Kategori: Sophokles

Teknoloji ve Direnişin Çelişkileri

Bireyin Mekanik Dönüşümü D-503’ün, Zamyatin’in Biz adlı eserindeki yenilgisi, bireyin modern teknoloji karşısında özerkliğini yitirmesinin bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Heidegger’in teknolojiyi bir “çerçeveleme” (Gestell) olarak tanımlaması, bireyin yalnızca bir araç haline geldiği bir dünyayı işaret eder. D-503, Tek Devlet’in rasyonel düzenine teslim olurken, kendi duygularını ve arzularını bastırır; bu, teknolojinin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Birey, İktidar ve Toplumun Çatışması

Antigone’nin Seçimi: Özerklik ve Devletin Sınırları Antigone’nin ölümü, Sophokles’in tragedyasında bireyin ahlaki özerkliği ile devletin otoritesi arasındaki çatışmayı temsil eder. Antigone, kardeşinin cenaze törenini gerçekleştirmek için Creon’un yasasını çiğnerken, bireysel vicdanın evrensel bir etik ilkeye bağlılığını savunur. Bu, etik bir fedakârlık olarak görülebilir; çünkü Antigone, kendi hayatını, topluma karşı yükümlülüklerini

OKUMAK İÇİN TIKLA

Birey ve Sistem Karşıtlığı

Yevgeny Zamyatin’in Biz adlı eserindeki D-503 ve Sophokles’in Antigone tragedyasında yer alan Antigone, bireyin totaliter düzenle karşı karşıya geldiği iki farklı anlatıdır. D-503, Birleşik Devlet’in kusursuz matematiksel düzeninde bir mühendis olarak var olurken, Antigone, Thebai’nin devlet otoritesine karşı bireysel bir duruş sergiler. Her iki karakter de sistemin dayattığı normlarla çatışır,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Günümüz dünya edebiyatını derinden etkileyen Antik Yunan edebiyatının en önemli temsilcilerinden biri olan Sophokles’in “Aias”ı

“ve sakın böbürlenme birilerinden güçlü ya da birilerinden zengin olduğun için. Çünkü bir gün bile sürmez ölümlülerin yükseklerden düşüp dibe vurması.”Sophokles’e Dair:Euripides ve Aiskhylos’la birlikte Antik Yunan’ın en büyük 3 tragedya yazarından biri olarak bildiğimiz Sophokles, M.Ö. 495-406 yılları arasında yaşamıştır. Atina’nın en parlak dönemlerinde yaşayan Sophokles’in hayatı boyunca 123

OKUMAK İÇİN TIKLA

Homeros’un dünyasında kibir tanrısal ceza gerektiren büyük bir günahtır. Aias bu günahı işlemeye meyillidir.

Aias tragedyası V. yüzyıl Atina’sına hitap ederken, özellikle Aias’ın kişiliğinde barınan geçmişe özgü birçok simge kullanır. Homerik dünya görüşüne göre en büyük erdemler; adalet, cesaret ve onur gibi değerlerdir. Bu erdemler mutlak, kesin ve bireyseldirler. Bireyselliğin yüceltildiği böyle bir ortamda kişilerin topluma zarar vermemesi, sağduyunun ve ar duygusunun öne çıkarılmasıyla

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çağın yaygınlık kazanan, bilgi ve yetenek sahibi yurttaş kavramına en büyük eleştiri Sokrates’ten gelir.

Med Savaşları’ndan sonra Atina’da demokrasi çok gelişir. Bu gelişmenin aşamaları Platon’un Yasalar’ında ve Aristoteles’in Atinalıların Devleti’nde ayrıntılarıyla incelenebilir. Ozanlık kariyerinin zirvesine birkaç on yıl önce çıkan Aiskhylos’un eserlerinde ideal yurttaş geleneklerine bağlı, vatanı için savaşmaya hazır ve dindar bir insan olarak tanımlanır. Kısa süre içinde yasaların ilahî bir güce değil,

OKUMAK İÇİN TIKLA