Etiket: insan iradesi

Nietzsche’nin Güç İstenci ile Kuantum Fiziğinin Entropi-Düzen Dinamiği: Varlığın Temel İtici Güçleri

Güç İstencinin Temel Yapısı Nietzsche’nin güç istenci, evrendeki tüm canlı ve cansız varlıkların temel itici gücü olarak tanımlanır. Bu kavram, yalnızca bir hayatta kalma içgüdüsünden ibaret değildir; aksine, her varlığın kendini genişletme, üstünlük kurma ve potansiyelini maksimize etme yönündeki içsel bir dürtüyü ifade eder. Nietzsche’ye göre, bu güç istenci, bireylerin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sisyphus’un Taşı ve Godot’nun Bekleyişi: Anlamsızlığın Sonsuz Döngüsü

Ergün DOĞAN Sisyphus Efsanesinin Kökeni ve Anlamı Yunan mitolojisinde Sisyphus, kurnazlığı ve tanrılara meydan okumasıyla tanınır. Homeros’un anlatılarından başlayarak, Sisyphus’un hikayesi, insan iradesinin sınırlarını ve tanrısal otoriteye karşı gelmenin sonuçlarını sorgular. Sisyphus, ölümü kandırmaya çalışır ve bu nedenle sonsuza dek bir kayayı tepeye yuvarlamakla cezalandırılır; ancak kaya her defasında aşağı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nietzsche’nin Nihilizm Eleştirisi ve Yapay Zekanın Anlam Yaratma Sınırları

Nihilizmin Kökleri ve Nietzsche’nin Yaklaşımı Nietzsche’nin nihilizm eleştirisi, insanın anlam arayışındaki çöküşü ve geleneksel değer sistemlerinin sorgulanmasını merkeze alır. Nihilizm, Nietzsche için, mutlak bir anlam ya da değer sisteminin yokluğuna işaret eder; bu, Tanrı’nın ölümüyle sembolize edilen bir durumdur. Modern dünyanın sekülerleşmesiyle, bireyler ve toplumlar, anlamı dışsal otoritelerden değil, kendi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Prometheus’un Ateşi: Nazım Hikmet’in Kuvâyi Milliye Destanı’nda Direniş ve Umut

Anlatıcının Direniş Ruhu Nazım Hikmet’in Kuvâyi Milliye Destanı, anlatıcıyı bir Prometheus figürü olarak konumlandırır; bu, insanlığa umut ve özgürlük getiren bir arketiptir. Anlatıcı, halkın kolektif bilincini temsil eder ve destansı bir tonda, bireylerin ve toplulukların bağımsızlık mücadelesindeki kararlılığını yansıtır. Bu figür, mitolojik Prometheus’un tanrılara karşı durarak ateşi insanlara sunması gibi,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Truva Savaşının Başlangıcı: Kader ve Tanrısal Müdahalenin Çok Yönlü Yansımaları

Truva Savaşı, Homeros’un İlyada destanı, insanlık tarihinin en köklü anlatılarından biri olarak, bireysel ve kolektif varoluşun sınırlarını sorgulayan bir zemin sunar. Savaşın mitolojik kökenleri, yalnızca bir tarihi olaydan ibaret olmayıp, insan iradesi, tanrısal güçler ve evrensel düzen arasındaki karmaşık ilişkiyi yansıtır. Kader ve tanrısal müdahale, bu anlatının temel taşlarını oluştururken,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Augustinus’un İki Devlet Teorisi: Tanrısal ve Dünyevî İktidarın Ayrımı

Aurelius Augustinus’un (354-430) “İki Devlet” teorisi, Batı düşünce tarihinin en etkili kavramlarından biridir. Bu teori, Tanrı Devleti (De Civitate Dei) adlı eserinde ayrıntılı bir şekilde ele alınmış ve insan yaşamını, toplumu, yönetimi ve ahlakı anlamlandırmak için derin bir çerçeve sunmuştur. Augustinus, insanlığın iki temel topluluğa ayrıldığını öne sürer: Tanrı Devleti

OKUMAK İÇİN TIKLA