Kategori: Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi

Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi’nin 1720-1721 Yılı Paris Sefâretnâmesi: KADINLARA GÖSTERİLEN İTİBAR VE KANAL ÜZERİNDE YOLCULUK

Sağ ve solumuzdaki halkı seyrederek davet ettikleri yere geldik. Bizim için hazırladıkları saray, meğer şekerhâne imiş. Bu büyük iş yerine bir kaç yüz kese para harcandığı anlaşılıyordu. Şehrin ileri gelenleri, zabit ve kumandanlarıyla birlikte, ellerinde şekerlemeler, hatırımızı sormaya geldiler. «Gelişinizden pek memnun kaldık, bizleri sevindirdiniz.» diyerek yakınlık gösterdiler. Biraz sonra da kadınlar onar, on beşer

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi’nin 1720-1721 Yılı Paris Sefâretnâmesi: YOLA ÇIKIYORUZ

Bizden istenenlere mümkün olduğu kadar uymaya çalışarak gideceğimizi vâdettik. Rebiülevvel ayının 26. Cumartesi günü sabah erkenden gemiye binip, yola çıktık. Furontinan’a geldiğimizde gemiden inip, beklemekte olan arabaya binerek doğruca bizim için hazırladıkları eve geldik. Biraz bekledik, az sonra öteden beri tanışmak istediğimiz beyzade büyük bir ihtişam içinde yanımıza geldi. Biz de, mümkün olduğu kadar merasime uyarak, beyzadeyle

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi’nin 1720-1721 Yılı Paris Sefâretnâmesi: SETE KALESİ VE KARANTİNA GÜNLERİ

Ertesi gün Tulon idarecileri arasında bizim Fransa başkenti Paris’e gitmemiz konusu görüşüldükten sonra, cevap olarak: «Provence’de hastalık salgın halini aldığından, yollar kapanmış ve yiyecek temini oldukça güçleşmiştir. Çünkü halk yerini yurdunu terkederek başka yerlere göç ediyor. Paris’e gidip gelen habercilerimiz bile hastalık olan bölgeden geçmemek için kenar vilâyetlerden dolaşarak en uzun yoldan geliyorlar. Bu yüzden sizlerin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi’nin 1720-1721 Yılı Paris Sefâretnâmesi: YOLCULUK

YOLCULUK Cuma gecesi hava, bulut, fırtına ve yağmurla karmakarışıktı. Lapseki’yi bir saat gerilerde bırakmıştık, kaptan tam yemeğe oturduğu sırada bir de ne görelim: Kalyon ağır ağır kıyıya yanaştı ve karaya oturuverdi. Bu manzara karşısında biz Fransa yolcuları öyle perişan olduk ki, o dakikalardaki mânevi bozgunu burada anlatamam. Neyse biraz sonra çevreden yardım istemek zorunda kaldık.

OKUMAK İÇİN TIKLA