Yüzüklerin Efendisi: Jung’un Gölge Arketipi, Bastırılmış Bir Gölge Gollum.
Gollum ile Frodo arasındaki ilişki, Jung’un gölge arketipinin insan bilincinin derinliklerindeki dinamikleri yansıtan güçlü bir aynasıdır. Gollum, Frodo’nun bastırılmış, karanlık ve bilinçdışına itilmiş yönlerini somutlaştırır; o, Frodo’nun kendi içinde yüzleşmekten kaçındığı arzuların, korkuların ve zayıflıkların cisimleşmiş halidir. Yüzük, bu bağlamda, insan doğasının gölgesel unsurlarını uyandıran bir katalizör olarak işler; güç, bağımlılık ve yozlaşma gibi bastırılmış dürtüleri açığa çıkarır. Frodo, yolculuğunun başında saf, idealist ve görev bilinciyle hareket eden bir figürken, Gollum, onun potansiyel olarak dönüşebileceği karanlık bir yansıma sunar. Bu ilişki, bireyin kendi gölgesiyle karşılaşmasının kaçınılmazlığını ve bu karşılaşmanın hem yıkıcı hem de dönüştürücü potansiyelini gözler önüne serer.Gollum’un Sméagol kimliği, gölgenin yalnızca kaotik ve yıkıcı olmadığını, aynı zamanda kayıp bir masumiyeti, bastırılmış bir insaniliği barındırdığını ortaya koyar. Frodo’nun Gollum’a duyduğu merhamet, bu gölgeyi reddetmek yerine onunla bağ kurma çabasını temsil eder. Frodo, Gollum’da kendi kırılganlığını ve Yüzük’ün cazibesine karşı koyamama ihtimalini görür; bu, onun bilinçdışındaki gölgenin varlığını kabul etmeye başladığı bir eşiktir. Ancak, Frodo’nun Gollum’u tamamen anlamaya veya entegre etmeye yönelik çabaları, Yüzük’ün ağırlığı altında giderek zayıflar. Gollum’un Frodo’ya ihanetleri ve manipülatif davranışları, gölgenin kontrol edilmediğinde nasıl yıkıcı bir güç haline gelebileceğini gösterir. Aynı zamanda, Frodo’nun Gollum’u yok etmeye değil, ona şans tanımaya çalışması, gölgeyle uzlaşma ve onu bilinç ışığına çıkarma arzusunu yansıtır.Bu ilişki, Jung’un gölgeyle yüzleşme sürecinin hem tehlikeli hem de gerekli olduğunu vurgulayan bir anlatıdır. Gollum, Frodo’nun gölgesi olarak, onun içsel bütünleşme yolculuğunda bir rehber ve uyarıcıdır. Frodo’nun Gollum’a karşı tutumu, kendi gölgesini ne kadar kabul edebildiği veya reddettiği ile doğrudan bağlantılıdır. Gollum’un trajik sonu ise, gölgenin tamamen reddedilmesinin veya ona teslim olunmasının bireyi yok edebileceğine işaret eder. Frodo’nun yolculuğu, gölgeyle yüzleşmenin sadece kişisel bir mücadele olmadığını, aynı zamanda kolektif insan deneyiminin evrensel bir parçası olduğunu gösterir. Bu dinamik, bireyin kendi karanlığıyla barışma çabalarının hem kırılgan hem de dönüştürücü doğasını gözler önüne serer.