Sabahattin Ali: Yurdumuza tekrar yabancı sermaye gelecekmiş.

Yabancı Sermaye

Yurdumuza tekrar yabancı sermaye gelecekmiş. Gazeteler bu havadisi verirken cümbüş ediyorlar. Resmî makamlar da, memlekete yabancı parası girmesini kolaylaştırmağa himmet(gayret) ediyorlar.
Hele bu sermaye bir gelsinmiş, asfalt yollar uzayıp gidecek, gökleri uçaklar kaplayacak, memleket malla dolacak, madenler gürül gürül işleyecek, herkes yağ bal içinde yüzecekmiş.
İyi ya, kırk seneden beri şu yabancı sermayeyi defetmek için sarf edilen gayret neydi?
Şimdi hatırlıyorum. Daha beş altı yaşında bir çocuktum. Seferberlik başlamıştı. O zamanın maceracı hükümeti bu kanlı macerayı halka şirin göstermek için sokaklarda davul zurna çaldırıp şöyle bağırtıyordu:
“Kapitülasyonlar kalktı!.. Bütün millet şâd oldu!..”
Ve dört sene Seferberlik’te, ondan sonra üç sene İstiklâl Harbi’nde, yabancı sermayenin bizi sürüklediği yarı müstemlekelikten(sömürgeleşmekten) kurtulmak için dövüştüğümüz söylendi. Lozan’ın en şerefli tarafı, bizi yabancı sermaye köleliğinden kurtarması idi.
Arkasından yirmi sene, hep bu yabancı sermayeyi silkip atmağa çalıştık. Mini mini Belçika’nın tramvay şirketindeki sermayesinden kurtulunca bayram ettik. İzmir su şirketi yabancı sermayeden kurtuldu diye tören yaptık. Havagazını aldık, sevincimizden zıpladık, elektriği kurtardık, gazetelere sütun sütun yazı yazdık.
Bütün bunların sonu buna mı varacaktı? El açıp davet edecek olduktan sonra, yabancı sermayeyi ne diye düğün bayramla kapı dışarı ettik?
Bu işte hangi menfaatlerin oyunu var? Dünyayı bir ahtapot gibi sarmaya çalışan emperyalist sermayenin kucağına atılmak, milletin alınterini dolara ve sterline satmak isteyenler kim? Gözü doymaz paranın bu korkunç taarruz karşısında milletini ve vatanını seven her namuslu insan sesini yükseltmeğe mecburdur.
Çünkü bir memlekete girip yerleşen yabancı sermayeyi çıkarıp atmanın, yabancı orduları sürüp denize dökmekten çok daha güç olduğunu, biz Osmanlı İmparatorluğu’nun mirasçıları herkesten iyi biliriz.

Sabahattin Ali
Markopaşa, (2), 2 Aralık 1946

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir