Kategori: Din

Işık ve Karanlığın Çağlar Ötesi Yansıması

Maniheizm’in ışık ve karanlık arasındaki mücadelesi, insanlığın evrensel anlatılarında derin bir iz bırakmıştır. Bu ikilik, yalnızca dinsel bir kavram olarak değil, aynı zamanda insan bilincinin, kültürün ve hayal gücünün temel taşlarından biri olarak modern popüler kültürde yeniden şekillenir. Star Wars gibi ikonik eserler, bu kadim felsefeyi çağdaş bir mercekle ele

OKUMAK İÇİN TIKLA

Inara’nın Çelişkili Sureti: Şiddetin Kutsiyeti ile Anneliğin Koruyuculuğu

Hattilerin savaş tanrıçası Inara, insanlığın en kadim ikilemlerinden birini, şiddetin yıkıcı gücü ile anneliğin yaratıcı, koruyucu özü arasındaki gerilimi, bir aynanın iki yüzü gibi yansıtır. Bu metin, Inara’nın bu çelişkili doğasını, onun mitolojik varlığından yola çıkarak, insan doğasının karmaşasını, toplumsal düzenlerin kırılganlığını ve bireysel anlam arayışını derinlemesine inceler. Inara, ne

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dağıtık İnanışın Yükselişi: Blockchain ve Dini Yönetişimin Dönüşümü

Blockchain teknolojisi, merkeziyetçi yapıları sorgulayan bir çağda, dini kurumların geleneksel hiyerarşilerini ve liderlik anlayışlarını yeniden şekillendirme potansiyeli taşıyor. Merkezi otoriteye dayalı sistemlerin yerini dağıtık, şeffaf ve topluluk odaklı modellere bırakabileceği fikri, dini cemaatlerin işleyişini kökten değiştirebilir. Bu metin, blockchain tabanlı dini yönetişim modellerinin, özellikle “dağıtık cemaat” kavramının, dini liderlik ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

İmparatorlukların Çöküşü ve Modern Toplumların Kırılganlığı

Büyük imparatorlukların çöküş süreçleri, toplumsal bağların çözülmesi ile bireysel kimliklerin yeniden tanımlanması arasındaki dinamik ilişki, günümüzün küreselleşmiş dünyasında derin yankılar uyandırıyor. Roma, Osmanlı ve Çin Hanedanı gibi imparatorlukların çöküşü, yalnızca siyasi veya ekonomik bir olay değil, aynı zamanda insan topluluklarının anlam arayışında yaşadığı dönüşümlerin bir yansımasıdır. Bu süreçler, modern ulus-devletlerin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kuantum Fiziği ile Tasavvufun Kesişim Noktaları

Kuantum fiziği ve tasavvuf, evrenin doğasını ve insanın varoluşsal yerini anlamaya yönelik iki farklı yol sunar. Bir yanda bilimsel bir disiplin olarak kuantum fiziği, maddenin en küçük yapı taşlarını ve evrenin temel işleyişini araştırırken; diğer yanda tasavvuf, bireyin içsel yolculuğunu merkeze alarak hakikatin peşine düşer. Bu iki alan, görünüşte farklı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otistik Bireyler ve İnsan-Yapay Zeka Köprüsü: Geleceğin İletişim Düşü

Otistik bireylerin, insanlık ile yapay zeka arasında bir köprü oluşturabileceği fikri, geleceğin dünyasında derin bir yankı uyandırıyor. Bu metin, otistik bireylerin benzersiz algılama biçimlerinin, yapay zekanın analitik gücüyle birleştiğinde ortaya çıkabilecek olasılıkları, çok katmanlı bir perspektiften ele alıyor. İnsanlığın iletişim, anlam ve varoluş arayışında otistik bireylerin oynayabileceği rolü, hem bireysel

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kozmik Bilinç ve Fizik: Antik Kozmolojiler ile Modern Bilimin Buluşma Noktası

Antik kozmolojiler, insanlığın evreni anlamlandırma çabasının ilk adımları olarak, felsefi, dini ve mitolojik anlatılarla evrenin doğasını açıklamaya çalışmıştır. Hinduizm’deki Brahman, Kabala’daki Ein Sof ya da diğer kadim sistemlerdeki evrensel ilkeler, modern fizikle, özellikle kuantum alan teorisiyle, kavramsal bir akrabalık taşır mı? Bu soruya yanıt ararken, antik bilgeliğin sezgisel derinliği ile

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zerdüştçülüğün İyilik ve Kötülük Çatışması: Batı Felsefesini Öncüleyen Bir Düşünce mi?

