Kategori: Ekonomi

Geç Kapitalizmin İdeolojik Temelleri: Žižek’in Eleştirel Çözümlemesi

İdeolojinin Mekanizmaları Žižek’in ideoloji kavramına yaklaşımı, bireylerin gerçekliği algılama biçimlerini şekillendiren sembolik yapılar üzerine odaklanır. Ona göre, geç kapitalizm, bireylerin özgürlük ve refah yanılsaması içinde yaşamalarını sağlayan bir ideolojik matris yaratır. Bu matris, tüketim kültürü ve bireysel başarı mitleri aracılığıyla eşitsizliği görünmez kılar. Örneğin, küresel piyasaların sunduğu “seçim özgürlüğü” anlatısı,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bronz Çağı Ticaret Ağlarının Kültürel Etkileşim Üzerindeki Rolü

Malzeme ve Teknoloji Transferi Ticaret yolları, Bronz Çağı toplumlarının hammadde ve teknolojik yenilikleri paylaşmasında kritik bir rol oynamıştır. Kalay ve bakır gibi metallerin ticareti, bronz üretimini mümkün kılmış; bu da alet, silah ve süs eşyalarının yaygınlaşmasını sağlamıştır. Örneğin, Mezopotamya’dan Anadolu’ya uzanan yollar, kalayın Orta Asya’dan getirilmesine olanak tanımış, bu da

OKUMAK İÇİN TIKLA

Küresel Eşitsizliklerin Kökenleri: Tarihsel Materyalizm ile Dünya Sistemleri Teorisi

Üretim İlişkilerinin Eşitsizliklerdeki Rolü Tarihsel materyalizm, toplumsal değişimin ve eşitsizliklerin temelinde üretim ilişkilerinin yattığını savunur. Marx ve Engels’e göre, ekonomik yapı, sınıfsal ilişkilerin ve dolayısıyla eşitsizliklerin temel belirleyicisidir. Toplumlar, üretim araçlarının mülkiyeti ve işbölümüne dayalı olarak sınıflara ayrılır; bu sınıflar arasındaki çatışma, tarihsel gelişimin motorudur. Kapitalist üretim tarzı, sermaye birikiminin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Weber’in Protestan Ahlakı Tezinin Çok Yönlü Analizi

Kuramsal Çerçeve Weber’in Protestan Ahlakı tezi, kapitalizmin ortaya çıkışını açıklamak için dini ve ekonomik yapılar arasındaki ilişkiyi ele alan bir kuramsal model sunar. Tez, Protestan Reformasyonu’nun, özellikle Kalvinist öğretilerin, bireylerin çalışma etiği ve ekonomik davranışları üzerindeki etkisini vurgular. Kalvinizm’in “seçilmişlik” doktrini, bireyleri dünyevi başarıyı bir kurtuluş işareti olarak görmeye yöneltmiş,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ekonomi Sosyolojisinin Rasyonel Seçim Teorisine Eleştirisi

İnsan Davranışının Karmaşıklığı Rasyonel seçim teorisi, bireylerin karar alma süreçlerinde her zaman kendi çıkarlarını maksimize etmeye çalıştığını varsayar. Bu teori, bireylerin tam bilgiye sahip olduğunu, tercihlerini rasyonel bir şekilde sıraladığını ve bu doğrultuda en faydalı seçeneği seçtiğini öne sürer. Ancak ekonomi sosyolojisi, bu varsayımın insan davranışının karmaşıklığını yeterince yansıtmadığını savunur.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Marx’ın Yabancılaşma Teorisi ve Gig Ekonomisi: Foucault’nun Öznel Deneyimiyle Bir Kesişim

Bu metin, Karl Marx’ın yabancılaşma teorisini günümüz gig ekonomisi bağlamında değerlendirirken, Michel Foucault’nun öznel deneyim kavramıyla nasıl birleştirilebileceğini çeşitli boyutlarıyla ele alıyor. Gig ekonomisi, kuryelik, freelance çalışma ve platform temelli iş modelleriyle modern çalışma düzenini şekillendirirken, bireylerin emek süreçlerindeki deneyimleri karmaşık bir yapı sergiler. Marx’ın yabancılaşma kavramı, işçinin emeğine, ürüne,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sınıf Üzerine Notlar: Marx’a Göre Sınıf Ne Değildir, Ne Demektir ?

