Tarım ve Kırsallıkta Dönüşüm – Politika Transferi Süreci / AB ve Türkiye – Gökhan Günaydın

“Cumhuriyeti izleyen altmış yıl boyunca Türkiye tarımı, esas olarak ülke içindeki toplumsal güç dengeleri tarafından ve bunların siyasi iktidara, dolayısıyla politikalara yansıma biçimleri tarafından belirlendi. Şüphesiz, dünya ekonomisinden ve uluslararası siyasetten kaynaklanan kısıtlar, koşullar tarımı da etkiledi. Ancak, tarımın, köylülüğün ve kırsal nüfusun kaderini bu dışsal kısıtlara teslim etmemek, daima siyasi iktidarların ana çabalarından biri oldu. 1980?li yıllardan itibaren belirleyici dinamik dış dünyaya kaydı. Neoliberalizm, Türkiye ekonomisinin tümüne ve tarıma Washington Oydaşması diye adlandırılan programla ve IMF / Dünya Bankası?nın aracılığıyla taşındı. Uluslararası sermayenin ve ABD?nin arka plandaki rolleri, tabii ki büyük ağırlık taşımaktaydı. Türkiye?nin Avrupa Birliği?ne tam üyelik başvurusu ve bunu izleyen müzakereler, etkileşimler, AB?yi bir diğer belirleyici ve dışsal aktör olarak sahneye çıkardı.
Türkiye tarımının sorunlarını en iyi bilen araştırıcı ve bilim insanlarının başında gelen Gökhan Günaydın, Tarım ve Kırsallıkta Dönüşüm?de bu son aşamayı derinliğine inceliyor. Bu kitap, bir yandan, AB içinde tarıma dönük politikaların gelişimini ve buradaki değişmelerin Birliğe sonradan katılan ülkelerin tarımlarını nasıl biçimlendirdiğini inceliyor. Öte yandan da, AB?nin tarım politikalarındaki eğilim ve dönüşümlerin Türkiye?nin tarımına ve kırsalına nasıl transfer edilmekte olduğunu, etkileriyle birlikte araştırıyor.
AB-Türkiye ilişkileriyle, Türkiye tarımının sorunları, seçenekleri ve kaderiyle ilgilenen herkes için Gökhan Günaydın?ın bu kitabı, vazgeçilmez bir kaynak olacaktır.”
Korkut Boratav

“Sayın Gökhan Günaydın’ın çalışması, Türkiye?nin yakın ve uzak geleceğini merak eden, etmesi gereken herkez için bir başucu kitabıdır. Günaydın, Türkiye?nin Avrupa Birliği serüveninin içine bilgiyle ve ustalıkla Türkiye?nin kalkınma davasını yerleştiriyor ve sorguluyor. Ülkenin büyük çeşitliliğe ve zenginliğe sahip olan, fakat siyaset dünyasına yerleşen yönsüzlükle unutulan tarımın dramını bize hatırlatıyor.
Özellikle son on yılda, kendi zenginliğimizi keşfetme ve değerlendirme çabasından nasıl vazgeçildiğini, keşif ve el koymanın nasıl Avrupa Birliği başta olmak üzere dış dünyanın müzakere labirentlerine yönlendirildiğini belgelendirerek bizlere sunuyor.
Gökhan Günaydın?ın, bu önemli çalışmasında önemli bir hizmeti, Avrupa Birliği?nin Ortak Tarım Politikası?nın nasıl bir mimariyle bazı büyük ülkelerin desteklenmesi için ustaca tasarlandığını ve işletildiğini, Türkiye gibi zengin kaynaklara sahip ülkelerin ise, üyelik süreci içinde kendi değerlerinin farkına varmaktan gitgide uzaklaşırken, zengin kaynakları Birliğin ?büyük?lerine sunmaya sürüklenişlerini yetkinlikle anlatmasıdır.
Kitap, Avrupa Birliği ilişkilerinde el altında tutulması şart olan belgeleri okuyucunun, araştırmacının ve uzmanların emrine vererek ayrı bir görev yapmaktadır. Asıl önemi ise, sadece tarım değil, Türkiye?nin kalkınma davasını ısrarla gündeme getirmesidir.”
Bilsay Kuruç

“Türkiye üzerinde AB yıkımı, gerçekte sosyalist ülkelerin tasfiyesi amacıyla geliştirilmiş olan Kopenhag Kriterleri?yle başladı. Kopenhag Kriterleri ?demokrasi?, ?serbest piyasa?, ?yönetim reformu? istiyordu. Bu istekler, o güne dek bir ?yüksek uzmanlık alanı? olan AB konusunu ?bayağı AB sorunu?na dönüştürdü; aynı anda da ?AB Uzmanlığı? bilgilerinin tarihsel-toplumsal gerçeklikten kopuk ve en temel noktalarda sansürlü olduğu ortaya çıktı. Günümüzde AB konusunda hala anlaşılabilir, gerçek, özgür, doğru bilgi açığımız var. Bu kitap, ülkemiz için büyük önem taşıyan tarım ve kırsal kalkınma gibi devasa bir alanda gereksinme duyduğumuz bilgiyi yetkinlikle sunuyor. Kopenhagcı demokrasi ile AB reformculuğunun tarım ve kırsal alanda yol açtığı yıkımın araçlarını tanımamızı, nedenlerini anlamamızı sağlıyor.”
Birgül Ayman Güler

