Cinsiyet rolü normlarını reddeden 11 kadın

Tarih boyunca kadınların başarıları, erkeklerin ‘becerilerine’ yer açabilmek için sık sık silinmiştir.
Hatta bazen öyle ki kadınların başarıları için erkekler takdir edilmiştir.
Ama tarih kitaplarında çok yer almıyor oluşumuz, tarihi bizim yazmadığımız anlamına gelmez.
Aslında, tarihte cinsiyet rolü normlarını reddeden ve muhteşem başarılara imza atan birçok kadın var.
Bu kadınların hikayeleri, tarihin kumaşına kazınmıştır ve hiçbir eril söylem ya da eylem bu kadınların yıktığı bariyerleri yeniden inşa edemeyecektir.
Tabii ki erkeklerin hikayesini, kadınların hikayesine çeviren birçok kadın var.
Bu yazıda, 11 öncü kadına yer verebildik.
Düzene karşı gelmenin ölümle cezalandırıldığını bilmelerine rağmen yine de başkaldıran 11 kadına…

Ching Shih
1800’lerde Ching Shih Kırmızı Bayrak Filosu isimli bir donanmanın kaptanıydı.
1800 gemiden ve 80 bini aşkın erkekten oluşan donanmayı tek başına yönetiyordu.
Shih, tarihteki en iyi korsanlardan biri olarak anılır.

Ida B. Wells
Ida B. Wells, Afro-Amerikan bir kadın olarak itaatsizliği fark edilirse ölümle sonuçlanacağını bildiği kölelik döneminde, insan hakları aktivisti oldu ve kadınların oy hakkı için çalıştı.
Wells, Nasville’e yolculuk ettiği sırada siyahi olduğu için elinden alınmak istenen birinci sınıf bileti değiştirmedi, demiryollarını dava etti ve kazandı.
Fakat yüksek mahkeme kararı bozunca, Wells ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı yazılar yazmaya karar verdi ve gazeteci oldu.
Ömrünün tamamını aktivist olarak geçirdi.

Ada Lovelace
Hiç bilgisayarınızın ekranına bakıp “Bu kimin aklına geldi ve nasıl yaptılar?” dediniz mi?
İşte başlangıca dair ufak bir ipucu: Ada Lovelace
Mükemmel bir matematikçi olan Lovelace, 1800’lerin ortasında ilk bilgisayar programının kodlarını yazmasıyla biliniyor.

Sacagawea
Bir Shoshone kabilesi şefinin kız çocuğu olarak doğan Sacagawea, 12 yaşındayken düşman bir kabile tarafından kaçırıldı ve Fransız-Kanadalı tüccarlara satıldı.
Sacagawea bir şekilde Kasım 1804’te, meşhur Lewis ve Clark Keşifleri ile Amerika’nın batısına giden ilk ve tek kadın olmayı başardı.
Yetenekli bir tercüman olan Sacagawega, zekası ve seferlerinin başarısı ile adından söz ettirirdi.

Eleanor of Aquitane
Eleanor of Aquitaine, doğanın gücüydü.
Büyük ses getiren hayatında Eleanor, Fransa kraliçesi, İngiliz kraliçesi ve Haçlı Seferleri’nin bir komutanı oldu.
Eleanor ayrıca şövalyeliğin ritüellerini yazmasıyla ve şömineyi icat etmesiyle tanınıyor.
Bugün birçok kaynak Eleanor’u Orta Çağ’ın kadın ya da erken en etkili ve güçlü insan olduğunu yazıyor.

Jeannette Rankin
Jeannette Rankin sadece Amerika Birleşik Devletleri Kongresi’ne seçilen ilk kadın değildi, Rankin 1917’de henüz kadınların seçme seçilme hakkı yokken parlamenter olmuştu.
Rankin sözünü sakınmayan bir feminist ve kadınların oy hakkı için çalışan bir aktivistti.

Murasaki Shikibu
İlk uzun romanı kimin yazdığını düşündüğünüzde muhtemelen aklınıza bir kadın gelmiyor.
Bu, tarih yazımının bizi ‘ilk’lerin hep erkeklerden geldiğine inandırmasından ötürü.
Oysaki dünyada bilinen ilk uzun romanı, Genji’nin Hikayesi’ni, bir kadn, Murasaki Shikibu yazmıştır.

Barbara McClintock
Eğer şu anda fen, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında daha çok kadına ihtiyacımız olduğunu düşünüyorsanız, bir de 1940’larda 50’lerde ne kadar ihtiyacımız olduğunu düşünün.
Bu dönemlerde çalışmalarına başlayan bilim insanı Barbara McClintock, genler üzerine yaptığı keşiflerle 1983’te Nobel Tıp Ödülü’nü kazandı.

Joan of Arc
Tarihte çok az kadın Joan of Arc kadar bilinir.
Yüz Yıl Savaşları sırasında Fransız Ordusu’nu yöneten ve bir çok zafer kazanan Joan of Arc, henüz 17 yaşındaydı.

Kraliçe Lili’uokalani
Liluokalani’nin en küçük kardeşi William Pitt 1877’de hayatını kaybedince, Liluokalani ağabeyi David Kalakaus’un Hawaii’deki tahtının varisi oldu.
Besteci ve yazar olan Liluokalani, Hawaii’nin ilk kraliçesi ve Hawaii 1898’de Amerika’ya eklenmeden önceki son kraliçesi oldu.

Amelia Earhart
Bir hava şovunu izledikten sonra Amelia Earhart, ‘uçmayı öğrenmeye’ karar verdi.
Earhart, 1937’de Pasifik Okyanusu’nu uçarak geçti ve ilk kadın pilot oldu.
O yıl, dünyayı dolaşırken gizemli bir şekilde kaybolmuş olsa da korkusuzluğunun mirası hala yaşıyor.

Çeviri – Derleme: Ezgi Gül (http://gazetekarinca.com)
Bustle’da Julıe Sprankles imzasıyla yayınlanan makaleden çevrilerek derlenmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir