Etiket: #kötülüğünsıradanlığı

Kötülüğün Sıradanlığı: Günlük Hayatta Ahlaki Kayıtsızlığın Anatomisi

Hannah Arendt’in “kötülüğün sıradanlığı” kavramı, ahlaki kayıtsızlığın birey ve toplum düzeyinde nasıl ortaya çıktığını anlamak için güçlü bir çerçeve sunar. Bu kavram, özellikle Eichmann davası sırasında Arendt’in gözlemlediği, kötülüğün çoğu zaman olağanüstü bir kötülük niyetinden değil, düşüncesizlik ve sorgulamadan kaynaklanan bir banaliteden doğduğuna işaret eder. Aşağıdaki metin, bu kavramı günlük

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kötülüğün Sıradanlığı ve İtaatin Gölgesinde İnsan

Hannah Arendt’in “kötülüğün sıradanlığı” kavramı, insan doğasının karanlık bir yüzünü, Stanley Milgram’ın itaat deneyiyle kesişen bir aynada yansıtır. Bu kavram, Kant’ın “radikal kötülük” anlayışıyla karşılaştırıldığında, modern toplumun itaat kültürünün ve bireyin ahlaki sorumluluğunun sınırlarını sorgular. Aşağıdaki metin, Arendt’in kavramını, Milgram’ın deneyini ve günümüz itaat kültürünü derinlemesine incelerken, Kant’ın radikal kötülük

OKUMAK İÇİN TIKLA