ÖNSÖZ
Tarım sektörü, temel özellikleri bakımından, herhangi bir ülkede egemen olan üretim biçimi ve üretim ilişkilerinin taşıyıcısı konumundadır.
Bu bağlamda Türkiye, çarpık kapitalizm ve yarı feodal ilişkilerin egemenliğini sürdürdüğü bölgelerden oluşmaktadır. Kapitalizmin elini uzatabildiği tarımsal üretim alanlarında, kasabalarda ve köylerde yarı feodalizme özgü görünümler hızla silinmekte; bunun dışında kalabilen alanlarda ise üretim yapıları, yarı feodal ilişkiler ağını taşımaya devam etmektedir.
?Yüzyıllar boyunca değişmeyen koşulları? Asya Tipi Üretim Tarzı temelinde açıklayan görüşler bir tarafa bırakılırsa, bu çalışmanın sorunsalı bağlamında, kapitalizmin Türkiye?deki yayılma hızını sınırlayan yerel-ulusal-uluslararası sosyo-politik ve ekonomik koşullara vurgu yapmakla yetinilmektedir.
Sektör, Osmanlı döneminden devralınan ve giderilemeyen temel yapısal sorunlara sahiptir. Bunların başında, tarım arazisi mülkiyetinde yaşanan adaletsiz yapı bulunmaktadır. Bu yapıya koşut biçimde, ikili tarım yapısı varlığını sürdürmektedir: Bir tarafta ulusal ve uluslararası kapitalist piyasalara eklemlenerek üretim yapan ?çağdaş? işletmeler, diğer yanda öz tüketim için tarım yapan hane halkları…
Bu yapı içinde, son çeyrek yüzyıldır uygulanan neoliberal politikalar ve 2000?li yıllarla birlikte kesintisiz bir sürece giren IMF-DB odaklı tarım politikaları, sektörü sosyo-ekonomik açıdan giderek ağırlaşan sorunlarla karşı karşıya bırakmıştır.
Yapılan açık-gizli özelleştirmeler (TZDK, YEMSAN, EBK, SEK, T.C. ZİRAAT BANKASI, TİGEM, TEKEL vb.) sonucunda kamunun girdi üretme ve sağlama, çıktı piyasalarını düzenleme erki aşınmış, tarımsal kamu yönetiminde önemli işlev kayıpları ortaya çıkmıştır.
IMF ile 1999 yılı sonunda imzalanan Stand by Anlaşması ve 2001 yılında DB ile imzalanan ?Tarım Reformu Uygulama Projesi? kapsamında ?tarım reformu? adı altında sürdürülen politikalar yıkıcı sonuçlar üretmektedir.
Girdi fiyatları artarken ?dünya fiyatları? gibi bir meşruiyet temeliyle çıktı fiyatları reel olarak gerilemekte, iç ticaret hadleri radikal olarak tarım aleyhine gelişmektedir.
Tarımın gelir getirici özelliğinin azaldığı süreçte, küçük üreticinin yaşama tutunma gücü giderek kırılmaktadır. Bu bağlamda tarımsal istihdam hızla daralmaktadır.
İç ticaret hadlerinin önemli oranda tarım aleyhine döndüğü ve işsizlik oranının yapısal olarak %10?un üzerinde olduğu ortamda, tarımdan kopan nüfusun önemli bir bölümünün işsiz kaldığı değerlendirilebilir. Kriz dönemlerinde artan işsizlikle birlikte tarım istihdamının da bir miktar artış göstermesi, tarımın gelişimiyle değil, olsa olsa insanoğlunun beka stratejisi ile açıklanabilir.
Türkiye?de kırsal alanın hemen tek ekonomik getiri kaynağı tarımdır. Bu nedenle köylü sınıfı içindeki katmanlaşma dikkate alındığında, tarım sektöründeki gerileme, kırsal yaşam formlarında yoksulluk yaratmaktadır. Genel bir eğilim olarak, kırsal alanda tutunamayan insanların kentin varoşlarına göç etmesi, yoksulluk sarmalına bağımlılık sarmalının da eklenmesine neden olmaktadır. Bu durum, Türkiye için yeni iktisadi, sosyolojik ve politik sonuçlar üretmektedir.
Türkiye tarım sektörü kısa ve orta vadede, dış koşullar açısından çok daha ?zorlayıcı? bir döneme girecektir. İç politika alanının belirleyici özelliğini önemli ölçüde yitirdiği süreçte, DTÖ ve AB, yeni dönemin ?politika yapıcıları? olarak sektörü istemlerine uyarlı bir ?dönüşüm sürecine? sokmaya hazırlanmaktadırlar.
DTÖ anlaşmaları, ülkelerin tarım sektöründe uygulayacakları politikaların çerçevesini çizmektedir. Bu durum, uluslararası düzlemin, ulus devletlerin politika belirleme erkleri üzerindeki etki alanının giderek artışına işaret etmektedir.