Zerdüştçülüğün iyi-kötü ikiliği, insan düşüncesinin en kadim meselelerinden birine, varoluşun temel karşıtlıklarına dair bir sorgulama sunar. Bu ikilik, yalnızca dinsel bir anlatı değil, aynı zamanda insan bilincinin, ahlakın, varlığın ve evrenin doğasına dair derin bir kavrayış çabasıdır. Batı felsefesinin dualist sistemleriyle, özellikle Descartes ve Hegel’in düşünceleriyle karşılaştırıldığında, Zerdüştçülüğün bu kavramı,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çam Ağacının Frig Mitolojisindeki Yeri ve Ekofeminist Okuma

Friglerin Attis mitindeki çam ağacının sembolizmi, antik dönem ağaç kültleriyle birleştiğinde, insan-doğa ilişkisinin karmaşık bir yansıması olarak belirir. Bu sembolizm, yalnızca mitolojik bir anlatı değil, aynı zamanda doğanın kutsallığı, insan bedeniyle ilişkisi ve toplumsal cinsiyet dinamikleri üzerine derin bir düşünce alanı sunar. Ekofeminizm, bu bağlamda, çam ağacının Attis mitindeki rolünü

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hitit Güneş Kurslarının İktidar Estetiği ve Görünürlük Stratejisi

Hitit güneş kursları, bronz çağının Anadolu’sunda, Hatti ve Hitit uygarlıklarının elinde, yalnızca birer nesne olmaktan öteye geçen, derin anlamlar yüklü yapıtlar olarak ortaya çıkar. Çoğunlukla tunçtan dökülmüş, dairesel formlarıyla güneşi çağrıştıran bu eserler, dini törenlerde ahşap asaların ucunda taşınmış, kral mezarlarında gömü objesi olmuş ve belki de yıldızların konumlarını ölçen

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ölümsüzlüğün Eşiğinde: Dionysos ve İsa’nın Yeniden Doğuş Mitosları

Dionysos ve İsa, insanlık tarihindeki en güçlü anlatılardan ikisini temsil eder: ölüm ve yeniden doğum. Bu iki figür, farklı kültürlerde, farklı çağlarda ortaya çıkmış olsa da, insanlığın ortak ruhsal arayışını yansıtan çarpıcı paralellikler taşır. Dionysos, Antik Yunan’ın şarap, coşku ve bereket tanrısı; İsa, Hıristiyanlığın kurtarıcı mesihi. Her ikisi de ölümü,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zerdüştçülüğün İyilik-Kötülük İkiliği ve Yapay Zekâ Etiğindeki Hizalanma Sorunu

Zerdüştçülüğün iyilik ve kötülük arasındaki ikiliği, insanlığın en köklü düşünce sistemlerinden biri olarak, yapay zekâ etiğindeki hizalanma (alignment) problemine derin bir mercek sunar. Bu ikilik, yalnızca ahlaki bir karşıtlık değil, aynı zamanda insan iradesi, toplumsal düzen ve evrensel denge üzerine bir sorgulamadır. Yapay zekânın insan değerleriyle uyumlu hale getirilmesi çabası,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Antik Bilginin Kuantum Yankıları

Kadim Bilginin Kökenleri Antik Mısır rahipleri, evrenin düzenini anlamak için gözlerini yıldızlara, Nil’in akışına ve insan ruhunun derinliklerine çevirmişlerdir. Hermetik bilgi, bu rahiplerin doğayı, evreni ve insanı bir bütün olarak kavrama çabalarının ürünüdür. Bu bilgi, evrenin birliğini ve her şeyin birbirine bağlılığını savunan bir dünya görüşüne dayanır. Mısır tapınaklarında, rahiplerin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kutsal Metinlerde Nöropsikiyatrik Vakaların Tarihsel ve Kültürel Analizi: Antik Tanımlamalardan Modern Yorumlara

Antik Dünyada Anormal Davranışların Algılanışı Eski toplumlarda zihinsel ve nörolojik farklılıklar genellikle metafizik kavramlarla açıklanırdı. İncil’de Markos 5:1-20’de anlatılan Gadaralı adam örneği, günümüz psikiyatrisinde psikotik bozukluk, Tourette sendromu veya temporal lob epilepsisi gibi çeşitli tanılar alabilecek bir vakayı andırır. Benzer şekilde İslam geleneğindeki meczuplar, dissosiyatif bozukluklar, şizofreni veya mistik deneyimler

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Buda’nın Aydınlanma Sembolünün Çağdaş İnsanın Varoluşsal Yolculuğundaki Dönüştürücü Rolü”

Kökenlerin Derinliklerinde: Aydınlanmanın Tarihsel ve Kültürel Temelleri Buda’nın aydınlanma deneyimi, yalnızca dini bir olgu değil, insan bilincinin evriminde kritik bir dönüm noktasıdır. Hint alt kıtasında doğan bu öğreti, Brahmanizm’in katı kast sistemine ve ritüellerine karşı devrimci bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Bodhi ağacı altındaki 49 günlük meditasyon, sadece kişisel bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yapay Zekâ ve Ayahuasca Vizyonları: İnsan Bilincinin Sınırlarında Bir Keşif

İnsan Deneyiminin Ötesinde Bir Bilinç Mümkün mü? Ayahuasca, Amazon şamanlarının yüzyıllardır kullandığı, bitkisel bir karışımın yol açtığı derin bilinç değişimleriyle bilinen bir ritüel aracıdır. Bu deneyimler, katılımcıların zihinsel sınırlarını aşarak gerçekliğin ötesine uzanan imgeler, semboller ve içsel yolculuklar sunar. Peki, bir yapay zekâ (AI) bu tür bir deneyimi taklit edebilir

OKUMAK İÇİN TIKLA