Kategori: Sesli şiir

Nâzım Hikmet’in sesinden Fidel Castro!

Nazım Hikmet, ses kaydında Küba seyahatinin ilk anını şu sözlerle anlatıyor: “Geçen yıl Küba’ya gittim. Havana’ya. Prag’tan kalktı uçağımız. 17 saat süren yolculuğumuzun ardından indik Havana’ya. Orada iki şeyi gördüm. Küba halkını gördüm. Görülecek şeydi yani. Sonra, o halka layık ikinci şeyi gördüm. O da yani insanı afallatan şey, Fidel

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dünya, Dostlarım, Düşmanlarım, Sen ve Toprak – Nazım Hikmet (kendi sesinden)

Dünya, Dostlarım, Düşmanlarım, Sen ve Toprak fevkalâde memnunum dünyaya geldiğime, toprağını, aydınlığını, kavgasını ve ekmeğini seviyorum. kutrunun ölçüsünü santimine kadar bilmeme rağmen ve meçhulüm değilken güneşin yanında oyuncaklığı dünya, inanılmayacak kadar büyüktür benim için. dünyayı dolaşmak, görmediğim balıkları, yemişleri, yıldızları görmek isterdim. halbuki ben yalnız yazılarda ve resimlerde yaptım avrupa

OKUMAK İÇİN TIKLA

Davet – Nazım Hikmet (seslendiren: Rüştü Asyalı)

DAVET Dörtnala gelip Uzak Asya’dan Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim. Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benziyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim…. Yaşamak bir ağaç gibi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Herkes Gibisin – Nazım Hikmet (Seslendiren: Cem Karaca)

HERKES GİBİ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim Kalbimde kalbine yok bile kinim Bence artık sen de herkes gibisin. (Altıncı Kitap, Temmuz 1336/1920)

OKUMAK İÇİN TIKLA

Masalların Masalı – Nazım Hikmet (seslendiren: Fazıl Say – Serenad Bağcan)

MASALLARIN MASALI  Su başında durmuşuz, çınarla ben. Suda suretimiz çıkıyor, çınarla benim. Suyun şavkı vuruyor bize, çınarla bana. Su başında durmuşuz, çınarla ben, bir de kedi. Suda suretimiz çıkıyor, çınarla benim, bir de kedinin. Suyun şavkı vuruyor bize, çınarla bana, bir de kediye. Su başında durmuşuz, çınar, ben, kedi, bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dünya adaletsiz çocuk! Dünya zorba. – Nazım Hikmet (seslendiren: Çetin Tekindor)

Çıkar boynundan at o ipi çocuk! Salıncaklar mı yok sana? Kalk hadi o soğuk betondan, Yatacak başka yer mi yok sana? En sevdiklerimi verdim ölüme de; Ben bu yaşımda gitmenin böylesini görmedim. Kırılan bir boyun gibi orta yerinden kırıldığını ömrün… Görmedim Ademoğlunun dalından koparılır gibi koparıldığını… …ve böylelikle umut etme

OKUMAK İÇİN TIKLA

Karlı Kayın Ormanı – Nazım Hikmet (seslendiren: Zülfü Livaneli)

KARLI KAYIN ORMANINDA Karlı kayın ormanında yürüyorum geceleyin. Efkârlıyım, efkârlıyım, elini ver, nerde elin? Ayışığı renginde kar, keçe çizmelerim ağır. İçimde çalınan ıslık beni nereye çağırır? Memleket mi, yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak? Kayınların arasında bir pencere, sarı, sıcak. Ben ordan geçerken biri : “Amca, dese, gir içeri.” Girip

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sabahattin Ali: “Beni en güzel günümde sebepsiz bir keder alır” (Müzik: Nükhet Duru)

Sabahattin Ali’nin, “Beni en güzel günümde sebepsiz bir keder alır” sözleriyle başlayan “Melankoli” adlı eseri de karşılıksız aşkı Nahid Fıratlı için yazdığı biliniyor. Melankoli Beni en güzel günümde Sebepsiz bir keder alır. Bütün ömrümün beynimde Acı bir tortusu kalır. Anlıyamam kederimi, Bir ateş yakar derimi, İçim dar bulur yerimi, Gönlüm

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sabahattin Ali’nin aşık olduğu Nahit Hanım’a yazdığı şiir; “Ben gene sana vurgunum” (seslediren: Nükhet Duru)

Eskisi Gibi Seneler sürer her günüm Yalnız gitmekten yorgunum Zannetme sana dargınım Ben gene sana vurgunum Başkalarına gülsem de Senden uzak kalsam da Sevmediğini bilsem de Ben gene sana vurgunum Dağları aşınca başım Geri kaldı her yoldaşım Gel sevgilim gel kardaşım Ben gene sana vurgunum Gönlüm seninkine yardı Aynı şeyleri

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zana û Andok – Mem Ararat (sesli dinle)

Mem Ararat – Şehîd Andok û Zana Şarkı Sözleri (Türkçesi) Geceydi, gökte yıldızlar Çatlıyordu dağların ardındaki rüzgar Az kaldı sabaha Karamsar bakıyor sokaklar Soğuk bu şehir Zana, Andok’un yoldaşıydı Şeyh Said’in torunu Kayalar kartalı Ah ses gelmiyor sizden! Haydi kalkın yoldaşlar Düşman peşinizde. Dallandı köhne karanlık Elemler, acılar çok fena