Ancak, Türkiye açısından konu, ?genel bir politika çerçevesi çizen küresel aktör etkisi?nin dışına taşmıştır. Türkiye?nin tarım politikalarını belirleme gücü, ?dinamik AB müktesebatını üstlenme? meşruiyet temeli üzerinden, sürekli bir aşınım eğilimi içindedir. Ayrıntılı AB tarım müktesebatı, ?verili tarım politikaları yanında reformların yönünü öngörme? tavsiyesiyle Türkiye?ye aktarılmaktadır.
OTP AT?nin ilk uluslarüstü politika seti olarak belirlenmesinden bu yana, önemli oranda değişmiştir. Keynesci Refah Devleti döneminde ?daha fazla verim, daha fazla üretim, Topluluğu tarım ürünlerinde kendine yeter kılma ve tarım üreticisinin yaşam düzeyini diğer sosyal sınıfların düzeyine yaklaştırma? amaçları ile kurgulanan ve uzun yıllar boyunca çok büyük mali olanaklarla desteklenen sektör, kısa sürede hedeflerinin önemli bir bölümüne ulaşmıştır.
Merkezi kapitalizmin 1980?lerle birlikte başlayan yeni dönemi, OTP?yi de değişime zorlamıştır. Artan üretim kapasitesinin oluşturduğu ?stok sorunu?nun da tetiklediği süreçte OTP reformları neoliberal bir yapıya yönelmiş, daha az kamusal kaynak kullanan, piyasacı, üretimi tahrik eden politikaları zaman içinde ortadan kaldıran bir tarım politikasının temelleri atılmıştır.
Rekabetçilik, girişimcilik, müşteri (tüketici) memnuniyeti, yetki ikamesi (subsidiarite), katılımcılık, yönetişim, çevreye saygı, kaliteyi hedefleme, hayvan refahı ve bitki sağlığına özen, kırsal kalkınmanın desteklenmesi gibi yaklaşımlar neoliberal OTP reformlarının meşruiyet temelleri olarak tanıtılmıştır.
Tarım ve genişleme, AB?nin her zaman birlikte ele aldığı konular olmuştur.
Bu bağlamda, Berlin duvarının yıkılmasının ardından ortaya çıkan ?yeni koşullarda?, genişlemenin merkezi Avrupa?ya olan maliyetini indirgeme kaygısı da, OTP?nin gerçek reform kaynağı olarak not edilmelidir.
Türkiye?nin tam üyelik koşullarında OTP müktesebatını üstlenmesi; AB?nin o tarihteki üye ülkelerine yönelik tüm ticaret sınırlamalarının kaldırılması yanında, diğer ülkelere yönelik olarak AB Ortak Gümrük Tarifesi?ne geçilmesi sonucunu doğuracaktır.
Bu durumda, AB ile Türkiye arasındaki ilişkilenme biçiminin, tarım sektörünün sosyo-ekonomik yapısı üzerinde doğuracağı etkileri öngörebilmek, yaşamsal bir önem taşımaktadır.
Bu çaba, çok seçenekli bir çalışmayı gerekli kılmaktadır. Üyeliğin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği, aday ülke statüsünde iken yapılacak müzakerelerde alınacak kararların / yapılacak anlaşmaların etkisi, olası bir tam üyelik tarihi, ?dinamik? OTP?nin, başka bir deyişle Türkiye?nin uymakla yükümlü olduğu tarım müktesebatının bu dönem içindeki değişme yönü ve derecesi gibi karmaşık birçok konunun öngörülebilir bir nitelikte ele alınabilmesi, Türkiye?nin doğru tarım politikaları uygulayabilmesi için ön koşul niteliğindedir.
Politikaların önce ?yakınlaştırılması? sonra ?uyumlaştırılmasından? söz edebilmek, ancak verili farklılıkları saptamak temelinde şekillenebilir.
Coğrafi alan ve tarım alanı açısından Türkiye?nin verileri, AB-27?nin kabaca dörtte biri ila beşte biri arasında değişmektedir. Türkiye nüfusu ise, AB-27 nüfusunun 1/7?si kadardır. Bu durum, Türkiye?nin büyüklüğünü açıkça ortaya koymaktadır.
27 üyeli AB?de 15 milyona yakın tarım işletmesi varken, Türkiye?de bu sayı 3 milyonun biraz üzerindedir. Ortalama işletme ölçeği açısından ise, Türkiye AB-27 ortalamasının yarısı düzeyindedir. AB-27?nin 12.5 milyonluk tarım istihdamının toplam istihdamdaki payı %5.9?dur. Türkiye?de ise son yıllarda hızla düşerek 5 milyonun altına inen tarım istihdamı, toplam istihdamın %27.3?ünü oluşturmaktadır.
AB-27?nin 327 milyar euroluk tarımsal üretim değeri, toplam GSMH?nin %1.2?sini oluşturmaktadır. AB bütçesinin %39.2?si olan 43.4 milyar euro, tarım sektörüne özgülenmektedir. Buna karşılık, cari fiyatlarla, Türkiye?nin üretebildiği 29 milyar euroluk tarımsal üretim değerinin toplam GSMH içindeki payı %7.3?tür. Türkiye?nin tarım bütçesi 2.3 milyar euro, bunun toplam bütçeye oranı ise (2009 yılı verileri itibariyle) %1.91?dir.

