Onun için Vecihi Timuroğlu;
” Ekinsel birikimi, dilsel yeteneği yeterlidir. Toroslar’da dolaşarak da, evrensel ve çok boyutlu kişilere varılabilir”
” Öyküleriyle ve ekinsel çalışmalarıyla, önemli başarılara ulaşacağına inancım kesindir.? Diyor.
Ali F. Bilir ise;
“Kelenderis’in Halikarnas Balıkçısı” Tanımlamasını yapıyor.
Bu dost, Mustafa B. Yalçıner
Gilindire’de doğmuş, yüksek öğretimini İstanbul?da tamamlamış, Paris Sorbonne Üniversitesi’nde doktorasını yapmış ve Gazi Üniversitesi’nden emekli olmuş bir öğretim görevlisi.
Halkbilim araştırmacısı.
Yazar.
Aynı zamanda Taşeli Yöresi Kültür ve Düşün Dergisi Gerçemek’in sahibi ve genel yayın yönetmeni.
Ve 68’li!
Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği Aydıncık gezisinde tanıdım O’nu ve eşini.
Kocaman Yörük yüreğini sımsıcak duygularla açtılar bize.
Konuşup, dertleşip, söyleştikçe ortak dostlarımız çıktı ortaya.
Prof. Dr. Ali Demir ve Dr. Niyazi Altunya’nın kulaklarını çınlattık!
İki gün boyunca bize, kendisi gibi Gazi’den emekli, güleç yüzlü can insan, sevgili eşi Canan Hanım?la birlikte kılavuzluk yaptı.
Gerçemek’i,
“AYDINCIK Günaydın, KELENDERİS” adlı araştırma yapıtını,
“Toroslar’da Yaşam Erken Başlar” adını taşıyan ve kısa öykülerden oluşan kitabını imzaladı ve sundu.
Hepsini büyük bir keyifle okudum.
Gördüm ki, dilini kullanma yeteneği, kalemine de yansımış.
Günaydın Kelenderis’le, Aydıncığın tarihini, ekonomik ve sosyal yapısını, doğasını, kültür ve tabiat varlıklarını öğrendim.
“Toroslar’da Yaşam Erken Başlar” adlı yapıtındaki öyküleri okurken de, Yörük kültürünü, bu kültürün saf, dupduru insanlarını ve yazları, onların yaşam alanları olan Toroslar?ın yaylalarını düşledim!
Asimile olmuş Yörük damarımın kabardığını duyumsadım!
Hatta o anda, bir halkbilimci dostun;
“Yörükler;
Yükseklere çıkmak,
Yeşil ovalara, kıvrım kıvrım akan derelere, yemyeşil çayırlara, alçak tepelere dağlardan bakmak,
Burcu burcu bin bir koku saçan bitkilerin arasında çayırlara uzanmak,
Keçilerin çanlarını, koyunların melemelerini, develerin hataplarındaki havan çanlarını dinlemek,
Öküzlerin böğürmelerini, danaların tozu dumana katışını, atların kişnemesini, horozların ötmesini, köpeklerin havlamasını, kuşların cıvıltısını duymak,
Kaval sesiyle geçmişe dalmak,
Yörük ezgileriyle sevdayı hatırlamak,
Tekenin kayadan kayaya sekmesini,
Bögelek tutmuş düvenin koşuşturmasını,
Kısrakların kişneyerek suya dörtnala gitmesini görmek, tanımsız bir mutluluktur Yörük için?? diye yazdıklarını anımsadım.
Duygulandım!
Yalçıner, aynı zamanda tam bir doğa tutkunu!
Eşi Canan Hanım;
“Bir çiçek, bir ağaç, bir böcek fotoğrafı çekmek için kilometrelerce yol yürür” Diyor.
Yürüdüğün yollar açık olsun Mustafa Ağabey!
Dostluğumuzu geliştirmek ve pekiştirmek umuduyla;
Eline, diline, kalemine, yüreğine sağlık.

Ahmet EROĞLU

Kitabın Künyesi
Toroslar’da Yaşam Erken Başlar
Mustafa B. Yalçıner
Etik Yayınları / Yayınevi Genel Dizisi
Düzenleme : Veysel Coşkun
Dizgi : Veysel Coşkun
İstanbul, 2008, 1. Basım
175 s.

Previous Story

Sel Yayıncılık: ‘Evet, kızlı erkekli çalışıyoruz ve ayakkaplarımızla giriyoruz yayınevine’

Next Story

Küçük Köylülüğe Sermaye Kapanı (Türkiye’de Tarım Çalışmaları ve Köylülük Üzerine Gözlemler) – Metin Özuğurlu

Latest from Makaleler

Van Gogh’un kitap tutkusu

Geçtiğimiz haftalarda Paris’in izlenimci koleksiyonuyla ünlü Musée d’Orsay, Antonin Artaud’un Van Gogh: Toplumun İntihar Ettirdiği kitabından yola çıkarak yazar ile ressamı, Artaud ile Van

George Orwell’a ilham veren kitap: Biz

George Orwell‘ın 1984’ünü neden sevdiyseniz, Yevgeni Zamyatin‘in Biz‘ini sevmeniz için en az 1984 kadar nedeniniz var. Üstelik Biz, 1984’ten çok daha önce, 1920 yılında
Go toTop

OKUMA ÖNERİLERİMİZ