Metin Altıok Ağıtı – Fazıl Say. “Beyaz mürekkeple yazdım bu şiiri karanlığın üstüne”. Metin Altıok

Metin Altıok, Madımak ateşe verildiğinde yaşamını kaybeden aydınlarımızdan ve edebiyatımızın büyük şairlerindendir. İnsanın iç dünyasındaki sarsıntıları okuruna olanca açıklığı ile yansıtabilen bu ustanın şiirleri, Fazıl Say gibi bir müzik dehasının elinde önemli bir müzik eserine dönüştü.
Fazıl Say’ın bu kitabı, “Metin Altıok oratoryosu”nun öyküsünü ve bir müzikçinin dünyasını ele alıyor.

Bir Gün Ölürüm
Uzak, solgun çocukluğum;
Akşam alacası, kasaba,
Çatılarda kargalar.
Hüzünlü gençliğim;
Sabahçı kahveleri,
Umutsuz aşklar.
Bir anı tüneği şimdi
Yaşadığım geçmiş yıllar.

Ben derim ki;
Ömrüm, ömrüm!
Mumlar neden eriyip sönerler de
Tersine doğru yanmazlar
Uzayarak yeniden
Ve insan doğmak ister mi
Bir daha ölmek için?

Ölümü arayarak geçti
Bunca yılım.
Kötü annem.
Beni komşunun oğlu kadar seven,
Yok olan babamdı belki
Ölüm tutkumu pekiştiren.

Elbet bir gün ölürüm.
Ömrüm ömrüm
Ve yanan mum
Koca bir fitil bırakan ardında
Ne kadar benziyor birbirine.

Zifiri karanlıktı gece.
Mum bitti yanmadı tersine
Beyaz mürekkeple yazdım
Bu şiiri karanlığın üstüne.

Ben derim ki;
Geçip gider zaman.
Geri alınmaz bazı şeyler.
Ömrüm ömrüm
Ve yanan mum biter.
Soğur cehennem bile!

Metin ALTIOK

Ayrıca “bu kitap, Fazıl Say’ın ‘Metin Altıok’ başlıklı eserinin neden ve nasıl sansür edildiğini açıklığa kavuşturmak üzere yayınlandı. Kitabın ilk kesiminde, 3 Temmuz 2003 akşamı İstanbul’da Açıkhava Tiyatrosu’nda pervasızca uygulanan bu sansürün en yakın tanığı olan Can dündar’ın iki yazısını, olay sonrasında Zeynep Oral’ın ve Ali Sirmen’in konuyu duyarlıkla ele alan yazılarını, ayrıca Derya Sazak’ın bir müzik eserinin sansürüne ışık tutmak için Fazıl Say ile yaptığı röportajı bulacaksınız.

Kitabın ikinci kesiminde ise 3 Temmuz 2003 akşamı Açıkhava Tiyatrosu’nda bulunan 5000 müzik dinleyicisine ücretsiz dağıtılan program kitapçığının tıpkıbasımı yer alıyor. Söz konusu program kitapçığı, şairin kızı ve yakın dostları tarafından hazırlanırken, Fazıl Say’ın eserindeki ‘final’ bölümünün sansürleneceği tabii ki bilinemiyor.

O günden bugüne nereye gelindi? İçinde bulunduğumuz 2008 yılı, Türkiye’de sansürün kaldırılışının 100’üncü yıldönümüdür. Yayınevi olarak biz de 100’üncü yıl kutlamalarına katılmak için, tam bir ‘belgesel’ niteliği taşıyan bu kitabı yayınlıyoruz.” Evrensel Basım Yayın

Kitabın Künyesi
Metin Altıok Ağıtı
Fazıl Say
Evrensel Basım Yayın
Basım Tarihi : 11 – 2008
Sayfa Sayısı : 96

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Previous Story

Yazmak neydi, Poe? – Öznur Özkaya

Next Story

Behçet Aysan – Dönmeyecek Olana Şarkı (Kendi Sesinden)

Latest from Derleme

Görünmez Adam Smith

Adam Smith, sadece iktisat değil bütün sosyal bilimlerin halen tartıştığı, fikirlerine başvurduğu veya cevap yetiştirdiği, zihin açıcı düşünürlerden biri. Öte yandan oldukça basmakalıp yargılarla

Gülebilir miyiz Dersin : Tezer Özlü Kitabı

Tezer Özlü Ne Söylüyor? Feryal Saygılıgil ile Beyhan Uygun Aytemiz’in derlediği ve yakın zamanda İletişim Yayınları tarafından basılan“Gülebilir miyiz Dersin?” adlı çalışma, Özlü’nün bu

Mahkeme Kapısı – Sait Faik Abasıyanık

Sait Faik’in mektuplarından sonra şimdi de Haber gazetesinin “Mahkemelerde” köşesi için kaleme aldığı 26 yazısı okurla buluşuyor. Edebiyatın bu büyük ve yalın kalemi mahkeme

Kadınlar – Eduardo Galeano

Eduardo Galeano yine dünyanın bütün köşelerini dolaşarak, kadınlar şahsında bir insanlık tarihine davet ediyor okuru. Yalnızca tekerrürden ibaret olmayan, çomak da sokulabilen bir insanlık
Go toTop

OKUMA ÖNERİLERİMİZ