AB içinde tarımın istihdama ve GSMH?ye katkısının düşük düzeylerde seyretmesi, ilk bakışta, AB için tarımın öneminin giderek azaldığı kanısı yaratabilmektedir.
Buna karşılık, bütçesinin %40?a yakın bölümünün istikrarlı olarak tarıma ayrılması ve mevzuatının kabaca yarısının  tarıma ilişkin olması, AB?nin tarıma verdiği önemi göstermektedir. AB ile kıyaslandığında istihdam ve GSMH?deki payının çok daha yüksek olmasına karşın, tarım mevzuatının yetersizliği / arkaikliği ve bütçeden tarıma ayrılan payın 2000?li yılların tümünde düzenli olarak bütçenin %2?si, GSMH?nin %1?inden az olması, Türkiye ile AB arasındaki  mali-kurumsal yönetim farklılıklarını ortaya koymaktadır.
Bu iki birbirinden oldukça farklı tarımsal-kırsal yapı, 1963 Ankara Anlaşması?ndan bu yana sürmekte olan AB-Türkiye ilişkileri çerçevesinde bütünleştirilmeye çalışılmaktadır.
Elinizde bulunan kitabın sorunsalı, AB?nin uyguladığı tarımsal ve kırsal politikaların Türkiye gereksinimleri ile  uyarlılığını sorgulamak ve bu bağlamda ülke üzerinde doğuracağı etkileri çok yönlü olarak analiz etmektir. Kitap, geniş oranda, 2006 yılında Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü?nde savunulmuş ve kabul edilmiş olan, ?AB Sürecinde Türkiye, Kırsal ve Tarımsal Politikalar? başlıklı teze dayanmaktadır. Ancak, çalışma alanında 2006 yılından 2009 yılının üçüncü çeyreğine kadar olan gelişmelerin kitaba aktarılması çabasıyla, bazı bölümler revize edilmiş, bazı bölümler tümüyle yeniden yazılmış, daha evvel kapsamda bulunmayan bazı bölümler ise kitaba eklenmiştir.
Bu bağlamda kitap üç ana bölümden oluşmaktadır.
?Politika Transfer Süreçleri? başlıklı birinci bölümde, öncelikle, Avrupa bütünleşme hareketinin ekonomi-politik nedenselliği ve kapitalizmin dönüşümüne koşut biçimde değişimi sorgulanmaktadır. Türkiye?nin Ankara Anlaşması ile başlayan AB ilişkileri, Gümrük Birliği Anlaşması da dahil olmak üzere tarım odaklı bir yapıda değerlendirildikten sonra, MÇB?nin açtığı yeni döneme ilişkin değerlendirmelerde bulunulmaktadır. Bu bölümde son olarak, Türkiye?nin karşılaşacağı olası sorun ve açılımların saptanması açısından 1 Mayıs 2004 tarihinde Topluluğa üye olan ülkeler arasında sosyoekonomik özellikleriyle Türkiye?ye en benzer ülke olan Polonya?nın ve 2007 yılında Topluluğa üye olan Bulgaristan?ın tarımsal yapıları ve AB ile yürüttüğü tarım müzakerelerine ilişkin irdelemeler yapılmaktadır.
?AB Ortak Tarım Politikası? başlıklı ikinci bölüme, OTP?nin değişiminin nedenselliğine yönelik analizlerle başlanmaktadır. Yöntemsel olarak, OTP?nin değişiminin yalnızca tarım odaklı iç ve dış gelişmelerden kaynaklanmadığı, Keynesci dönemin yerini neoliberal bir yapıya bıraktığı merkezi kapitalizmin dönüşüm sürecinin bu değişimdeki en temel etken olduğu düşüncesinin vurgulanması, bölümün temel kaygıları arasında yer almaktadır. Bu kaygı aynı zamanda, olası bir üyelik tarihine kadar OTP?nin değişme dinamiklerini öngörülebilir kılma amacına hizmet etmektedir. OTP?nin yönetimi ve finansmanında buna koşut olarak ortaya çıkan gelişmeler saptandıktan sonra, Türkiye?nin tarım politikaları ana hatları ile bölüm içinde sunulmaktadır.

