Özgürlüğü her şeyden çok sevin – Esra Ülkar

Ünlü besteci Ludwig van Beethoven?ın hayatının anlatıldığı kitapta, bestecinin müzik kariyerinin yanı sıra zorlu yaşamı ve kişiliğine dair ayrıntılar da yer alıyor.
Onun müziğini klasik müzik dinlemeyen hatta müzikle ilgilenmeyen biri dahi duymuştur. Okul zilinde, bir müzik kutusunda ya da bir filmde… Klasik müziğin en etkili isimlerinden olmasının yanı sıra Beethoven yaşam hikâyesiyle de merak konusu. O, sağır bir müzik dâhisi… Lewis Lockwood?un yazdığı kitapta Beethoven?ın hayatı, müzik kariyeri anlatılıyor.

?Bu kitabın diğer Beethoven kitaplarından farkı ne?? diye soracak olursanız ki Lockwood?da soracağınızı düşünmüş ve kitabın önsözünde şöyle demiş: ?Okurların sorabileceği sorulardan biri de bu kitabın Beethoven hakkındaki mevcut eserler yelpazesine nasıl yerleştiğidir. Yapabileceğim en iyi benzetme, birkaç ressamın aynı konunun portesini yapmasıdır. Belirgin benzerliklere karşın, farklılıklar benzerlikleri aşacaktır… Bu kitap, Beethoven?ın, müziğin hayattan daha ağır bastığı, bestecinin insana egemen olduğu, ama her ikisinin de bir yere sahip olduğu bir portresini yapma yönündeki tercihimi ortaya koyar.?

İLLÜSTRASYON: CORBIS

Kitap, 1770 yılında doğan Beethoven?ın 1827 yılında ölüme kadar ki hayatının önemli noktalarının anlatıldığı ?kronolojiyle? başlıyor. Alkolik bir baba, genç yaşta hayatını kaybeden anne, henüz on altı yaşındayken kardeşlerine bakmak gibi üzerine binen sorumluluklar… Kitapta Beethoven ile tanışmış, hayatına kısa da olsa tanıklık edebilmiş kişilerin cümlelerine ve Beethoven?ın mektuplarına da yer veriliyor. O mektuplardan biri Beethoven?ın en parlak zamanı kırk yaşındayken, sekiz yaşındaki minik Emile?ye yazdığı mektup gibi… ?Sevgili, iyi kalpli Emilie?m, canım dostum? diye başladığı mektupta şöyle diyordu ünlü besteci: ?Sebat et, sanatını icra etmekle kalma, onun derinlerindeki anlamı etraflıca kavramaya çalış; bu çabaya değer. Çünkü yalnızca sanat ve biliminsanları tanrılar katına çıkartabilir. Sevgili Emilie?m bir şey isteyecek olursan bana yazmakta tereddüt etme. Gerçek sanatçının gururu yoktur.?

?Sonra bol bol müzik?
Beethoven?ın gündelik dağınıklığı ile sanatsal düzeni arasındaki tezatlık da kitapta yer alanlar arasında. Ünlü bestecinin gündelik hayatına tanıklık edebilmiş kişilerden biri olan Baron de Tremont, daha sonra şunları yazmış; ?Kendinizi düşünebileceğiniz en pis, en dağınık yerde hayal edin; tavanı küf lekeleri kaplamış; tozun, basılı ve elyazması müzik parçaları üzerinde kendine bir yer aradığı eski, büyük bir piyano; piyanonun altında (abartmıyorum) boşaltılmamış bir lazımlık; piyanonun yanında, üzerinde yazı takımının sık sık ters çevrilmesine alışmış küçük ceviz bir masa; özdeyişlere konu olan meyhane kalemlerinin yanında ışıltılı kalacağı, mürekkeple kaplanmış çok sayıda dolmakalem; sonra bol bol müzik.?

