Farkındalık İyidir, Ama Asıl Önemli Olan Eylemdir
Dennis R. Fox’un “Awareness is Good, but Action is Better” adlı makalesini okuyunca bu yazıyı ele alma ihtyiacı hissettim. “Bilmek” güzel şey — ama dünyayı değiştirmek istiyorsak, harekete geçmek şart. Dennis R. Fox’un bu yazısı, psikoloji dünyasına yaptığı eleştirel bakışla bize bunu ısrarla hatırlatıyor.
Psikoloji Rahat Koltuğunda Oturmamalı
Fox, geleneksel psikolojinin genelde kurumlara, sisteme dokunmadan çalıştığını söylüyor. Üniversiteler, okullar, hastaneler, koruma kurumları… Pek çok psikolog sistemin içinden işler yapar, ama sistemin kendisini sorgulamaz. (dennisfox.net)
Oysa bu kurumlar, tanı koyma, sınıflama, normalleştirme süreçlerinin merkezi. Orada “normal” olanı belirleyen güç ilişkileri, toplumsal değerler, ideolojiler devreye girer. Fox der ki, psikoloji bu sürece meydan okumalı — çünkü bu süreç adaletsizlikleri yeniden üretiyor olabilir. (dennisfox.net)
Kurumların Dürtüsü: Sınıflama, Uyum, Gizleme
Fox şöyle diyor: “Bürokratik ve ideolojik talepler” (özetle, verim, standartlaşma, kurallara uyma baskıları) çoğu zaman terapötik değerleri — örneğin adalet, bireysellik, özen — gölgede bırakır. (dennisfox.net)
Yani psikoloji dünyası, kurumlarla çalışma zorunluluğu ile ödün verme riski arasında sıkışabilir. Özellikle rutinleşme, kategorize etme, adapte etme gibi mekanizmalar, bireysel ihtiyaçları arka plana itebilir. (dennisfox.net)
Eleştirel Psikoloji: Farkındalıktan Öteye
Fox, Vera ve Speight’in çağrısını benimser: Sadece “çeşitliliği kabul etme” ya da “kültürel duyarlılık” ile yetinmeyin — toplumsal sorunları, eşitsizlikleri, baskı mekanizmalarını terapi sürecine katın. (dennisfox.net)
Eleştirel psikoloji, psikolojiyi sadece bireyi iyileştirme aracı değil, toplumsal değişim alanı olarak görür. Köklerle yüzleşmek, kurumların dışına bakmak, sesi kısılmış olanları duymak ister. Fox, bu doğrultuda çalışanların sistem içinde bazen yalnız kalacağını ama yine de bu yönelişi sürdürmesi gerektiğini savunur. (dennisfox.net)
Öğrenciler ve Uyum Baskısı
Fox, psikoloji eğitimine giren gençlerin sıkıştığı ikilemi anlatıyor: Bir yandan toplumsal adaleti savunmak istiyorsun; öte yandan akademik kadro sistemi, yayın baskısı ve danışman beklentileri seni geleneksel kalıplara itiyor. (dennisfox.net)
Bir başka uyarısı: Toplumsal adaleti merkeze koyan biri için psikoloji bazen ideal bir alan olmayabilir — çünkü içindeki geleneksel kurallar, değişim odaklı yaklaşımları dışlayıcı olabilir. (dennisfox.net)
Ne Yapmalıyız?
Fox’un önerdiği yollar şunlar:
- Psikolojide adalet, güç ve eşitsizlik kavramlarını gizli değil açık şekilde ele almak.
- Terapötik uygulamaları yalnızca bireysel düzeyde düşünmemek; toplumsal bağlamı kapsamak.
- Psikolojiyi devrimci bir araç olarak değilse bile, en azından baskıyı yeniden üretmeyen bir araç haline getirmek.
- Açıkça “sosyal adalet” niyetli yaklaşımlar geliştirmek ve yaymak — sadece söylemde kalmamak.
Kaynak : https://www.dennisfox.net/papers/awareness-action.html