Üçüncü bölüm, ?AB Kırsal Kalkınma Politikası? başlığını taşımaktadır. Bu bölümde, başlangıçta, AB-15, AB-27 ve aday ülkelerin önemli ölçüde farklı kırsal alan yapılarına ve sorunlarına sahip oldukları vurgulanmaktadır. Bu bağlamda tek bir kırsal kalkınma politikasının tüm bu çeşitlilik için uygun çözümlemeler yaratmakta yetersiz kalabileceğinin altı çizilerek, AB kırsal kalkınma politikalarında görülen değişimlerin analizi yapılmaktadır. Bu bağlamda, tarımla olan bağı zayıflatılmış bir kırsal kalkınma anlayışının genişleme süreçleriyle olan ilişkisinin altı çizilmektedir. Buna koşut bir biçimde AB kırsal kalkınma politika araçları irdelendikten sonra; Türkiye?nin kırsal kalkınma yaklaşımının AB odaklı bir yapıya dönüşümü değerlendirilmektedir.
?Sonuç? bölümünde, olası tüm seçenekler kapsam içine alınarak, AB?nin verili koşullardaki ve öngörülebilir bir gelecekteki tarım-kırsal alan politikalarının Türkiye?ye aktarılmasının olası etkileri üzerinde, sayısal verilerle desteklenmiş değerlendirmeler ortaya konulmaktadır.
Kitabın, ?AB Sürecinde, Belgelerde Tarım? başlıklı Eki?nde, Eylül 2009 tarihi itibariyle AB ya da Türkiye tarafından yayımlanmış olan dört Katılım Ortaklığı Belgesi, üç Ulusal Program, on bir İlerleme Raporu yanında; ?Türkiye?nin Üyeliği Perspektifinden Kaynaklanan Hususlar?, ?16-17 Aralık 2004 Kararları?, ?Müzakere Çerçeve Belgesi? ve ?AB Genişleme Stratejisi Belgesi?nde tarım ile ilgili olarak yer verilen kapsam özetlenmekte, değerlendirmelerde bulunulmaktadır.
Oldukça geniş bir belge dizininin kitap kapsamında sunulmasında, iki temel amaç rol oynamıştır. Ekler, bir taraftan okuyucunun orijinal metne ulaşma istemini karşılamada kolaylaştırıcı olurken; diğer taraftan, bugüne dek yaygın olarak savunulagelen görüşlerin dışında bir analiz düzlemi yaratmaya aday olan kitabın dayanaklarını açık bir şekilde ortaya koyma işlevini yerine getirecektir.
Yararlı olması dileğiyle,
Dr. Gökhan GÜNAYDIN
26 Eylül 2009, Kızılay – ANKARA

