Elveda Sidonie – Erich Hackl

Erich Hackl ülkemizde pek bilinmeyen Avusturyalı bir yazar. “Elveda Sidoni” romanı Türkçe’de 1997 yılında yayımlanmış (YKY, Çeviren: Kemal Boztepe). Sidoni Avusturya’nın yoksul bir kasabasında, hastane önüne terk edilen bir Çingene kızı. Kendi hayatları da kolay olmayan işçi ve sosyalist militan bir çift Sidoni’yi evlatlık edinir, onu oğullarıyla bir tutarlar. Sidoni zamanı gelince okula gönderilir. Hatta koşullar zorlayınca, vaftiz bile ettirilir. Ancak esmerliği her zaman göze batmaktadır. “Ne de olsa bir çingenedir o.” Burada artık insanlığı değil, farklılığıdır tartışılan. Sonra bir gün, gerçek annesinin bulunduğu gerekçesiyle ailenin elinde adeta zorla alınır.
Erich Hackl, bu iç burkultucu güzellikteki, belgesel romanında militan bir işçi çiftin sevgi ve mücadele dolu dünyasını, sıradan faşizmi ve Nazileri anlatıyor. Hackl’ın Türkçe’de “Auschwitz’de Düğün” adlı bir romanı daha yayınlandı.

Elveda Sidonie Adlı Roman Hakkında Bilgi
18 Ağustos 1933?te Steyr hastanesinin kapıcısı kapının önünde uyuyan bir bebek bulur. Bezlere sarılı bebeğin yanı başında bir kağıt parçası bulur ve kağıtta şöyle yazmaktadır: ?Adım Sidonie. Altheim?a giden yolda dünyaya geldim. Kendime anne baba arıyorum.?

Hastane yetkilileri bebeği bakıma alır. Bebek ailesi tarafından terkedilmiş ve bakıma muhtaç bir haldedir. Daha sonra durumu iyileşince bir aileye evlatlık olarak verilir. Adlersburg ailesi küçük Sidonie?yi evlatlık olarak yanlarına alırlar. Aile reisi Hans bir fabrikada çalışmaktadır. Karısı Josefa ise ev hanımıdır ve oğulları Manfred ile ilgilenmektedir. Sidonie bu aileye katıldıktan sonra ev biraz hareketlenmiş ve tatlı bir telaş almıştır. Hans Manfred?in Sidonie?yi kıskanacağını zanneder ve onun mutsuz olmaması için ayrı bir ilgi gösterir. Josefa bebek eve geldikten sonra yeniden anne olma duygusunu tadar ve halinden çok memnundur. Manfred de bu küçük sevimli şeyden çok hoşlanır ve sürekli onunla ilgilenir. Adlersburg ailesi mutlu bir tablo çizmekte ve durumlarından memnun bir şekilde yaşamaya devam ederler.

Sidonie artık büyümüş ve okul çağına gelmiştir. Manfred ondan dört yaş büyüktür ve derslerinde başarılı bir öğrencidir. Sabahları beraber kalkıp kahvaltı ederler ve daha sonra da okula giderler. Sidonie okulu çok sevmiştir ve abisi Manfred gibi başarılı bir öğrenci olmayı hedefler. Öğretmeni Sidonie?den çok memnundur ve onun başarılı olacağından emindir.

Adlersburg ailesi zor bir döneme girmiştir. Hans savaş nedeniyle işten çıkarılmış ve devlet tarafından askere alınmıştır. Josefa iki çocukla kalmış ve ne yapacağını bilemediği bir hale düşmüştür. Sonunda karar verir ve bir çiftçinin yanında çalışmaya başlar. Ailesinin geçimini sağlamak için bu işi yapmaya mecbur kalmıştır. Hans uzun bir süre ailesine haber verememiştir. Onun hayatta olduğundan şüphe ediyorlardır ve onu çok merak ederler. Ama içlerinde oldukları durum sebebiyle onu düşünmeye fazla fırsatları olmaz.

