Etiket: İçerdekiler

Hücrem, gri bir ışıkla doldu. Güneş doğuyor, idamların yapıldığı saat…

İçimde herhangi bir yenilgi taşımak istemiyorum. Değirmen beni öğütemedi. Kafam yerinde. Yaşayabildiğim için daha güçlü ve düşüncelerimle daha zengin çıkıyorum hapishaneden. Değirmenin yaşantımdan çaldığı yılları kaybetmedim ben. Büyük yanlışlar yapmışız yoldaşlar, ihtilalci olmak istemiştik, asi olmuşuz. Bütün hayatımız boyunca sabırla, inatla inancımızı sürdürmeliyiz. Sonunda duvar çökecek. Gardiyan, elinde bir mum

OKUMAK İÇİN TIKLA

Modern uygarlık, insanları sonuna dek sömürmek için onların açlık zoruyla çalışmalarına güvenir.

Ölüm, cezaların en doğal olanıdır. Doğada hemen hemen her yerde görülür. Yüzücünün kayıtsızlığında, dağcının yanlış bir adımında, insanın ormanda kaplanda yaptığı mücadelede, açlığa, soğuğa ve doğaya karşı verdiği savaşta, bundan daha kesin bir sonuç yoktur. iki anlamda ölüm cezası, cezaların en insanca olanıdır. Birincisi, insanlar milyonlarca yıldan beri – böylelikle

OKUMAK İÇİN TIKLA

Victor Serge değirmene karşı

Victor Serge, İçerdekiler’de kendisini anlatıyor gibi görünse de asıl yaptığı hapishaneyi ve oradaki insanların başından geçenleri aktarmak. “Anarşizm Tarihi” diye sıkı bir külliyat hazırlansa (belki de vardır) Victor Serge, o kitabın önemli bir maddesi olurdu herhalde. Serge, gözü kapalı şekilde olayların içine dalan bir eylemci değildi; yazarlığının yanı sıra çevirmenliği,

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Hapishaneler mükemmelleştirilemez”

İçerdekiler daha ilk sayfalarında usta bir yazarın elinden çıktığını belli ediyor. Hapishane yaşamının bireyin iç dünyasına, düşüncelerine ve bedenine yaptığı etkiyi çarpıcı bir dille işlemiş Victor Serge. Geçen hafta Şeytan’ın Günlüğü romanını değerlendirirken, yazarı Andrey Andreyev’in Ekim Devrimi’nden sonra Rusya’yı terk ettiğini belirtmiştim. Andreyev’in Finlandiya’ya göç ettiği tarihlerde genç bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

İçerdekiler – Victor Serge

Devrimci bir asiydi Victor Serge. Elli yedi yıllık hayatının on yıldan fazlasını hapishanelerde geçirdi. İçerdekiler romanında, Rusya’ya sürülmeden önce, 1912’den 1917’ye kadar Fransız hapishanelerinde anarşist politik bir mahkûm olarak yattığı beş yılı anlatıyor. İçerdekiler abartısız ama canlı ve gerçekçi anlatımıyla rahatsız edici bir roman. Belki içinde yaşadığımız fakat farkında olmadığımız

OKUMAK İÇİN TIKLA