Ortaçağın Paris’inde eciş bücüş, kambur, biraz da hayvanı andıran tek gözlü, kulakları sağır Quasimado ve dünyalar güzeli Esmeralda’nın (affedersiniz çingene kızı Esmeralda’nın) dramıdır Notre Dame’nin Kamburu’nda anlatılan. (Notre Dame’ın Kamburu, Victor Hugo, Sıradışı Yayıncılık,(metin düzenleme nazlı Seza Çankaya, roman, Ankara, 2011, 392 s.)
Kitabın aslı Fransa?da yayımlandığında takvimler 1831’i göstermekteydi. Türkiyeli okurlar Victor Hugo’nun eserleriyle ancak 1860?tan sonra tanışabildiler. (Bugün bile hâlâ tanışmayanlar var ya!)

Tüm dünyayı derinden sarsan Fransız İhtilali’ne çıkacak yolların yapıldığı yıllardır anlatılan bu romanda. Kilisenin (Hırıstiyan yobazlığı desek) toplum üzerindeki baskısı, derebeylikler, ağır vergiler, boş inançlar, sıradan insanın yaşam mücadelesidir dile getirilen.
Quasimado, kilise kapısına terk edilmiş tek gözlü, kambur, fırça gibi saçlı, avaz avaz ağlayan bir çocuktur. Böylesi bir ucube çocuğun uğursuzluk getireceğine anında karar veren halk, onu oracıkta linç etmeye karar verir. Böylesine coşkulu ve de kutsal bir görevi kendisine iş edinen halkın karşısına dikilen ve ucube çocuğu evlat edinen biri anında ortaya çıkar: Romanımızın baş kahramanlarından Rahip Claude Frollo. (Rahip Claude Frollo aynı zamanda bir bilim adamıdır. Kendini okumaya ve bilime adamıştır.Notre Dame Kilisesinde baş diyakozdur. Kralla birebir görüşmektedir. Yüksek mahkeme heyetinin de üyesidir.)
Quasimado, çirkinlik abidesidir. Rahip Claude Frollo gözetiminde kilisede barınmaktadır. Görevi de vardır: Kilise çanlarını çalmak.Yani zangoç. Bu yüzden kulakları sağırlaşmıştır. Hiçbir şey duymaz. Canı isterse kendisi konuşur.
Esmeralda, sokaklarda yaşayan bir kadının bebeği iken çingeneler (affedersiniz!) tarafından çalınmıştır. Şimdi on altı yaşında bir afet-i devrandır. Sokaklarda dans edip şarkı söylemektedir. Marifetli keçisi Dijali ile gösteriler yapmaktadır Herkes ama herkes ona hayrandır. Bu hayranlık kin ve nefrete dönüşmekte gecikmez ve Esmeralda?nın bir büyücü olduğuna dair hüküm derhal verilir. Büyücülerin sonu idamdır o devirde.
Romanın pasif ama ana karakterlerinden biri de Esmeralda?nın annesidir. Onun şahsında orta çağ düzeninin kadına ver(me)diği değeri görmekteyiz. Çocuğu çalındığı için kendini bahtsız sayan çaresiz kadın (bebeğinin babası ortalarda yoktur, kendisi sokaklarda yaşamaktadır) kilisenin yanıbaşındaki çilehaneye kendi kendini hapseder. Onca aşağılama ve acınmalar arasında birilerinin vereceği kuru ekmekle ömür sürmektedir. Kaçırılan çocuğunu çingenelerin yediğini düşünmektedir.
Romanın girişinde tanık olduğumuz evlere şenlik bir tiyatro gösterisi vardır. Oyunun yazarı bu temsilden büyük umutlar içindedir. Ne var ki oyun kimsenin umurunda değildir. Tiyatro salonundakiler kendi dünyalarında iken oyun sürmektedir. Zamanında gelmeyen baş piskopos, zamanında gelmeyen diğerleri? Oyun başladıktan sonra salona giren zevatın taktim edilmesi? geveze ve de züppe başı bozuklar? Oyuna rağmen sahnede başka bir gösteri düzenlenmesi? Bu oyunun yazarı Gringoire, o gece oyundan beş para elde edemeyince aç ve açıkta kalmıştır. Şaşkın ve dalgın yürümekteyken yolu hırsızlar mahallesine düşer. Hırsızlar , yazarı idama mahkum ederler. Onu idamdan kurtaran Esmeralda’dır. Esmeralda, yazarı kendi evine götürür. Yazar Gringoire kıza hayrandır. Kız ise bu kurtarma işini insani bir görev olarak sayar. Onun gönlü Yüzbaşı Phoebus?tadır.
Baş diyakoz Esmeralda?yı kaçırtıp ona sahip olma düşleri kurmaktadır. Bunu başaramaz. Kız kendisini reddedikçe ona düşmanlığı artacaktır.
Esmeralda, yüzbaşı ile bir evde buluşur. Onların buluşmasına yardımcı olan rahip, kıskançlık krizine girerek yüzbaşıya saldırır. Yüzbaşı ağır yaralanır. Kız bayılır. Rahip kaçar. Gürültüye gelen jandarmalar, bir subayı öldürmeye teşebbüsten dolayı kızı tutuklarlar.
Soruşturma başlatılır. Tanıklar dinlenir. Karar baştan bellidir aslında. Bir keçiye dilediği hareketleri yaptıran ve böylesine güzel olan bir kız büyücünün ta kendisidir ve derhal idam edilmelidir. Yazar mahkemeyi, yargıçları uzun uzun betimlerken alaycı bir dil kullanmaktadır. Örneğin baş yargıç sağırdır. Tanıklar ve sanık ne derse desin baş yargıcın bunları duyma olasılığı yoktur. O da hükmünü en baştan vermiştir. (Günümüzde uyuyan yargıçlar da var ya mahkemede. Hangisi daha trajik dersiniz?) Kız idama mahkum edilir.
