Etiket: antropolojik bakış

Kierkegaard’ın Umutsuzluk Anlayışı: Modern Yaşamın Anlamsızlığına Karşı Bireyin Varoluşsal Direnişi

Søren Kierkegaard’ın umutsuzluk kavramı, modern insanın varoluşsal krizlerle yüzleşme biçimini anlamak için güçlü bir çerçeve sunar. Umutsuzluk, bireyin kendi benliğiyle ve dünya ile ilişkisindeki anlam arayışının kesintiye uğraması olarak tanımlanabilir. Kierkegaard, bu kavramı özellikle “İnsanın Kendisi Olma Çabası” (1849) adlı eserinde derinlemesine ele alır ve umutsuzluğu, bireyin özgürlüğünün hem kaynağı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Spektrumun Ötesinde: Otizm Anlatılarının Görünmez Kıldığı Deneyimler ve Haraway’in Siborg Manifestosu

Spektrum Kavramının Kökenleri ve Sınırları Otizm spektrumu, 20. yüzyılın sonlarında tıbbi ve psikolojik söylemlerde ortaya çıkan bir kavram olarak, otizmi tek bir tanı kategorisi yerine geniş bir yelpaze olarak tanımlar. Bu metafor, bireylerin bilişsel, duygusal ve sosyal işlevlerini bir çizgi üzerinde konumlandırarak çeşitliliği vurgular. Ancak bu yaklaşım, otizmi yalnızca belirli

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizm ve Boş Kalenin Anlam Ağı

Bruno Bettelheim’ın “boş kale” metaforu, otizm spektrum bozukluğu (OSB) olan çocukların dünyayı algılama ve çevreleriyle etkileşim kurma biçimlerini anlamak için güçlü bir kavramsal çerçeve sunar. Bu metafor, çocukların iç dünyalarının karmaşıklığını, toplumsal bağlardan kopukluklarını ve kendilerini dış dünyaya karşı koruma çabalarını betimler. Bettelheim, bu kavramı özellikle otizmin erken çocukluk dönemindeki

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nesiller Arası Aktarım: Terapide Derin Bir Keşif

Nesil aktarımı, terapide bireylerin ailelerinden ve kültürlerinden devraldıkları inançlar, davranış kalıpları, duygusal tepkiler ve toplumsal normların incelenmesini ifade eder. Bu kavram, bireyin bugünkü kimliğini ve ruhsal dünyasını anlamak için geçmiş nesillerin etkilerini çözümlemeyi içerir. Terapide bu süreç, bireyin bilinçli ve bilinçdışı dünyasında köklü izler bırakan tarihsel, kültürel ve duygusal mirasların

OKUMAK İÇİN TIKLA

Quasimodo’nun Ötekiliği: Kristeva’nın Yabancılaşma Kavramı ve 19. Yüzyıl Fransız Toplumunun Önyargıları

Bu metin, Victor Hugo’nun Notre-Dame’ın Kamburu eserindeki ötekilik temasını, Julia Kristeva’nın yabancılaşma kavramı çerçevesinde analiz ederek Quasimodo’nun trajedisinin 19. yüzyıl Fransız toplumunun toplumsal önyargılarını nasıl yansıttığını ele alıyor. Ötekiliğin Kuramsal Çerçevesi Quasimodo’nun fiziksel deformasyonu ve toplumsal dışlanmışlığı, ötekilik kavramının bireysel ve kolektif düzeyde nasıl işlediğini gösterir. Kristeva’nın yabancılaşma teorisi, ötekinin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizm Spektrumunda İşlevsellik Ayrımının Sorunları

“Yüksek işlevli otizm” ve “düşük işlevli otizm” terimleri, otizm spektrum bozukluğunu (OSB) sınıflandırmak için sıkça kullanılan ancak bir o kadar da tartışmalı kavramlardır. Bu ayrım, bireylerin bilişsel, sosyal ve günlük yaşam becerilerine dayalı bir hiyerarşi oluşturmayı amaçlasa da, hem bilimsel hem de toplumsal düzeyde ciddi sorunlar doğurur. Bu metin, söz

OKUMAK İÇİN TIKLA