Tahtı Sallanmayan Erillik: Kaosun Hâkimi Olmak Yerine Çapası Olmak
Jungish
Ey okur! Şu erkeklik denen mefhum, ne büyük bir yanlış anlaşılmalar yumağıdır! Sanılır ki, gerçek erkek, fırtınaya karşı yumruğunu sıkan, duygularını bastıran ve her şeyi emirle hizaya sokan zorba bir tiptir. İşte bu toksik erkeklik zırhı, sadece eşine dostuna değil, en çok da o zırhı taşıyanın kendi ruhuna zarar verir!
Bize psikodinamik ilimler fısıldar ki: Gerçek Erillik, duygusal kaosu ezmek değil, o kaosa karşı sağlam, tutarlı ve güvenilir bir sınır (düzen) koyabilmektir.
1. 🌪️ Kaosa Hükmetme Yanılgısı
Geleneksel erkek, eşinin veya kendi ruhunun duygusal yoğunluğuyla karşılaştığında ne yapar?
- Bastırma: Önce kendi korkusunu bastırır. Ağlamaz, zayıflık göstermez. Kendi içindeki duygusal yükü (Anima’sını) reddeder.
- Hükmetme: Ardından, karşısındakinin kaosunu (öfke, gözyaşı, panik) hızla dindirmeye çalışır. “Sakin ol!”, “Boşver, hallederiz!” gibi mantıkçı ve çözüm odaklı laflarla, o karmaşayı ezmeye çalışır.
- Sonuç: Bu hükmetme çabası, karşı tarafın görülmediği ve duygusunun geçersiz sayıldığı hissini yaratır. Bu, fırtınayı durdurmaz; sadece daha derinlere iter.
2. ⚓ Gerçek Erillik: Çapa Olmanın Sırrı (Yapı ve Kabul)
Gerçek Erillik (Sağlıklı Yang Enerjisi), fırtınanın yıkıcı gücünü kabul eder, lakin kendi sağlamlığından vazgeçmez.
- Sınır (Düzen) Koymak: Bu, duygusallıktan kaçmak değil, duygusal yoğunluğa rağmen sarsılmamaktır. Bir partner size bütün korkularını, öfkelerini yansıttığında (Aktarım), siz ona duygusal tepki ile değil, sakin ve tutarlı bir yapı ile cevap verirsiniz. * Pratik: “Şu an çok öfkelisin ve ben bunu görüyorum. Seni dinliyorum, ama bağırmayı bırakırsan daha iyi anlarım.” Bu, hem duyguyu kabul etmek hem de iletişimin sınırını (düzenini) korumaktır.
- Güvenilir Çapa: Sizin sakinliğiniz, karşı tarafın kaosuna karşı kurulmuş bir güvenli liman gibidir. Bu, partnerinize şunu hissettirir: “Ben paramparça olsam da, o hala yerinde duruyor. Demek ki ben de toparlanabilirim.”
- Kendi Gölgesini Yönetmek: Gerçek erkeğin en büyük gücü, kendi içindeki duygusal yükü (kendi Anima’sını) kabul etmiş olmasıdır. Kendi duygularıyla barışık olan bir erkek, başkasının duygusal yoğunluğu karşısında paniklemez veya geri çekilmez.
Netice-i kelam, ey okur: Erkekliğin tahtı, hükmetmekten değil, huzurlu bir düzeni temsil etmekten geçer. En büyük güç, sarsılmamakta ve güvenilir bir Çapa olabilmektedir.
Selametle…


