Nöroçeşitlilik Hareketi: Neye İzin Verir, Neye İzin Vermez?

Nöroçeşitlilik hareketine karşı sıkça yöneltilen bir eleştiri, bu hareketin sadece “yüksek işlevli” otistikler tarafından desteklendiği ve “gerçekten engelli” olanların zorluklarını anlamadığıdır. Ancak bu suçlama, hareketin temel değerleriyle ve tarihiyle çelişir.

Nöroçeşitlilik hareketi, nörolojik farklılıkları olan bireylerin insan olduğunu ve diğerleriyle aynı haklara sahip olmaları gerektiğini savunur. Yarım ölçülere izin vermez.


Nöroçeşitlilik Hareketi Neye İzin Verir?

Nöroçeşitlilik, otistik bireylerin ve diğer nöro-farklılıkları olanların hakları için mücadele eden geniş bir harekettir. Bu mücadele, her bir bireyin kendi sesi olması gerektiği fikrine dayanır.

  1. Herkes İçin Savunuculuk: Hareket, engelliliğin farklı seviyelerinde olan tüm bireylerin haklarını savunur. Bu, konuşamayan, kendine zarar veren veya epilepsi gibi ek durumları olan otistikleri de kapsar.
  2. Kapsayıcı Politikalar: Nöroçeşitlilik savunucuları, tüm engelli bireylerin kurumlarda değil, toplumda yaşama hakkına sahip olmaları için mücadele eder. Bu, özel atölyelerdeki düşük ücretlerden, eğitimde ve sosyal hayatta tam katılım hakkına kadar her şeyi içerir. ASAN (Otistik Öz Savunma Ağı) gibi kuruluşlar, bu konularda somut araçlar ve kaynaklar geliştirir.
  3. Çeşitli İletişim Biçimlerine Saygı: Hareket, sözel iletişimin tek ve en önemli iletişim biçimi olmadığını vurgular. Otistik bireylerin alternatif iletişim yöntemleri bulması ve bunları kullanması, bir kendini savunma eylemidir.
  4. Kabul ve Akıl Sağlığı: Nöroçeşitlilik, otizm ve engelliliği kabul etmenin, otomatik olarak bir teslimiyet anlamına gelmediğini savunur. Aksine, araştırmalar, otizmi kabul etmenin hem otistik bireylerin hem de ailelerinin daha iyi bir akıl sağlığına sahip olmalarına yol açtığını göstermektedir.
  5. Hayatın Değerine İnanç: Hareket, otistik hayatların farklı ve bazen zorlu olabileceğini kabul eder, ancak bu hayatların yaşamaya değmediği fikrini reddeder.

Nöroçeşitlilik Hareketi Neye İzin Vermez?

Nöroçeşitlilik hareketi, belirli zararlı fikir ve uygulamalara karşı duruşunu net bir şekilde belirtir.

  1. Engelliliği Ortadan Kaldırmaya Yönelik Yaklaşımlar: Hareket, otizmi bir “tedavi” ile ortadan kaldırmayı veya “düzeltmeyi” hedefleyen yaklaşımlara izin vermez. Nöroçeşitlilik, farklılığın yok edilmesi değil, kabul edilmesi gerektiğini savunur.
  2. Sözlü Yeteneğin Üstünlüğü: Sadece sözel iletişim kurabilenlerin fikirlerinin değerli olduğu inancına izin vermez. Birinin Kongre’de konuşamamasının, iletişiminin geri kalanının önemsiz olduğu anlamına gelmediğini vurgular.
  3. “Validizm” ve “Nörotipiklik” Hegemonyası: Hareket, nörotipik olmanın tek doğru yaşam biçimi olduğu fikrine karşı çıkar. “Validist” bir toplum, engelli bireyleri kendi rahatlığı için şekillendirir ve bu, nöroçeşitliliğin reddettiği bir yaklaşımdır.
  4. Dışarıdan Gelen Patronaj: Otistik olmayanların, otistiklerin adına konuşmasına ve onların haklarının ne olacağına karar vermesine izin vermez. Gücün, otistik bireylerin kendilerinde olması gerektiğini savunur.
  5. “Engel”in Yalnızca Bireysel Olması: Sosyal model, engelin sadece bireysel bir durum olmadığını, toplumun uyum sağlayamamasının bir sonucu olduğunu belirtir. Bu, hareketin ana argümanlarından biridir ve otizmi sadece bireysel bir “bozukluğa” indirgeyen fikirlere izin vermez.

Sonuç olarak, nöroçeşitlilik hareketi, otizmin zorluklarını göz ardı etmez. Aksine, bu zorlukların genellikle bir bozukluktan değil, validist bir toplumun neden olduğu sistemik baskılardan kaynaklandığını savunur. Bu hareketin en büyük katkısı, otistik bireylere, kendilerini oldukları gibi kabul etme ve bu kabulle birlikte gelen tüm haklar için mücadele etme gücü vermesidir.