Richard Gunn’un “Sınıf Üzerine Notlar” metni 1. Sınıf Ne Değildir? Marxist bakış açısıyla başlamak gerekirse: Sınıf, basitçe “aynı gelir seviyesindeki” ya da “benzer yaşam tarzına sahip” insanların oluşturduğu bir grup değildir. Bu tanımlar, sınıfı sabit ve durağan bir kategoriye indirger. Oysa Marx için sınıf, durağan değil, hareket hâlinde olan bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kripto-Kolonyalizm ve NFT’lerin Sanat Dünyasına Etkileri

Yeni Bir Değer Sistemi Non-Fungible Token’lar (NFT’ler), dijital varlıkların benzersizliğini ve sahipliğini blockchain teknolojisiyle belgeleyen bir sistem olarak ortaya çıkmıştır. Bu teknoloji, sanat dünyasında ekonomik ve kültürel bir dönüşüm başlatmıştır. Geleneksel sanat piyasasının fiziksel eserlere dayalı yapısı, NFT’lerle birlikte dijital alanda yeniden şekillenmektedir. Sanatçılar, eserlerini tokenlaştırarak küresel bir pazarda doğrudan

OKUMAK İÇİN TIKLA

Weber’in Protestan Ahlakı ve Hızlandırılmış Çalışma Kültürü: Bir Çatışma Analizi

Çalışma Etiğinin Kökenleri Max Weber’in Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu adlı eseri, modern kapitalizmin gelişiminde Protestan çalışma etiğinin oynadığı rolü inceler. Weber, özellikle Kalvinist öğretilerin, çalışmayı bir erdem ve Tanrı’ya hizmetin bir biçimi olarak yücelttiğini savunur. Bu etik, disiplinli bir yaşam tarzını, rasyonel planlamayı ve birikim odaklı bir yaklaşımı teşvik

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sergüzeşt Romanında Kölelik ve Felsefi Çelişkiler

Samipaşazade Sezai’nin Sergüzeşt romanı, Osmanlı toplumunda kölelik meselesini merkeze alarak bireysel ve toplumsal dinamikleri derinlemesine işler. Roman, Dilber’in trajik hikâyesi üzerinden köleliğin birey üzerindeki etkilerini ve toplumsal hiyerarşilerin yarattığı çelişkileri ele alır. Bu metin, kölelik meselesini Karl Marx’ın sınıf mücadelesi teorisiyle ilişkilendirirken, Dilber’in kaderini Friedrich Nietzsche’nin güç istenci kavramıyla karşılaştırarak

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizm Terapileri ve Kapitalist Sistemin Verimlilik Arayışı

Otizm terapilerinin, kapitalist sistemin “verimli birey” yaratma çabası olup olmadığı sorusu, birey-toplum ilişkisi, biyopolitik kontrol mekanizmaları ve insan varoluşunun anlamı üzerine derin bir sorgulamayı gerektirir. Bu metin, otizm terapilerinin tarihsel, sosyolojik, etik, antropolojik, dilbilimsel, sanatsal ve gelecek odaklı boyutlarını inceleyerek, bu terapilerin bireyi toplumsal ve ekonomik düzene entegre etme amacı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Trobriand Adaları’nda Ekonomik Davranışların Kültürel Kökenleri: Malinowski’nin Çığır Açan Çalışması

Bronisław Malinowski’nin Trobriand Adaları’ndaki saha çalışmaları, ekonomik davranışların kültürel bağlamını anlamada antropoloji disiplininin temel taşlarından birini oluşturur. Bu çalışma, ekonomik eylemlerin yalnızca maddi ihtiyaçlarla değil, aynı zamanda toplumsal normlar, ritüeller ve inanç sistemleriyle şekillendiğini ortaya koyar. Trobriand Adaları’nın yerel halkının ekonomik pratikleri, özellikle Kula değişim sistemi, işlevselcilik teorisiyle incelenmiş ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Artı Değer ve Güvencesiz Çalışma: Gig Ekonomisinin Derinliklerinde Bir İnceleme

Bu metin, Karl Marx’ın artı değer teorisinin, günümüz gig ekonomisindeki güvencesiz çalışmayı açıklama gücünü, çok katmanlı ve derinlemesine bir yaklaşımla ele alıyor. Marx’ın kapitalist üretim süreçlerinde emek ve sermaye arasındaki ilişkiyi çözümleyen teorisi, modern çalışma biçimlerinin karmaşık dinamiklerini anlamak için güçlü bir çerçeve sunar. Gig ekonomisi, esnek çalışma vaadiyle öne

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hayalete Dönüşen Emek Metaforu: Emeğin Görünmezliği ve Yabancılaşma