KİTABIN KÜNYESİ
Tarım ve Kırsallıkta Dönüşüm
Politika Transferi Süreci / AB ve Türkiye
Gökhan Günaydın
Tan Kitabevi Yayınları
Baskı: Mart 2010
Yayına Hazırlayan: Başak İşkur
Düzelti: Eda Çelik, Senem Mallı
Kapak ve İç Tasarım: Başak İşkur, Erdem Olcay
Sayfa: 503

İÇİNDEKİLER
Kısaltmalar
Tablolar
Grafikler
Teşekkür
önsöz
Birinci Bölüm: Politika Transfer Süreçleri
I. Avrupa Ekonomik Topluluğu?ndan Avrupa Birliği?ne, Bütünleşme Analizi
1. Avrupa?da Bütünleşme Hareketinin Ekonomi?Politik Nedenselliği
2. Avrupa Birliği Bütünleşmesinden E klemlenmeye Geçiş
3. Avrupa Anayasası?ndan L izbon?a: Piyasacı-Jakoben Avrupa
II. Ankara Anlaşması?ndan Müzakere Çerçeve Belgesi ve Sonrasına,
Bir Süreç Analizi
1. Siyasal Zemin
2. Sürecin Tarım Odaklı Analizi
A. Ankara Anlaşması ve Tarım
Hazırlık Dönemi
Geçiş Dönemi
B. Katma Protokol
C. 1/80 S ayılı Ortaklık Konseyi Kararı ve Sonrası
D. Gümrük Birliği
E. Müzakere Sürecine Doğru: 1996-2004
F. Müzakerelerin A çılmasına Yönelik Konsey Karari: 16-17 A ralık 2004
G. Müzakere Çerçeve Belgesi: 3 E kim 2005
III. Müzakere Sürecinin Aşamaları
1. Müzakere Başlıklarının Belirlenmesi
2. Tarama Süreci (Screening)
3. Geçiş Dönemi ve İstisnalar
A. AB?ye Katılım Müzakerelerinde Tarım Alanında Tanınan Geçiş Süreleri
ve İstisnalar: Ülke Örnekleri
B. AB?ye Katılım Müzakerelerinde Balıkçılık Alanında Tanınan Geçiş Süreleri
ve İstisnalar: Ülke Örnekleri
C. AB?ye Katılım Müzakerelerinde Tarım Dışındaki Müktesebat Başlıklarında
Tanınan Geçiş Süreleri ve İstisnalar: Ülke Örnekleri
D. Katılım A nlaşması?nın İmzalanması
E. Müzakere M asasında Türkiye
IV Tarım Müzakere Sürecine Bir Örnek: Polonya
1. Polonya?nın Tarım Yapısı
2. Müzakere Masasında Polonya
3. Tam Üyelik Sonrası Polonya Tarımının Sosyo-Ekonomik Yapısındaki Değişimler
V Tarım Müzakere Sürecine Bir Örnek: Bulgaristan
1. Bulgaristan?ın Sosyo-Ekonomik Göstergeleri
2. Müzakere Masası?nda Bulgaristan
İkinci Bölüm: Tarım PolitikalarInda Değişim
I. Avrupa Birliği Ortak Tarım Politikası
1. Amaç ve İlkeleriyle Ortak Tarım Politikası
2. OTP?nin ?Dinamizmi?, Değişimin Nedenselliği
A. OTP?nin Kuruluşu (1958-1967)
B. Keynesci Kalkınmacı Tarım Modeli Uygulaması (1968-1979) 101
C. Neoliberal Döneme Ayak Uydurma Çabaları (1980-1989)
D. Tarımda Küresel Aktör Olmaya Yönelim (1990-1996)
E. Çok Vitesli Avrupa İçin Avrupa Tarımsal Modeli (1996-?)
a. Gündem 2000 Reformu
b. 2003 Yılı OTP Reformu
c. Sağlık Denetimi, 2008
d. 2013 Sonrası: Hareketli Hedef
II. Ortak Tarım Politikası?nın Yönetimi
1. Tarım M evzuatı, Kurumlar, Karar Alma Mekanizmaları
2. OTP Yürütme Mekanizması, Üretici Örgütleri
3. OTP?nin Uygulanması İçin Gerekli Yapılar
A. Müdahale Kurumları (Intervention A gencies)
B. Ödeme Kurumları (Paying A gencies)
C. Entegre İdare Kontrol Sistemi (IACS /EİKS : Integrated Administration
and Control System)
D. Çiftlik Muhasebe Veri Ağı (Fadn/Çmva: Farm Accountancy Data Network)
III. Ortak Tarım Politikası?nın Finansmanı
1. Avrupa Tarımsal Garanti Ve Yönverme Fonu
2. Avrupa Tarımsal Garanti ve Yönverme Fonu Harcamalarının Gelişimi
IV. Türkiye?de Tarım Politikalarında Değişim
1. Cumhuriyet Döneminde Türkiye Tarımının Sosyo-Ekonomik Dönüşümüne
İlişkin Temel Belirlemeler
2. 1980 Sonrası Türkiye Tarım Sektörü
A. 1980-1989 Dönemi
B. 1990-1999 Dönemi
Dışsal Çerçeve
Tarımsal KİT?lerin Özelleştirilmesi
Destekleme Kapsamında Değişim
C. Türkiye Tarım Politikalarında ?Yapısal Uyum?: 2000?li Yıllar
Tarımsal Desteklemelerin Niceliğinde Değişim
Tarımsal Desteklemelerin Niteliğinde Değişim
Tarımsal Kredi Yapısında Değişim
Ekim Alanlarında Değişim
İç Ticaret Hadlerinde Değişim
Bitkisel Üretimde Değişim
Hayvansal Üretimde Değişim
Tarımsal Dış Ticarette Değişim
Tarımsal İstihdamda Değişim
Tarım Katma Değerinde Değişim
Tarım Mevzuatında Değişim
Genel Değerlendirme
Üçüncü Bölüm : Kırsal Politi kalarda Değişim
I. Avrupa birliği?nde Kırsal Alanlar
1. AB-15 Kırsal Alanlarına İlişkin Temel Göstergeler
2. AB?ye Üye ve Aday Ülkelerin Kırsal Alan Ö zellikleri
A. Merkezi Avrupa Ülkelerinin K ırsal Yapıları (İngiltere, Belçika, Almanya,
Fransa, Avusturya, Lüksemburg)
B. Kuzey Ü lkelerinin Kırsal Yapıları (Hollanda, İsveç, F inlandiya, D animarka)
C. Akdeniz Ü lkeleri (İtalya, Portekiz, İspanya, Yunanistan) ve İrlanda?nın K ırsal Yapıları
D. 2004 Yılında Topluluğa K atılan O n Yeni Ü lkenin K ırsal Yapıları
E. 2007 Yılında Topluluğa K atılan İki Ü lke (Bulgaristan Ve R omanya) ile A day
Ülkelerin (Türkiye Ve Hırvatistan) K ırsal Yapıları
II. Ab K ırsal K alkınma Politikaları
1. Toplulukta ?Klasik K ırsal K alkınma D önemi?: 1958-1987
2. Topluluk?ta ?Yeni K ırsal K alkınma? D önemine Geçiş: 1987-2006
A. Kırsal K alkınma ve Gündem 2000