Şehrin meydanında darağacı hazırlanır.(Zaten hep hazırdır.) Esmeralda ipe çekileceği anda Quasimado onu kiliseye kaçırır. O zamanın geleneklerinden biri de her ne sebeple olursa olsun idam mahkumu ?sığınak? hakkını kullanabilmektedir. İdamdan önce bir şekilde kiliseye sığınmaya başaran kişi, oradan dışarı çıkmamak koşuluyla idamdan kurtulabilmektedir. Bunu tek şey bozabilmektedir: Kilise kurulunun vereceğe idam kararı.
Esmeralda yavaş yavaş kiliseden oluşan dünyasına alışmaktadır. Quasemado, kıza hayrandır. Umutsuzca kıza aşıktır. Kız ise ondan korkmaktadır. Bu arada rahip, Quasemado?nun kıza hayranlığını fark eder ve kıskançlık krizine girer. Kıza sahip olmak ister. Kız bunu şiddetle reddeder. Rahip bunun üzerine yetkisini kullanarak kızın yeniden yargılanmasını ister ve idam kararını çıkartır. Bu sayede kızı korkutarak ona sahip olmayı planlamaktadır.
Baş diyakoz (rahip), şair Gringoire?a kızın idam edileceğini haber verir. Kızın kiliseden kaçırılmasını ister. (Böylece kız, gerçek kurtarıcısına minnet duyacaktır.) Gringoire, çingenelere olayı haber verir. Büyük bir kitle Notre Dame?ı kuşatır. Kitle, kızı kurtarmak ve kiliseyi yağmalamak derdindedir. Quasimado ise bu güruhun kızı idam edeceğini sanmakta ve var gücüyle direnmektedir. Haberciler de güruhun kızı idam edeceği haberini krala iletir. Her şey yanlış anlama üzerine kuruludur. Yüzlerce insan ölür. İsyan çok kanlı bastırılır.
Esmeralda kiliseden kaçırılır. Ancak kurtulamaz. Çünkü kızın kaçmasına yardım edenlerden biri rahiptir. Rahip, kıza evlenme teklif eder. Kız bunu reddeder. Rahibin yanıtı: ?Öl öyleyse!?dir. Kız, yüzbaşıyı düşünmektedir hâlâ. Yüzbaşı ise soylu ailelerden birinin kız ile evlenmek üzeredir. Evlenme teklifini reddeden kıız rahip çilehanedeki kadının hücresine hapseder.
Romantizm akımının en çok sevdiği durumlardan biridir rastlantılar. Çilehanede on beş yıldır kuru ekmekle yaşama tutunan kadın Esmeralda?nın annesidir. Kızın boynundaki muska içinde annesinin on beş yıldır sakladığı patiğin eşi vardır. Ana kızın kavuşma ve ayrılma anı dakikalarla sınırlıdır. Rahip, kızı jandarmaya ihbar etmiştir. Esmeralda?yı vermek istemeyen kadın itişme sırasında başını duvara vurarak ölür. Kız idam edilir. Olan biteni kilisenin çatısından izlemekte olan rahibi Quasimado, rahibi çatıdan iter. Rahip düşer ve ölür. Quasimado, kızın cesedini alarak kayıplara karışır.
Victor Hugo, romantizmin öncüsüdür. Okuyucuyu edebiyat yoluyla bilinçlendirme amacı taşır. Konusunu tarihten ve sosyal olaylardan alır. Notre Dame’ın Kamburu’nun konusu 15.yüzyılın ikinci yarısında kilise, saray ve Paris’te yaşanan olaylardır. Yazar kokuşmuş yargı sistemini, adaletsizliği gözler önüne sermekte ve eleştirmektedir. Halkın gözünü boyayan din adamlarının kendi çıkarları için kendi yargı sistemlerini bile hiçe saydıklarını, kralın ve yanındakilerin iki yüzlülüklerini ortaya koymaktadır. Kilise, saray, derebeyleri, tüccarlar eleştirilmektedir. Yazar, bir öğretmen edasıyla okuyucularını bilgilendirmektedir. Edebiyattan toplumsal bir yarar beklemektedir.
Yazarın zaman zaman okuyucusu ile söyleşmesi, kendi duygularını saklamaması, kahramanlarına acıması, onlara kızması, kahramanların eser sonunda ölmesi romantik akımın gereğidir.

Previous Story

Notre Dame’ın Kamburu’nun esin kaynağı bulundu

Next Story

Notre Dame’ın Kamburu – Victor Hugo

Latest from Makaleler

Van Gogh’un kitap tutkusu

Geçtiğimiz haftalarda Paris’in izlenimci koleksiyonuyla ünlü Musée d’Orsay, Antonin Artaud’un Van Gogh: Toplumun İntihar Ettirdiği kitabından yola çıkarak yazar ile ressamı, Artaud ile Van

George Orwell’a ilham veren kitap: Biz

George Orwell‘ın 1984’ünü neden sevdiyseniz, Yevgeni Zamyatin‘in Biz‘ini sevmeniz için en az 1984 kadar nedeniniz var. Üstelik Biz, 1984’ten çok daha önce, 1920 yılında
Go toTop

OKUMA ÖNERİLERİMİZ