Soyadı yasası çıkınca herkes fiyakalı deyimler almaya başladı. Ben o sırada lise dokuzuncu sınıftaydım. Babam, “Bize bir soyadı seç,” dedi.

Demirel, Çeliker, Çalışkan o dönemin soyadları. Hiç kötüsünü seçen yok. Ben de Kral soyadını aldım. İki anlamı vardı: Kral… Askerim ya, bir anlamı da Kral… Hoşuma gitti, o zaman herkes soyadını gazetelerde ilan ediyordu. Son Posta çok satan bir gazeteydi. Bir de baktım hergün 20 tane Kral çıkıyor. Bunlardan biri de matbaacı Alaettin Kral’dır. Baktım Kral çok. Bununla tersini yapalım dedim.
Alçakgönüllü, zavallı bir soyadı olsun ve kimsede olmasın istedim. Felsefeye de çok meraklıydım. “Nesin” soyadını alayım da herkes bana “Nesin?” diye sorsun, ben de ne olduğumu düşüneyim diye… Dünyada tek Nesin… Başka Nesin yok…

Söyleşiyi yapan: Ahmet Kahraman, Erkekçe Dergisi
Kaynak Kitap: İnsanlar Konuşa Konuşa / Söyleşiler, Aziz Nesin, Nesin Yayınevi, Eylül 2012, sayfa 136

“1934 yılında soyadı kanunu çıktı. Herkes kendisine soyadını kendisi seçtiği için, insanların bütün gizli aşağılık duyguları ortaya çıktı. Dünyanın en cimrileri ‘Eli açık’, dünyanın en korkakları ‘Yürekli’, dünyanın en tembelleri ‘Çalışkan’ gibi soyadları aldılar. Her türlü yağmada hep sona kaldığım için, güzel soyadı yağmasında da sona kaldım. Bana, ortada böbürlenebileceğim bir soyadı kalmadığından, kendime ‘Nesin’ soyadını aldım. Herkes ‘Nesin’ diye çağırdıkça ne olduğumu düşünüp kendime geleyim istedim.”

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Previous Story

İmlaya gelmeyen yazar: Aziz Nesin

Next Story

“Bu bağnaz ülkede hiç bir buluş çıkmaz” Aziz Nesin (video)

Latest from Aziz Nesin

Go toTop