a. ?Seçenekli? Kırsal Kalkınma
b. Önlemlerin Uygulanacağı Hedef Bölgeler
B. 2003 O TP R eformu ve K ırsal K alkınma
3. Kırsal K alkınmanın F inansmanı
4. 2007-2013 D önemi K ırsal K alkınma Politikaları
III. Ab K ırsal K alkınma Politikalarının A raçları
1. LEADER (Links Between A ctions F or The D evelopment O f R ural E conomy – K ırsal
Ekonominin Geliştirilmesinde F aaliyetlerin Birleştirilmesi)
2. SA PARD (Special A ccession Programme F or A griculture A nd R ural D evelopment – Tarım
ve K ırsal K alkınma İçin Ö zel K atılım Programı)
3. IPA (An Integrated Pre-Accession Instrument – K atılım Ö ncesi Yardım A racı)
IV. Türkiye?de K ırsal K alkınma Politikalarının D eğişimi
1. Türkiye?nin K ırsal A lan ve K ırsal K alkınma Tanımlamaları
2. Türkiye?de K ırsal K esimin Toplumsal-Ekonomik Yapısı
A. Kırsal N üfus
B. Kırsal Yerleşme
C. Tarımsal S osyo-Ekonomik Yapı
a. Tarımsal Uğraş-Hane Halkı İlişkisi
b. Tarım Toprağın Kullanımı
c. Toprak-Mülkiyet İlişkileri
d. Tarımsal Uğraş-İstihdam İlişkisi
e. Kırsal Alanda Örgütlenme
3. Türkiye?de K ırsal K alkınma Politikaları
A. 1982 A nayasasında
B. Kalkınma Planlarında
a. Birinci Plan (1963-1967): Toplum Kalkınması (Köy Kalkınması)
b. İkinci Plan (1968-1972): Küçük Toplum Birimlerinde Teşebbüs Gücünün Geliştirilmesi
ve Köy ve Köylü Sorunları
c. Üçüncü Plan (1973-1977): Köy ve Köylü Dorunları, Merkez Köyler
d. Dördüncü Plan (1979-1983): Köye Yönelik Düzenlemeler, Köy Kentler
e. Beşinci Plan (1985-1989)
f. Altıncı Plan (1990-1994)
g. Yedinci Plan (1996-2000)
h. Sekizinci Plan (2001-2005)
ı. Dokuzuncu Plan (2007-2013)
C. Ulusal K ırsal K alkınma S tratejisi
4. Kırsal K alkınmanın F inansmanı
5. Değerlendirme
sonuç
EK : Belgeler
I. Katılım O rtaklığı Belgeleri
1. Birinci K atılım O rtaklığı Belgesi (2001)
2. İkinci K atılım O rtaklığı Belgesi (2003)
3. Üçüncü K atılım O rtaklığı Belgesi (2005)
4. Dördüncü K atılım O rtaklığı Belgesi (2008)
II. Ulusal Programlar
1. Birinci Ulusal Program (2001)
2. İkinci Ulusal Program (2003) 4
A. Yatay K onulara İlişkin D üzenlemelere Uyum
a. Entegre İdare ve Kontrol Sisteminin (IACS) Temel Unsurlarının Oluşturulması
b. Çiftlik Muhasebe Veri Ağının Kurulması
c. Avrupa Tarımsal Yönlendirme ve Garanti Fonuna (EAGGF) Yönelik İdari Yapıların Oluşturulması
d. Organik Tarım
B. Veterinerlik M evzuatına Uyum
a. Veterinerlik Çerçeve Mevzuatının Çıkarılması ve Bunun Uygulanmasına Yönelik AB
ile Uyumlu İdari Yapılanmanın Oluşturulması
b. Sınır Kontrol Noktaları
c. Veterinerlik Bilgi Sistemi
d. Hayvan Hastalıklarının Kontrolü ve İzlenmesi ile Acil Eylem Planları, Mevzuat Uyum Takvimi
e. Hayvan Refahı
f. Veteriner Halk Sağlığı
g. Yem
C. Bitki S ağlığı M evzuatına Uyum ve Gerekli K urumsal K apasitenin Oluşturulması
a. Bitki Pasaportu Uygulamaları ve Sınır Kontrol Noktaları Dahil Zararlı Organizmalar
b. Bitki Koruma Ürünleri (Pestisitler)
c. Bitki Çeşidi Hakları
d. Tohum Fide ve Kalitesi
D. Ulusal Kırsal K alkınma ve Ormancılık S tratejilerinin Oluşturulması
a. Ulusal Kırsal Kalkınma Stratejisinin ve Programının Oluşturulması
b. Ulusal Ormancılık Stratejisinin Geliştirilmesi
E. Gıda Güvenliği ve K ontrolü
a. Bitkisel Kökenli Gıda Maddelerinde Gıda Güvenliği
b. Süt ve Süt Ürünlerinde Gıda Güvenliği
c. Et ve Et Ürünlerinde Gıda Güvenliği
d. Diğer Tarımsal Ürünlerde Gıda Güvenliği
e. Alkollü İçkilerde Gıda Güvenliği
f. Dikey Mevzuat
F. Ortak Piyasa Düzenlerinin K urulması ve Tarım Piyasalarının Etkin Biçimde İzlenmesine
Yönelik Yasal Dayanak, İdari Yapılar ve Uygulama Mekanizmalarının Oluşturulması
a. Hububat ve Çeltik
b. Sığır ve Dana Eti
c. Süt ve Süt Ürünleri
d. Taze Meyve ve Sebze
e. İşlenmiş Meyve ve Sebze
f. Zeytinyağı
g. Şarap
h. Şeker
ı. Tütün
3. Üçüncü Ulusal Program (2008)
III. İlerleme Raporları
1. Birinci İlerleme Raporu (1998)
2. İkinci İlerleme Raporu (1999)
3. Üçüncü İlerleme Raporu (2000)
4. Dördüncü İlerleme Raporu (2001)
5. Beşinci İlerleme Raporu (2002)
6. Altıncı İlerleme Raporu (2003)
7. Yedinci İlerleme Raporu (2004)
8. Sekizinci İlerleme Raporu (2005)
9. Dokuzuncu İlerleme Raporu (2006)
10. Onuncu İlerleme Raporu (2007)
11. On birinci İlerleme Raporu (2008)
12. On ikinci İlerleme Raporu (2009)
IV. Türkiye?nin Üyeliği Perspektifinden Kaynaklanan Hususlar Belgesi
Kurumsal ve Bütçesel Hükümler
V. Müzakerelerin Açılmasina Yönelik Konsey K arari: 16 ? 17 A ralik 2004
Tarihli Brüksel Zirvesi Sonuç Bildirgesi
VI. Müzakere Çerçeve Belgesi?ni Ortaya K oyan Hükümetlerarasi Konferans:
3 Ekim 2005
1. Açış Bildirgesi
2. Müzakere Çerçeve Belgesi (MÇ B)
3. Müzakerelere İlişkin Usul ve Organizasyon
VII. Ab Genişleme Strateji Belgesi : 9 Kasım 2005
kaynakça

