?Kendi iradesini temsilcisi olduğu eşit ve özgür insanların ortak iradesine uydurmayı değil, onların ortak iradesini kendi iradesine tabi kılmaya çalışan ve bu amaçla kontrolündeki şiddet araçlarını kullanan politik liderler için, politik kuramcıların Aristoteles?ten beri kullandığı bir tanım vardır ki Arendt de aynı tanımı kullanır: tiran.?

İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü?nde siyaset kuramı içerikli dersler veren Murat Özbank?ın kaleme aldığı Gezi Ruhu ve Politik Teori, Haziran 2013?te tüm Türkiye?de yaşanan olayların politik ruhunu yansıtarak, o ruha kavramsal, düşünsel bir dil kazandırıyor.
Kitap hem politik hem de teorik bir yüze sahip. Teorik açıdan çağdaş bir politik teoriye giriş kitabı, politik açıdansa bir Recep Tayyip Erdoğan eleştirisi ve Gezi savunusu olarak okumak mümkün Gezi Ruhu ve Politik Teori?yi. Gezi?de yaşanan polis şiddetinin ardındaki politik irade, yani Erdoğan?ın gezi sürecinde ve sonrasında aldığı politik tavır, izlediği politikalar ve benim¬sediği ?rekabetçi vesayetçi? demokrasi anlayışının yanı sıra Gezi?de açılan sahici kamusal alanlar, çoğulculuk, katılımcılık, tartışmacı demokrasi, insan hak ve özgür¬lükleri, iletişimsel akıl ve vicdana değiniyor Murat Özbank. Öte yandan çağdaş politik teoride iz bırakmış dört önemli ismin, Weber, Arendt, Schumpeter ve Habermas?ın geliştirdiği bazı temel kavramları ve bu düşünürler arasın¬daki teorik yaklaşım farklılıklarını ele alıyor.
?Weber?den Arendt?e Gezi?de Politik Güç ve Şiddet? adlı makale, politik güç ve şiddet kavramlarını Gezi süreci ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan?ın bu süreçte takındığı politik tavır üzerinden tartışırken, Weber?in politik güç anlayışına ve Arendt?in politik güç ve şiddetin birbirinin tam zıddı olduğu görüşüne odaklanıyor.
?Erdoğan?dan Schumpeter?e Gezi?de Demokrasi ve Politik Meşruiyet?, Schumpeter?in ?klasik demokrasi öğretisi? adını verdiği kurumsal düzenlemeyle Erdoğan?ın demokrasi anlayışı arasındaki paralelliklerden yola çıkarak, sadece ?sandığı? temel alan bu anlayışın aksaklıklarına değiniyor.
?Gezi Üzerine Bir Düşünce Egzersizi: Siz Hangi Politik Meşruiyet Anlayışını Tercih Ederdiniz?? adlı bölüm, muhayyel bir Weberci/Schumpeterci politik danışman ile Schumpeter?in ?klasik demokrat? diyeceği cinsten bir politik danışmanın, Gezi eylemlerinin ilk haftasında Erdoğan?a ne gibi tavsiyelerde bulunabileceklerinin örneklerini sunuyor.
Son makale ?Gezi?den Habermas?a Demokrasi ve İnsan Hakları?ysa, sahici bir ?ileri demokrasi?nin ne olduğunu Habermas?ın ?tartışmacı demokrasi? modeli üzerinden anlatarak, ?büyük ve karmaşık ?geç modern? toplumlarda halkın, daha doğrusu halkı oluşturan eşit ve farklı insanların meşru politik kararlar alarak kendi kendi¬lerini nasıl yönetebilecekleri sorusuna bir yanıt veriyor?.

KİTAPTAN:
?Erdoğan da modern çağın birçok politikacısı (ve karşılaştırmalı siyaset bilimcisi) gibi demokrasiyi, önümüzdeki birkaç yıl süresince iradesine tabi olacağımız tiranı belirlemek için düzenli aralıklarla seçim yapmaktan; politika yapmayı, seçimlerde diğer partiler ve onların tiran adaylarıyla popülarite yarıştırmaktan; politik katılımı ?Onu sevmeyin, beni sevin? diyen tiran adaylarından birine dört yılda bir oy vermekten ve nihayet, politik meşruiyeti de bu popülarite yarışını kazanmış olmaktan ibaret sanıyordu.?

BİYOGRAFİ
Murat Özbank 1966 yılında İstanbul?da doğdu. Lisans derecesini Marmara Üniver¬sitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü?nden aldıktan sonra, Boğaziçi Üniversitesi Si¬yaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü?nde yüksek lisans, Carleton Üniversi¬tesi?nde (Ottawa, Kanada) Siyaset Bilimi doktorası yaptı. 2001 yılından beri İstan¬bul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü?nde öğretim üyesi. Politik teori dersleri veriyor ve çeviri yapıyor.

ARKA KAPAK
2013 yılının Haziran ayında, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nı dolduran çok dilli, çok dinli, çok ideolijili, çok kimlikli insan çoğulluğu arasında bir “ruh” dolaştı: özgürlük ve demokrasi ruhu. Bu ruh, Türkiye’de siyasal hayatı ve siyasal tahayyülü derinden etkileyebilecek gelişmelerin ve arayışların yolunu açtı. Peki nasıl doğmuş, nasıl büyümüştü bu ruh? Dile gelecek olsa hangi kavramlarla konuşur, nasıl bir kuramsal zemine yaslanırdı?

Gezi Ruhu ve Politik Teori bu sorulara yanıt arayan, öznellikle nesnelliği, bir siyaset gözlemcisinin kavramsal bakışı ile bir katılımcının heyecan, umut ve öfkesini harmanlayan, hem politik hem de teorik bir kitap. Bir yandan 2013 Haziran?ının o ateşli günleri üzerine yeniden düşünmek için bir fırsat veriyor, bir yandan da Weber, Arendt, Schumpeter ve Habermas?ın siyasete dair teorileri ve kavramlarıyla tanıştırıyor bizi. Hem politikaya ve politik teoriye merak duyanlar için bir başlangıç sunuyor, hem de Gezi olaylarının demokratik siyasetin bugünü ve geleceği açısından anlamı üzerine düşünmek isteyenlere özgün, berrak ve samimi bir üslupla rehberlik ediyor.

Gezi Ruhu ve Politik Teori olayların gerçekliğini doğrudan sunan bir fotoğraf değil, çıplak gözle görülenlerin gerisindeki ruhu, “Gezi Ruhu”nu yansıtan bir portre çalışması. Tam da o ruhun içerdiği öznelerarası niteliğe uygun şekilde…

Kitabın Künyesi
Gezi Ruhu ve Politik Teori
Murat Özbank
Kolektif Kitap
Yayına Hazırlayan: Evrim Öncül
Kapak Tasarımı: Deniz Akkol
Sayfa Düzeni: Kolektif Kitap
1. Baskı, Kasım 2013
142 s.

Previous Story

İnsandan Kaçan – Moliere

Next Story

Demokratik Devrim Kavgası (Taner Timur ile Söyleşi) – Kansu Yıldırım

Latest from İnceleme

Go toTop

OKUMA ÖNERİLERİMİZ