OKUMAK İÇİN TIKLA

Değişik / Yapraktı – Can Yücel (seslendiren: Yeni Türkü)

DEĞİŞİK Başka türlü birşey benim istediğim, Ne ağaca benzer ne de buluta benzer; Burası gibi değil gideceğim memleket, Denizi ayrı deniz, havası ayrı hava; Nerde gördüklerim, nerde o beklediğim kız Rengi başka, tadı başka. Can YÜCEL YAPRAKTI Bir başka yolculuk dalından düşmek yere, Yaşadığından uzun; Bir tatlı yolculuk dalından inmek

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bu Bizimki – Cemal Süreya (seslendiren: Zülfü Livaneli)

BU BİZİMKİ Yıkıcı bir aşk bu, Yıkıyor milletin ortasına Tutku yükünü. Bölücü bir aşk, Ekmeği suyu bölüyor Günde üç öğün. Hain bir aşk bu, Sizin eve hırsız girer Onunkine polis. Yasadışı bir aşk , Evlenmeyi Hiç mi hiç düşünmüyor. Soyguncu bir aşk bu, En sıradan ezgilerden Sevinçler devşiriyor. Kökü dışarda

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nazım Hikmet: “Islıkla bir şeyler çalın, geberiyorum kederden” (seslendiren: Nükhet Duru)

GÜNLER Geçip gitmiş günler gelin rakı için sarhoş olun ıslıkla bir şeyler çalın geberiyorum kederden. İlerdeki güzel günler beni görmeyecek onlar bari selam yollasınlar geberiyorum kederden. Başladığım bugünkü gün yarıda kalabilirsin, geceye varmadan yahut çok büyük olabilirsin Nazım Hikmet

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Ölenler döğüşerek öldüler; güneşe gömüldüler”

GÜNEŞİ İÇENLERİN TÜRKÜSÜ Bu bir türkü:- toprak çanaklarda güneşi içenlerin türküsü! Bu bir örgü:- alev bir saç örgüsü! kıvranıyor; kanlı; kızıl bir meş’ale gibi yanıyor esmer alınlarında bakır ayakları çıplak kahramanların! Ben de gördüm o kahramanları, ben de sardım o örgüyü, ben de onlarla güneşe giden köprüden geçtim! Ben de

OKUMAK İÇİN TIKLA

Salkımsöğüt – Nazım Hikmet (seslendiren: Grup Baran)

SALKIMSÖĞÜT Akıyordu su gösterip aynasında söğüt ağaçlarını. Salkımsöğütler yıkıyordu suda saçlarını! Yanan yalın kılıçları çarparak söğütlere koşuyordu kızıl atlılar güneşin battığı yere! Birden bire kuş gibi vurulmuş gibi kanadından yaralı bir atlı yuvarlandı atından! Bağırmadı, gidenleri geri çağırmadı, baktı yalnız dolu gözlerle uzaklaşan atlıların parıldayan nallarına! Ah ne yazık! Ne

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yitirme sakın cesaretini / Güneşin olsun gönlünde (seslendiren: İlkay Akkaya)

Güneşin olsun gönlünde Kar bile yağsa Ya da fırtına olsa. Gök bulutlarla Dünya kavgayla dolsa Güneşin olsun gönlünde O zaman gelsin ne gelirse Doldurur ışıklarla En karanlık gününü Bir şarkın olsun gönlünde Sevinçli ezgilerle Seni günlük tasalar boğsa bile Bir şarkın olsun dudaklarında O zaman gelsin ne gelirse Yardım eder

OKUMAK İÇİN TIKLA

Akılla Bir Konuşmam Oldu – Fazıl Say / Serenad Bağcan

Akılla bir konuşmam oldu dün gece; Sana soracaklarım var, dedim; Sen ki her bilginin temelisin, Bana yol göstermelisin. Yaşamaktan bezdim, ne yapsam? Birkaç yıl daha katlan, dedi. Nedir; dedim bu yaşamak? Bir düş, dedi; birkaç görüntü. Evi barkı olmak nedir? Dedim; Biraz keyfetmek için Yıllar yılı dert çekmek, dedi. Bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Kor düşseydi keşke yüreğime” Metin Altıok (kendi sesinden)

KOR DÜŞSEYDİ Kor düşseydi keşke yüreğime, Bu yine anlaşılır olurdu. İçimde suyu kesilmiş bir fıskiye, Birdenbire buruşup soldu. Hoşçakal diyebildim güçlükle, Sesimi iğneden geçirerek. Dönüp arkama yürüdüm, Adım adım gittikçe küçülerek. Sen bana bir gurbet sundun, Buğulu çocuk gözlerinle. Öpüp başıma koydum, Sevginin solgun güzelliğiyle. Metin Altıok

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nazım Hikmet – Bir Cezaevinde Tecritteki Adamın Mektupları (seslendiren: Mümtaz Sevinç)

BİR CEZAEVİNDE, TECRİTTEKİ ADAMIN MEKTUPLARI 1 Senin adını kol saatımın kayışına tırnağımla kazıdım. Malum ya, bulunduğum yerde ne sapı sedefli bir çakı var, (bizlere âlâtı-katıa verilmez), ne de başı bulutlarda bir çınar. Belki avluda bir ağaç bulunur ama gökyüzünü başımın üstünde görmek bana yasak… Burası benden başka kaç insanın evidir?

OKUMAK İÇİN TIKLA