1 Comment

  1. STERİL AYDINLARDAN BİLİM DE ÇÖZÜM DE BEKLENMEZ

    Bir yığın tarih ve olguyu sıralayıp,eklemleyip anlatmak nasıl kişileri tarihçi yapmaz ise, bir yığın tarihi,kurum adını,tarifi ve tanımlamayı sayfalarca yazıp kes yapıştırlayıp ortaya sürmek de bilim yapmak,bilimsel çalışmak değildir.

    Türk insanı, özellikle kırsal kesimde üretici de, çalışan da,toprağında üretim yapanda onlarca yıldır küçücük olanaklara sarılmış yaşama savaşı veriyor. Aydınlarımızın ihaneti ile adım adım içine sürüklendiğimiz 1960 başında Avrupa Ekonomik Topluluğu,sonra Avrupa Topluluğu,şimdilerde Avrupa Birliği konusunda açık ne söyleniyor belli değil.

    Tam bağımsızlığını adım adım yitiren bir ülkenin aydınları bir çuval laf yerine açıkça Avrupa Birliğine hayır demelidir. Gökhan Günaydın bunu demiyor, mahcup avrupa birlikçiliği yapıyor, steril aydın olarak da ödüllendiriliyor.

    Atila Sarp

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Previous Story

Garip Şiiri – Tamer Uysal

Next Story

Estetik ve Politika II – Doç. Dr. Mediha Göbenli

Latest from Ekonomi

SWIFT ödeme sistemi nedir?

SWIFT NEDİR? SWIFT, paranın hızla sınır tanımadan bir yerden bir yere gönderilmesini sağlayan uluslararası mali yapılanmanın ismi . Kelime olarak da İngilizce, Society for

Ekonometri Nedir?

Ekonometri Nedir? Ekonometri, ekonomik verilerin, matematik, istatistik ve bilgi teknolojileri kullanarak, bu veriler arasındaki ilişkiyi inceleyen bilim dalıdır.  Daha açık olmak gerekirse, “sonucu uygun metotlarla ilişkilendirilmiş, teori ve gözlemin

Agroekoloji – Başka Bir Tarım Mümkün

Bir bilim, uygulama ve hareket olarak 1980’lerde dünya sahnesine çıkan agroekoloji günümüzde, endüstriyelleşmiş, tek tip ürüne dayanan, doğaya zarar veren, kâr rasyonalitesini temel alan
Go toTop

OKUMA ÖNERİLERİMİZ