“ABD tarihi boyunca her türlü karanlık işin, her türlü gerici darbenin, her türlü işgalin, her türlü terörün, her türlü suikastin kuramcısı, uygulayıcısı ve destekleyicisi olmuştur. Diğer ülkeler ABD’ye yakınlıkları ölçüsünde demokrat ve özgür ülkelerdir. ABD’nin dayatmalarını reddeden, bağımsızlıklarına düşkün ve onurlu ülkeler ise diktatörlüktür.”
Bu özelliklere sahip bir ABD’nin Sovyetler birliğini övmesi elbette beklenemez. Övse asıl o zaman Sovyetler Birliğinden kuşkulanmak gerekmez mi? Bütün dünyaya olduğu gibi, kendi halkına da her adımda yalan söyleyen, göz göre göre dünya gerçeklerini çarpıtan bir ülkenin sadece Sovyetler Birliği hakkında doğru söyleyebileceğine inanan var mı? Varsa ya niyetinden, ya da aklından şüphe etmek gerekir…
Bu yüzden Sovyetler Birliğinin dağılmadan hemen önceki dönemde Moskova’da yaşayıp o döneme tanıklık etmiş biri olarak, yaşadıklarımı kısmen de olsa, ülkemin insanlarıyla paylaşmak istedim. Bence iyi ettim.
Bu satırları okuyan Sovyet propagandası yaptığımı düşünebilir. Hiç gocunmam. Eğer gerçekleri söylemek propaganda ise onu hep yapacağım. Çünkü gerçeği propaganda etmenin hiçbir sakıncası yoktur! Aksine, gerçeği propaganda etmemek sakıncalıdır, kötüdür, ayıptır!”
(Tanıtım Bülteninden)
Kitabın Künyesi
Rüya Gibi
Semir Aslanyürek
Yazılama Yayınevi / Siyaset Dizisi
Mayıs 2013
360 sayfa