Savaş oldukça büyümüş ve çok kötü bir hal almıştır. Devlet zor durumda olan ailelerin çocuklarını toplama kampına almaya başlamıştır. Bu durum Josefa?nın hiç hoşuna gitmez ama Sidonie?yi göndermek zorunda kalır. Sidonie bunun bir gezi olduğunu sanmaktadır ve geri geldiğinde gördüklerini Manfred?e anlatmak için sabırsızlanır. Artık Sidonie ilk defa zor bir durumla karşı karşıya kalmıştır. Günler geçtikçe bunun bir oyun olmadığını anlar ve üzüntüsünden yemek bile yemez. Sürekli ailesini düşünür ve ailesi de onu çok merak etmektedir. Oradaki yetkililer çocuğun hasta olduğunu sanır ve bu yüzden yemek yemeyip bu kadar kötü bir hale düştüğünü düşünürler.

Savaş giderek durulmaya başlamıştır ve askerler de terhis edilmektedir. Hans eve dönmüştür. Josefa ve Manfred?i çok kötü bir halde görür. Gözleri bir anda Sidonie?yi arar ve hemen onu sorar. Josefa?nın verdiği cevabı duyunca deliye döner. Belediyeye giderek toplama kampında olanların durumunu öğrenmeye çalışır. Yetkililer bu konuda herhangi bir bilgi vermek istemez ama Hans?ın yoğun ısrarı üzerine ellerine geçen kayıtlara bakarlar. Burada Sidonie Adlersburg?un toplama kampında zatürreden öldüğü yazmaktadır. Bu haber Adlersburg ailesini yıkar. Ne yapacaklarını bilemezler. Perişan olurlar ama ellerinden bir şey gelmez.

Yıllar sonra Manfred Sidonie ile aynı toplama kampında olan birisiyle şans eseri tanışır. Ondan öğrendiğine göre Sidonie zatürreden değil üzüntüden ölmüştür.

Kitabın Künyesi
Elveda Sidonie
Yazar: Erich Hackl
Çevirmen: Kemal Boztepe
Yayınevi: Yapı Kredi
Yayın Tarihi: Ocak 2003
96 sayfa

Erich Hackl Hakkında Bilgi
1954’te Yukarı Avusturya federal eyaletindeki Steyr’de doğdu. Salzburg ve Malaga’da Alman ve İspanyol Dili ve Edebiyatı öğrenimi gördü. 1977-79 yılları arasında Madrid’de üniversite okutmanlığı, sonraki yıllarda da Viyana’da öğretmenlik yaptı. 1976’dan bu yana yazılarını düzenli olarak Wiener Tagebuch (“Viyana Günlüğü”) dergisinde yayımlayan Hackl, İber ve İberoamerikan edebiyatından Almancaya yaptığı çevirilerle de tanınmaktadır. 1983’ten başlayarak edebiyata ağırlık veren Hackl, Salzburg’daki Otto Müller Yayınevi kapsamında 1994 yılında yayın hayatına başlayan uluslararası lirik dizisi “Aurora Bücherei”ın (“Aurora Kitaplığı”) da editörüdür. Başlıca Yapıtları: Anlatılar: Auroras Anlaß (“Aurora’nın Olayı”, Diogenes 1987), Sara und Simón. Eine endlose Geschichte (“Sara ve Simón. Sonu Olmayan Bir Öykü”, Diogenes 1995). Çocuk ve Gençlik Kitapları: König Wamba. Ein Märchen (“Kral Wamba. Bir Masal”, Paul Flora 1991). Radyofonik oyunlar: Tode (“Ölümler”, reji: Klaus Mehrländer, WDR 1982), Durch die Wüste (“Çölün İçinden”, reji: Helmuth Froschauer, ORF Wien 1983), Erinnerungen an einen Aufstand. Steyr-Februar 1934 (“Bir Ayaklanmaya Dair Anılar. Steyr-Şubat 1934”, Walter Wippersberg’le birlikte, ORF 1984), Unser Amerika (“Bizim Amerika”, Franz Fluch’la birlikte, ORF 1992). Yazarın Elveda Sidonie adlı kitabı Sidonie adıyla 1991’de Karin Brandauer tarafından televizyon için filme alındı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir