden, şairlerden ve gazetecilerden, hekimlerden ve dilbilimcilerden, filozoflardan ve siyasetçilerden, ünlüler kadar adsız sansızlardan da oluşan devasa bir modernist resim çiziyor.

Mitolojinin ve şiirin, simyanın ve ilahiyatın, Yunan ve Hindu tanrılarının, adları unutulup gitmiş destan kahramanlarının, Shakespeare’in krallarının ve dilencilerinin seslerini taşıyor. Böylesine bir kakafoni insanlık tarihinin bizatihi kendisi dışında nerede görülebilir ki…

Bu nedenle Marx, Kapital’deki insanlara kapitalizmden çok daha uzun bir ömür bahşetti.

İngiliz Ulusal Arşivi?nden çıkan iki mektup
Dünyayı sarsan bu kitabın popülerliğinde, Marx?ın hasımlarına karşı kullandığı ?merhametsiz kalemi?nin ardında yatan bohem ve renkli yaşamın da payı var elbette.

İşte İngiliz gazeteci ve biyografi yazarı Francis Wheen de Kapital?in perde arkasında kalmış küçük ?sırları? aralamaya çalışanlardan. Wheen’in, İngiliz Ulusal Arşivi’nin tozlu raflarından çıkardığı ve ?Karl Marx? adlı biyografisinde yer verdiği iki mektup, Marx?ın Kapital?i yazdığı günlerdeki yaşamına dair bilinmeyen ayrıntıları günyüzüne çıkardı.

Marx?ın maddi sıkıntısı malum; büyük oranda Engels?in finansörlüğünde hayatını sürdürdüğü de biliniyor. Bilinmeyen şey ise, kapitalizmin şifrelerini çözerken ondan bir kaç parça koparmayı da ihmal etmediği…

Borsada küçük çaplı bir vurgun
Arşivden çıkan ilk mektuba bakılırsa, Kapital üzerine çalışmalarını sürdüremeyecek hale gelen Marx’ın imdadına İngiliz borsası yetişmiş.

Engels’e maddi zorluklarını anlattığı mektupların sayısının arttığı 1864 yılında Marx, elde kalan son parasını borsaya yatırdığını anlatır. Kazandığı para 400 Pound’dan fazladır. Londra’nın lüks bir semtinde tuttuğu Modena Villaları’ndaki 10 odalı müstakil konağın yıllık masrafının 65 Pound olduğu hesaba katılırsa, borsadan hatırı sayılır bir servet yaptığı anlaşılıyor. Bu borsa oyunu Kapital üzerine rahat rahat üç yıl çalışma imkânı sağlar.

25 Haziran 1864’te işadamı olan ve açıkçası pek de hoşlanmadığını öğrendiğimiz amcası Lion Philips’e yazdığı mektupta hayatındaki değişimin bu küçük sırrını ilk kez paylaşır: “Kısmen Amerika fonlarıyla ama daha çok, bu yıl mantar gibi çoğalan (akla gelebilecek ve akla gelemeyecek şirket hisselerinin yardımıyla) oldukça akıldışı bir düzeye yükseltilen ve ardından, büyük çoğunluğu çöken İngiliz borsasında spekülasyon yapmam sizi biraz olsun şaşırtmayacaktır. Bu şekilde 400 Pound?dan fazla kazandım, siyasi durumun karmaşıklığı daha geniş bir olanak sunduğundan bu işe yeni baştan girişeceğim. Zaman açısından insandan çok küçük talepleri olan tipte bir faaliyet ve paranın düşmanı olan kişiyi rahatlatmak için bir parça riske girmeye değiyor.”

İşadamları kulübüne başkan seçtiler
Bir ay sonra, 4 Temmuz 1864 günü Engels’e yazdığı mektubundaki şu satırlar da yine Marx’ın borsa maharetine işaret ediyor: “Şu son on gündür param olsaydı, burada borsada müthiş bir vurgun yapardım. Zekâ ve çok az parayla Londra’da servet yapmanın mümkün olduğu zaman yine geldi.”

Marx’ın borsadaki başarısı Londra’nın iş dünyasının dikkatini çekmekte gecikmez. Öyle ki, kaliteli romları ve bedava puroları yüzünden gidip gelmeye başladığı dönemin ünlü işadamı kulüplerinden St Pancras’a yönetim kurulu başkanı dahi seçilir. İşin tuhafı, bu seçim gıyabında yapılmıştır ve sonuç mektupla bildirilmiştir. Engels?e bundan bahseder ve ?saygıdeğer? patronlar kulübünün gönderdiği davete verdiği ?nazik? yanıtı anlatır: ?Onlara İrlandalı komşumun sözleriyle cevap verdim: Ben bir yabancıyım ve sizin beni kıçımdan öpmeniz gerekir.?

Kapital?in ilk cildi 14 Eylül 1867?de yayımlandı. Satış rakamları gülünçtü. Ne var ki, New Yorklu uyanık bir yayımcı, 1890’da Kapital’in korsan baskısını yaptı ve satış rekorları kırdı. Bu tiraj patlamasında yayımcının, “Bu kitap borsada kapitalin nasıl biriktirileceği üzerine yapılmış en kapsamlı çalışma” diyerek reklam yapmasının payı büyüktü.

Anlaşılan o ki bugün 147 yaşına basan Kapital dünya döndükçe popülerliğini hiç yitirmeyecek. Ve onun ardındaki detaylar araştırmacıların ilgisini daima çekecek…

BAHADIR ÖZGÜR
15.09.2014, http://kitap.radikal.com.tr/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir