Kategori: Arkeoloji

Mısır Piramitlerinin Dini ve Siyasi İdeolojilere Yansıması

İnanç Sistemlerinin Mimari Temsili Piramitler, Eski Mısır’ın dini dünya görüşünün fiziksel bir yansımasıdır. Firavunlar, tanrı-kral olarak kabul ediliyor ve ölümden sonraki yaşamda ilahi bir varlık olarak devam edeceklerine inanılıyordu. Piramitler, bu inancın somut bir ifadesi olarak, firavunun ruhunun (ka) gökyüzüne yükselmesini sağlayacak bir araç olarak tasarlandı. Giza’daki Büyük Piramit gibi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Jericho’nun Duvarları: Erken Toplumların Savunma Çağında Yansıyan Tehditler

Erken Toplumların Güvenlik Arayışı Jericho, Neolitik dönemde, yani tarımın ve yerleşik yaşamın ilk filizlendiği bir çağda, Ortadoğu’nun bereketli topraklarında yer alan bir vaha kentiydi. Duvarların inşa edilmesi, bu erken toplumların karşılaştığı fiziksel tehditlere işaret eder. Arkeolojik veriler, Jericho’nun çevresindeki 3-4 metre yüksekliğindeki taş duvarların ve bir gözetleme kulesinin, dışsal tehlikelere

OKUMAK İÇİN TIKLA

Homo Erectus’un Göç Yolları: Çevresel Adaptasyonların İnsanlığın Şafağındaki Yankıları

Başlangıç: Ateşin ve Hareketin DoğuşuHomo erectus, yaklaşık 1.9 milyon yıl önce Afrika’nın savanlarında ortaya çıktı ve insanlığın evrimsel yolculuğunda bir dönüm noktası oluşturdu. Bu tür, bipedalizmle donanmış, taş aletler üreten ve ateşin kontrolünü öğrenen ilk hominindi. Göç yolları, Afrika’dan Asya’ya, Avrupa’ya ve hatta Endonezya’ya kadar uzanarak, çevresel baskıların türün biyolojik,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Göbeklitepe’nin Simgesel İzleri: Neolitik Toplumların İnanç ve Yerleşik Yaşam Anlayışını Yeniden Düşünmek

T Biçimli Sütunların Anlam Ağı Göbeklitepe’nin T biçimli sütunları, insanlık tarihinin en erken anıtsal yapılarından biri olarak dikkat çeker. Bu sütunlar, genellikle insan figürlerini andıran antropomorfik formlarıyla, Neolitik toplumların inanç dünyasına işaret eder. Sütunlar üzerindeki yılan, akrep, tilki, kuş ve insan figürleri gibi kabartmalar, yalnızca estetik bir ifade değil, aynı

OKUMAK İÇİN TIKLA

İskoçya’nın Islay Adası’nda Yitip Giden Krallığın İzleri: Finlaggan’da Yeniden Ortaya Çıkan Kale

Keşfin Temel Bulguları Arkeolojik verilere göre, İskoçya’nın batı kıyılarında yer alan Islay Adası’ndaki Loch Finlaggan gölü çevresinde, 12. ve 13. yüzyıllara tarihlenen bir kale kalıntısı sistematik kazılarla belirlenmiştir. Bu yapı, önceden belgelenmemiş bir krallık merkezinin parçası olarak tanımlanmakta olup, Society of Antiquaries of Scotland tarafından yayımlanan “The Archaeology of Finlaggan,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Diyarbakır Topraklarından Koparılan Asur Zafer Anıtları: Şalmaneser III Dikilitaşlarının İzinde

Höyüğün Sessiz Tanıkları Diyarbakır’ın Bismil ilçesine bağlı Üçtepe Höyüğü, Dicle Nehri’nin bereketli ovalarının ortasında, binlerce yıllık katmanların biriktiği bir tepe olarak yükselir. Bu höyük, Mezopotamya’nın karmaşık uygarlık zincirinin bir halkasıdır; Hititlerden Urartulara, oradan Asurlara uzanan bir tarihsel sürekliliği barındırır. 1861 yılında İngiliz seyyah John George Taylor’un kazıları sırasında, höyüğün derinliklerinden

OKUMAK İÇİN TIKLA

Göbeklitepe’nin Duvarlarında Gizlenen İnsan Figürü: Neolitik Dönemin Yeni Keşfi

Göbeklitepe, Şanlıurfa’nın Harran Ovası’na hâkim tepesinde yer alan bu arkeolojik alan, insanlık tarihinin en eski anıtsal yapılarından birini barındırır. Yaklaşık MÖ 9600-8000 yılları arasında, Çanak Çömleksiz Neolitik dönem evrelerine tarihlenen site, avcı-toplayıcı toplulukların karmaşık sosyal organizasyonunu yansıtan dairesel muhafazalar ve T-biçimli dikilitaşlarla tanınır. Bu yapılar, tonlarca ağırlıktaki kireçtaşı bloklardan oyularak

OKUMAK İÇİN TIKLA

Stonehenge’in Taşlarının Sırları: Mevsimsel Döngülerin İzinde

Stonehenge, İngiltere’nin Wiltshire bölgesinde yer alan, Neolitik çağdan kalma bu ikonik taş çember, binlerce yıldır insanlığın hayal gücünü ve bilimsel merakını cezbetmiştir. Yaklaşık MÖ 3100-2000 yılları arasında inşa edildiği düşünülen bu yapı, sadece bir anıt değil, aynı zamanda astronomik, toplumsal ve spiritüel bir düzenin yansımasıdır. Taşlarının dizilimi, özellikle mevsimsel döngülerle

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kum Denizi Altından Yükselen 409 Gümüş İz

Keşfin Teknik Detayları Birleşik Arap Emirlikleri’nin Abu Dabi yakınlarındaki bir arkeolojik alanda, kum tabakalarının altında gömülü halde 409 adet gümüş sikke gün ışığına çıkarıldı. Her bir sikkenin ağırlığı tam 17 gram olarak ölçüldü, bu da toplam kitlenin yaklaşık 6.953 kilogramı bulduğunu gösteriyor. Sikkeler, standart bir kalıp kullanılarak basılmış olup, yüzeylerindeki

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nevşehir’in Derinliklerinden Yükselen Bin Yıllık Sessiz Tanıklar

Nekropolün Beklenmedik Ortaya Çıkışı Nevşehir’in Göreme-Özlüce arasındaki eski yol hattında, 2022 yılında başlatılan kurtarma kazıları sırasında, bir altyapı projesinin gölgesinde kalan devasa bir nekropol alanı gün ışığına kavuştu. Bu alan, 5. yüzyıla tarihlenen ve yaklaşık 1500 yıllık bir geçmişe sahip olan, kayalara oyulmuş 50’ye yakın mezardan oluşan bir yapı kompleksi

OKUMAK İÇİN TIKLA

12 Bin Yıllık Mumyalar: İnsanlığın En Eski Defin Ritüellerinin İzleri

Arkeolojik Keşfin Kökenleri Güneydoğu Asya ve Güney Çin’de yürütülen kazılar, yaklaşık 12 bin yıl öncesine tarihlenen insan kalıntılarını gün yüzüne çıkardı. Bu bulgular, bilinçli mumyalama uygulamalarının bilinen en eski örneklerini temsil ediyor ve daha önce Şili’deki Chinchorro kültürüne (7 bin yıl) ve Eski Mısır’a (5.600 yıl) atfedilen mumyalama geleneklerini binlerce

OKUMAK İÇİN TIKLA

Etrüks Sanatının Evrensel Değeri ve Çok Yönlü Etkileri

İnsanın Kendini İfade Aracı Olarak Etrüks Sanatı Etrüks sanatı, insanlığın erken dönemlerinden itibaren bireylerin ve toplulukların kendilerini ifade etme biçimlerinden biri olarak ortaya çıkmıştır. Etrüksler, bugünkü İtalya’nın Toskana bölgesinde MÖ 8. yüzyıldan MÖ 3. yüzyıla kadar varlığını sürdüren bir medeniyet olarak, sanatlarını günlük yaşam, ölüm, inanç sistemleri ve toplumsal düzenle

OKUMAK İÇİN TIKLA

Rosetta Taşı’nın Antik Dillerin Çözülmesindeki Kritik Rolü

Keşif ve Tarihsel Bağlam Rosetta Taşı, 1799 yılında Mısır’ın Rashid (Rosetta) kasabası yakınlarında bulunan, granodiyorit bir stel olup, MÖ 196 yılında yayımlanan bir fermanı içerir. Bu ferman, V. Ptolemaios’u anmak için üç farklı yazı sistemiyle yazılmıştır: Mısır hiyeroglifleri, Demotik yazı ve Yunanca. Taşın önemi, paralel metinler sunarak daha önce çözülemeyen

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gökhöyük’te Bulunan 5000 Yıllık İnsan Yüzlü Çömlek Ne anlama Geliyor?

Buluntunun Bağlamsal Önemi Gökhöyük’te, Orta Anadolu’daki bir arkeolojik alanda bulunan 5.000 yıllık insan yüzü tasvirli çömlek parçası, Neolitik toplulukların kültürel ve sosyal dinamiklerine nadir bir bakış sunuyor. Sistematik kazılar sırasında ortaya çıkarılan bu eser, muhtemelen daha büyük bir kabın parçası olan küçük ama karmaşık bir seramik parçasıdır ve üzerinde göz,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sivas Kayalıpınar’da Hitit Kuş Kehanet Tabletlerinin Keşfi

Arkeolojik Buluntuların Ortaya Çıkışı Sivas’ın Yıldızeli ilçesinde, antik dönemde Samuha olarak bilinen Kayalıpınar’daki Hitit yerleşiminde gerçekleştirilen kazılar, 56 çivi yazılı tablet ve 22 mühür baskısını gün yüzüne çıkarmıştır. Bu buluntular, 3 Temmuz 2025’te başlayan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle Koç Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü tarafından yürütülen kazıların

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hunacti: 16. Yüzyıl Maya Toplumunun Direnç Kalesi

Kasabanın Kuruluşu ve Mimari Düzeni Hunacti, 1557 yılında kuzey Yucatán’da, İspanyol sömürge yönetimi altında bir visita misyonu olarak kuruldu. Bu kasaba, Fransisken rahiplerinin periyodik ziyaretleriyle denetlenen bir yerleşim olarak tasarlandı. Mimari açıdan, İspanyol sömürge ideallerini yansıtan bir planlama göze çarpar: düzenli ızgara sokaklar, merkezi bir plaza ve T şeklinde bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

İnönü Mağarasında 500 Yıl Önce Tıbbi Amaçlı Kömür Kullanımı

Mağara Ortamında Tıbbi Uygulamaların Kökeni İnönü Mağarası, Anadolu’nun tarih öncesi ve erken tarih dönemlerinde insan topluluklarının barınma, ritüel ve tedavi merkezi olarak kullandığı önemli bir arkeolojik alan olarak öne çıkar. Yaklaşık 500 yıl önce, bu mağarada kömürün tıbbi amaçlarla kullanıldığına dair bulgular, insanlığın doğayla etkileşiminin ve sağlık pratiklerinin erken biçimlerini

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tadım Kalesi Höyüğü’nde Bulunan 6000 Yıllık Boğa Başlı Sunak: Antik Anadolu Ritüellerine Bir Pencere

Arkeolojik Bağlam ve Buluntu Elazığ, Türkiye’de yer alan Tadım Kalesi ve Höyük’te yürütülen kazılar, önemli bir buluntuyu gün ışığına çıkardı: Geç Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı’na (yaklaşık MÖ 4000-3000) tarihlenen 6000 yıllık boğa başlı bir sunak. 160×130 santimetre boyutlarındaki bu büyük yapı, orijinal yerinde bozulmadan bulunarak antik Anadolu topluluklarının ritüel

OKUMAK İÇİN TIKLA

Stonehenge’in İşlevleri Üzerine Bilimsel Bir Keşif

Astronomik Gözlem Merkezi Olarak Stonehenge Stonehenge’in taşlarının dizilimi, güneş ve ay döngüleriyle uyumlu bir düzen sergiler. Özellikle yaz ve kış gündönümlerinde güneşin taşlar arasındaki hizalanmaları, yapının bir tür astronomik takvim olarak kullanıldığını düşündürür. Arkeoastronomi çalışmaları, taşların belirli yıldızlara veya gök olaylarına işaret edebileceğini gösteriyor. Örneğin, Heel Stone’un yaz gündönümünde güneşin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Antik Çin’in Terracotta Ordusu: Ölüm Sonrası İnançların Arkeolojik Yansıması

Ölümsüzlük Arayışının Maddi İfadesi Terracotta Ordusu, Qin Shi Huang’ın ölümsüzlük arayışının somut bir göstergesidir. İmparatorun mezar kompleksi, ölümden sonra yaşamın devam edeceğine dair güçlü bir inancı yansıtır. Antik Çin’de, özellikle Qin döneminde, ölüm sonrası yaşam, fiziksel dünyanın bir uzantısı olarak görülüyordu. Bu nedenle, mezarlara değerli eşyalar, hizmetkar heykelleri ve ayrıntılı

OKUMAK İÇİN TIKLA