Diğer edebiyat dallarında olduğu gibi şiir de paha biçilmez çok önemli bir sanat alanıdır. Şiir farklı kavramlarla toplumun sorunlarını irdeleyen, dile getiren, düşündüren ve yönlendiren bütün kötülüklerden arınarak şairlerin kaleminde imgeleşen değerli kültürel ürünlerdir.. Şiirin hamuru sevgiden oluştuğundan ötürü insanlık tarihine büyük katkılar sunmuştur. Dolayısıyla şiir faydalı işlenmesi durumunda toplumun eğitiminde önemli bir araç olduğu unutulmamalıdır.
Çağ şairleri
Çağ şairi olabilmek için bilgi dağarcığını yenileyen, değişime, dönüşüme inanan, ezber bozan, cesur ve başarılarıyla böbürlenmeyen mütevazı bir performansa sahip olması gerekiyor.Hiçbir koşulda dayatmalara boyun eğmeyip sanatı istikbal kapısı görmeyendir. Sanatı kendi egosunu tatmin etmek için değil, toplumun sesi soluğu olmayı hedefleyendir çağ şairi.
Çağ şairleri sınıf mücadelesinde taraf olanlardır. Bu demektir ki yasaklı dillerin, kültürlerin ve emekçi yığınların sesi soluğu olmalıdır. Yani ezenlerden değil, ezilenlerden yana olmalıdır. Halk ile iç içe olmaları gerekiyor. Şairler edebiyatı, şiiri içselleştirmeleri durumunda gelişirler. Şairlerin biyografisi edebiyatla ve şiirle örtüşmelidir. Şayet şairlerin biyografisi, edebiyatla ve şiirle örtüşmüyorsa onlar şiir yazmaya yeltenmemelidir. Aksi takdirde değil şair olmak, olsa olsa elitlerin saray kapılarında cüsseli birer soytarı olurlar.
?Uyandıran Mevsim?
Günümüzde kimileri Kemalist sistemin soytarılığına soyunup sanatı ve şiiri kirletirken, kimileri de yazar-şair Yusuf Değirmenci gibi çok kıymetli evrensel metinler ve şiirler yazmaya devam ediyorlar. Asıl halk şairleri ve edebiyatçıları da bunlardır.
Değirmenci tarafından kaleme alınan ?Uyandıran Mevsim? adlı şiir kitabı haziran 2014 yılında Sokak Kitapları Yayınlarından çıktı. Edebiyatın diğer dallarında da bir hayli başarılı bir grafiğe sahip oluşu, mevcut şiir kitabı okununca, büyük bir karşılık bulacağı kesindir. Çünkü ayrıntılar, betimlemeler, ruhsal çözümlemeler, imge zenginliği ve yazı tekniği olağanüstü ustaca kullanılmıştır.
Şairin şiirleri çağdaş sanat dallarıyla bir bütünlük arz ediyor olması, edebiyat açısından önemli bir kazanımdır. Sahip olduğu edebiyat anlayışıyla okurların beklentilerini, arzularını yerine getiren, çağdaş şairlerin kervanına katılmış bir şair olduğunu söylemek durumundayız.
Yusuf Değirmenci inkârcı, retçi zihniyetlere karşı yazdıklarıyla insanı kıskandıracak kadar donanımlı, dik durabilen coğrafyamızın edebiyatına azımsanmayacak nitel katkılar sunan bir şairimizdir. İnancını, sevdasını, kavgasını, acılarını, sevinçlerini mısralara döküp nakış nakış işliyor adeta.
Farklı bir jargon kullanmadan roman, öykü, anlatı, tiyatro, destan, resim, müzik yani çağdaş sanat dallarının amaçladıkları hedefleri, edebi derinlik taşıyan şiirleriyle topluma anlatma gayretini gösteriyor olması, göz ardı edilmemelidir.
Şairin narin şiirleri denizden ılgıt ılgıt esen meltemi çağrıştırıyor. Yüreğimizi serinletiyor. Emperyalizm, halkları ayrıştırıp birbirine boğazlattığı günümüzde; Yusuf Değirmenci tüm renkleri şiir dünyasında birleştiriyor. Kardeşlikten, barıştan başka bir yolun olmadığını şiirlerin kıtalarına itinayla işliyor. Ve bu kazançları dev ekranlarda coşkuyla savunmaya çalışıyor. Bunca kötülüklere ve haksızlıklara rağmen kin ve nefret söyleminden kaçınması, tam da şaire yakışan bir davranış biçimidir. Küflü tabuları parçalayarak, korkusuzca ilerlemesi okura umut ve coşku verdiği gibi hatıralardan silinmeyecektir.
Yusuf Değirmenci?nin gizemli dünyasının kapısını araladığımızda serzeniş gafletine düşmeden şiirlerini imrenerek yazdığını görüyoruz. Bir örnek verecek olursak ?Ölü Şehir? adlı şiirinde bunu çok rahatlıkla görebiliyoruz. Söz konusu şiirde, Lozan?a ders veriyor. Şair duyarlılığıyla kadim halkların inkârının yaşandığı Lozan?dan tarihi hesabı soruyor. Keza şairin dünyasında doğanın da çok büyük yeri olduğu gözlerden kaçmıyor. Zaten kendisini başarılı kılan temel unsurlarından biri de doğayı ve insan sevgisini esin kaynağı yapmasıdır. İnkâr edilen Kürt halkının evladı Yusuf Değirmenci, arzu ettiği nihai hedeflerine ulaşması önünde, herhangi bir engel bulunmadığını gözlemliyorum.
Hüseyin Can
Kitabın Künyesi
Uyandıran Mevsim
Yusuf Değirmenci
Sokak Kitapları Yayınları / Şiir Dizisi
İstanbul, 2014
72 s.
Yarınları yalnızlığında büyüten tutsak nehir
Hasta bir beden
çağlayan bir beyin
direnir, üretir
yaralı bir ülke beklemekte
‘bir düşman ki yeminli’
-soğuk yürekler umursamaz-
ağlayan gözler umutlu
merihlere akan nehir soluklu
hapsedilebilinir mi bu nefes
bu deniz taşıyabilir mi
çağlayan özgürlüğü bağrında
sığdırabilir mi sınırlarına
bu direnen asi yüreği
bu deniz yanılmaz mı
yanılır da boğulmaz mı
taşan nehrin sularında
adım adım büyüyen
yarının özgür ülkesinde
(Tanıtım Bülteninden)
şiir okumak ne güzel yazmakta öle sesimi duyuramadığımız için köşelerde kalmak yerine paylaşımlar yapmakta gerek yusuf değirmenci arkadaşımı kutluyorum