Giriş: Metaforun Anlamı ve Kökeni “Hayalete dönüşen emek” metaforu, emeğin maddi ve manevi karşılığının kaybolmasını, bir nevi “görünmez” hale gelmesini ifade eder. Hayalet, somut bir varlığı olmayan, yalnızca bir izlenim ya da gölge bırakan bir imgedir. Emek ise insan yaşamının temel taşlarından biridir; bireyin kendini gerçekleştirme, üretme ve topluma katkı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sisifos’un Sonsuz Çilesi: Modern İş Döngüsünün Anlam Arayışı

Anlamın Tükenişi Sisifos’un kayayı tepeye yuvarlama cezası, modern insanın 9-5 iş döngüsünde karşılaştığı anlamsızlık hissini yansıtan bir ayna olarak değerlendirilebilir. Antik Yunan mitolojisinde Sisifos, tanrılara karşı gelmenin bedelini sonsuz bir çabayla öder; kaya her defasında tepeden yuvarlanır ve süreç yeniden başlar. Bu döngü, modern iş yaşamında bireyin rutin görevlerle boğuşurken

OKUMAK İÇİN TIKLA

İlkel Toplumlarda Hediye Ekonomisinin Sosyal Doku Üzerindeki Rolü

Marcel Mauss’un hediye ekonomisi teorisi, ilkel toplumlarda sosyal bağların nasıl kurulduğunu ve sürdürüldüğünü anlamak için güçlü bir çerçeve sunar. Bu teori, maddi alışverişlerin ötesine geçerek, hediyelerin toplumsal ilişkileri nasıl şekillendirdiğini ve bireyler ile gruplar arasında bağlayıcı bir güç oluşturduğunu inceler. Aşağıdaki metin, bu teoriyi bilimsel bir bakış açısıyla, ancak edebi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Emeğin Dönüşümü ve Yapay Zekanın Yansımaları

Harry Braverman’ın Labor and Monopoly Capital adlı eserinde ortaya koyduğu “emeğin niteliksizleşmesi” tezi, yapay zekanın meslekleri dönüştürme sürecini anlamak için güçlü bir çerçeve sunar. Braverman, kapitalist üretim süreçlerinde emeğin nasıl parçalandığını, becerilerin nasıl basitleştirildiğini ve işçinin iş üzerindeki kontrolünün nasıl azaldığını analiz eder. Yapay zeka, bu süreci hem derinleştiren hem

OKUMAK İÇİN TIKLA

İnsan İradesinin Ateşi: Çalışma Hayatında Motivasyonun Kökenleri

Çalışma hayatında motivasyon, insanın varlık koşullarını anlamlandırma çabasının bir yansımasıdır. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi ve Herzberg’in iki faktör teorisi, bu karmaşık olguyu açıklamak için farklı mercekler sunar. Maslow, bireyin temel fizyolojik gereksinimlerden başlayarak kendini gerçekleştirme hedefine uzanan bir yolculuğunu tanımlar. Herzberg ise iş yaşamındaki memnuniyet ve memnuniyetsizliği, hijyen faktörleri ve motive

OKUMAK İÇİN TIKLA

Maddi Eşitsizliğin İnsan Anlam Arayışına Etkileri ve Refahın Sınırları

Ekonomik eşitsizlik, insanlığın varoluşsal anlam arayışını derinden etkileyen bir olgu olarak, Parasite filminin keskin toplumsal eleştirisinde çarpıcı bir şekilde tasvir edilir. Bu metin, eşitsizliğin bireylerin ve toplumların anlam arayışına etkilerini, maddi refahın bu arayışta oynadığı rolü ve sınırlarını çok katmanlı bir şekilde ele alır. İnsan varoluşunun temel sorularıyla ekonomik gerçekliklerin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Toplumsal Cinsiyet ve Duygusal Emek: Kadın ile Erkek Arasındaki Farklılaşmanın Kökenleri

Kavramın Temelleri ve Toplumsal Beklentiler Duygusal emek, bireyin duygularını toplumsal normlara uygun şekilde düzenleyerek ilişkilerde belirli bir rol üstlenmesini ifade eder. Kadınlar ve erkekler arasında bu emeğin dağılımı, tarihsel olarak şekillenmiş toplumsal cinsiyet rollerinden güçlü bir şekilde etkilenir. Kadınlardan genellikle empati, bakım ve fedakârlık gibi duygusal ifadeler beklenirken, erkekler daha

OKUMAK İÇİN TIKLA