Genç müzisyenin kendini göstermesi için fırsatlarla dolu Viyana?ya yolculuğu ise kolay olmamış: Beethoven 2 Kasım 1792?de, atlı arabayla Bonn?dan ayrılıp bir hafta süren yolculuğun sonunda nihayet hayallerini kurduğu Viyana?ya varmıştı. ?Beethoven?ın Viyana?da geçirdiği ilk yıllarda, siyasi atmosfere daha büyük bir kısıtlanmışlık hâkimdi. Fransız Devrimi?nin ideallerine yakınlık duyan, kahvelerde ve evlerde tartışmak için bir araya gelen Avusturyalılar giderek güçlenen bir baskı altındaydı. Beethoven, sivil özgürlükleri hedef alan, giderek büyüyen bu tehditlerin gayet farkındaydı. Mayıs 1793?te Theodora Johanna Vocke adlı Viyanalı bir hanımın şahsi albümüne Schiller?in Don Carlos?undan bazı dizeler yazmış, arkasından bir dizi ?nasihat? eklemişti: Ben kötü değilim-hatam, deli kanım- suçum genç olmak. Ben kötü değilim, gerçekten değilim. Vahşice yükselen duygular kalbime çöreklense de kalbim iyidir. Nasihatler: İnsanın yapabildiğinde iyilik yapması; özgürlüğü her şeyden çok sevmesi; tacın tahtın önünde bile hakikati inkar etmemesi.?

Beethoven aksi ve inatçı biri olarak bilinir. Ünlü besteci Haydn, ondan ?Büyük Moğol? diye bahsedermiş. En güvenilir hami ve destekçilerinden biri olan Prens Karl Lichnowsky?ye şunu diyebilmiş bir yazısında: ?Prens, siz doğumunuzdaki rastlantıyla bugünkü siz olmuşsunuz. Bense kendimin içinden geçerek bugünkü ben oldum. Binlerce prens olmuştur ve olacaktır. Oysa yalnızca bir tek Beethoven vardır.?

Düşmanları bir duysa!
Beethoven?ın müzik kariyerinin dönemler halinde ayrıntılı biçimde anlatıldığı kitapta, bestecinin sağırlığına da yer veriliyor. Belki de bir müzisyenin başına gelebiilecek en zor durumla karşılaşan Beethoven, işitme kaybı ağırlaştıkça çevresiyle yazarak iletişim kurmaya başlıyor. Kitapta, besteci kimseyle paylaşmadığı rahatsızlığını yakın dostu Wegeler?e şöyle anlatıyor: ?Sefil bir hayat sürdüğümü itiraf etmeliyim. Neredeyse iki yıldır, insanlara sağır olduğumu söylemek benim için imkânsız olduğundan hiçbir sosyal etkinliğe katılamıyorum. Başka bir mesleğim olsaydı hastalığıma ayak uydurabilirdim. Ama benim mesleğimde bu korkunç bir engel. Hele düşmanlarım ki epeyce var, bir duyacak olsalar ne derler??

Oyun yazarı Franz Grillparzer?in Beethoven?ın cenazesinde yaptığı konuşmada söylediği şu sözler, Beethoven?ın hayatının kısa bir özeti olarak okunabilir: ?Hayatın dikenleri onu derinden yaralamıştı. Denize düşmüşlerin kıyıya vurduğu gibi o da senin kollarına sığındı, sen ey muhteşem kardeş, iyi ve doğru olanın kılavuzu, sen ey yaralı kalplerin merhemi, cennetten çıkma sanat!..?

Kitapta, *W şeklinde işaretlenmiş ve metinlerde numaralandırılmış çok sayıdaki örnek müzik, www.wwnorton.com/trade/lockwood/ adresinde yer alıyor. Şarkıları anlatıldığı dönemle paralel dinlemek isterseniz, kitabı okurken bilgisayarınız elinizin altında olmasında fayda var.

Esra Ülkar
(11.04.2014, http://kitap.radikal.com.tr/)

Kitabın Künyesi
Beethoven
Lewis Lockwood
İş Bankası Kültür Yayınları / Sanat Dizisi
Çeviri : Ebru Kılıç
İstanbul, 2014
640 s.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir