Akdeniz’de Antik Çağ’ın İzleri: Antalya’nın Dikkat Çeken 10 Antik Kenti

Akdeniz’in tatil gözdesi olan Antalya, yalnızda deniz tatili olarak değil aynı zamanda Türkiye’nin tarih ve kültür turizmi açısından da önemli bir yere sahip. Binlerce yıllık tarihinde çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan şehir, her köşesinde antik çağlardan izler barındırır. Antalya’nın en öne çıkan tarihi yerleri arasında ise her birinin kendine özgü hikayesi olan antik kentler gelir. Ziyaretçilerini büyüleyen ve eski zamanlara götüren bu antik kentler, dönemin yaşam, sanat ve mimari alanlarına ışık tutar.

1. Patara Antik Kenti

Likya’nın en önemli ve en eski şehirlerinden olan Patara, Antalya’nın Kaş ilçesinin Gelemiş köyünde bulunur. Kentin geçmişi MÖ 13. yüzyıla kadar uzanır. Patara’nın en dikkat çekici yapıları arasında Roma Dönemi’nden kalma parlamento binası, antik tiyatro ve küçük amfi tiyatro yer alır. Antik kent, tarihî ve kültürel öneminin yanı sıra yakınlarındaki Patara Plajı ile de ünlü. 13 kilometre uzunluğundaki plaj, masmavi denizi ve ince kumlu sahili ile ziyaretçilerinin beğenisini kazanır. Kent, aynı zamanda caretta caretta kaplumbağalarının üreme alanı olarak özel bir koruma altında. Yaz aylarında kaplumbağa koruma projeleri kapsamında bazı alanlar gece ziyaretlerine kapalı olabilir.

2. Side Antik Kenti

Side Antik Kenti, Manavgat ilçesinde yer alır. Antalya şehir merkezine yaklaşık 75 kilometre, Manavgat ilçe merkezine ise 8 kilometre mesafede bulunur. Akdeniz kıyısında konumlanan antik kent, Pamfilya Bölgesi’nin en önemli liman kentlerinden biri. Geçmişi MÖ 7.yüzyıla kadar uzanan Side Antik Kenti’nin en dikkat çeken yapısı ise Apollon Tapınağı. Özellikle gün batımında tapınak muhteşem bir görüntüye sahip olur. Kent içinde antik tiyatro ve Roma hamamları bulunur. Side’nin antik tiyatrosu, 15.000 kişi kapasiteli olup Anadolu’nun en büyük tiyatrolarından biri olarak dikkat çeker. Antik kentte, sütunlu cadde, çeşmeler ve anıtsal kapılar yer alır. Tarih boyunca çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan kent, kültürel miraslarının yanı sıra muhteşem manzarasıyla da ziyaretçilerin beğenisini kazanır. Her yıl yerli ve yabancı çok sayıda turist ağırlar.

Antalya’ya bütçenizi yormayan bir tatil planlayabilirsiniz. Yüksek sezon dışında kalan bahar aylarında ucuz bilet alarak Antalya’nın tarihî ve kültürel güzelliklerini gezebilirsiniz. Nisan, mayıs, eylül, ekim ve kasım aylarında hem antik kentleri konforlu bir şekilde gezebilir hem de deniz sezonu devam ettiği için Antalya’nın masmavi sularının tadını çıkarabilirsiniz.

3. Perge Antik Kenti

Erken Tunç Çağı’na kadar uzanan geçmişi ile Perge Antik Kenti, ilk en iyi zamanlarını Helenistik Dönem’de, altın çağını ise Roma İmparatorluğu egemenliğindeyken yaşamış. Günümüzde kent içinde yer alan çok sayıda eser ve yapıların pek çoğu Helenistik Dönem’e ait. Kent Antalya’nın Aksu ilçesinde yer alır. Kentin içinde Perge Tiyatrosu başta olmak üzere Güney Hamamı, Agora – Macellum, Kestros Çeşmesi, Sütunlu Ana Cadde bulunur. Kent içinde yer alan stadyum ise Türkiye’nin en iyi korunmuş stadyumlarından biri olarak öne çıkar. MÖ 2. yüzyılda inşa edilmiş olan stadyum, yaklaşık 12.000 kişilik kapasitesi ile dikkat çeker. Perge’de yapılan arkeolojik kazılar sonucu bulunan heykeller ve mozaikler, günümüzde Antalya Müzesi’nde sergilenir.

4. Myra Antik Kenti

Demre ilçesinde yer alan Myra Antik Kenti, Likya Uygarlığı’nın en önemli kentlerinden biri. Kent, Likya Dönemi kaya mezarları, Roma Dönemi tiyatrosu ve Bizans Dönemi Aziz Nikolaos Kilisesi (Noel Baba Kilisesi) ile ünlü. Özellikle kayalıklara oyulmuş kral mezarları ziyaretçilerin ilgisini çeker. Likya mimarisini ve sanat anlayaşını gözler önüne seren kent, Tanrıça Kybele’nin Artemis olduğu yer olarak da bilinir. Tiyatro ise günümüze sağlam ulaşan nadir antik tiyatrolardan biri olarak öne çıkar. Bölgede yapılan çalışmalar kentin geçmişinin MÖ 5. yüzyıla kadar uzandığını gösterir.

5. Xanthos Antik Kenti

Fethiye-Kaş yolu üzerinde yer alan, Ksanthos adıyla da bilinen Xanthos Antik Kenti, Kaş ilçesinde yer alır. UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde bulunan kent, Xanthos Nehri çevresindeki iki tepenin üzerine kurulmuş. Bu tepeler üzerinde Likya Akropolü ve Roma Akropolü dikkat çeker. Likya akropolünün kuzeyinde Roma Devri Tiyatrosu yer alır. Antik kentin en kıymetli kalıntıları tiyatronun batısında konumlanır. Şehirde Pers, Mısır, Roma dönemlerinden izler bulunur. Bölgeyle ilgili yıllar boyu anlatılan hikayeler bulunur. En dikkat çeken hikâye ise Harpagos ve Xanthoslular arasında geçer. MÖ 545-546 yıllarında Pers Kumandanı Harpagos tarafından kuşatılan şehri, Xanthoslular cesur bir şekilde savunur. Ancak çaresiz duruma düştüklerinde kadın ve çocuklarını öldürüp şehri ateşe verir, insansız ve harap bir şehri Harpagos’a bırakır. Günümüzde Xanthos, yakınında yer alan Letoon ile birlikte bölgenin en önemli arkeolojik alanlarından biri olarak çok sayıda yerli ve yabancı turist ağırlar.

6. Termessos Antik Kenti

Termessos, Antalya’nın kuzeybatısında, Güllük Dağı’nın yamacında 1.000 metre yükseklikte yer alır. Pisidya Bölgesi’nin “Milyas” olarak bilinen güneybatı bölümünde konumlanan önemli bir antik kenttir. Doğal bir korumaya sahip olan kent, tarih boyunca hiç ele geçirilmemiş olmasıyla ünlüdür. Muhteşem bir manzaraya sahip olan Termessos Antik Kenti, günümüze kadar gelmeyi başarmış antik tiyatrosu ile ziyaretçilerin beğenisini kazanır. 4.200 kişi kapasiteli tiyatrodan, yüksek dağların ve yeşil vadilerin manzarasını izleyebilirsiniz.

7. Olympos Antik Kenti

Kumluca ilçesinde yer alan Olympos Antik Kenti, bölgedeki en büyük liman kentleri arasında yer alır. Beydağları-Olympos Milli Parkı sınırları içinde bulunur. Geçmişi MÖ 167-168 yıllarına kadar uzanır. Tanrılar Kenti olarak bilinen Olympos, Antalya’da en çok ziyaret edilen tarihî yerler arasından öne çıkar. Kentte Helenistik, Roma, Bizans dönemine ait eserler bulunur. Bölgede görebileceğiniz yapılar arasında Roma Dönemi Tiyatrosu, Olympos Akrapolü, bazilika, hamam ve mezarlar yer alır. Kentte yapılan kazı çalışmalarından ortaya çıkan Kaptan Eudomus’un lahdi ise Antalya Müzesi’nde sergilenir. Roma ve Bizans Dönemi’nden önemli bir dini merkez olarak da kullanılan Olympos’ta iç süslemeleri ve freskleri ile dikkat çeken Bizans Kilisesi’ni de görmenizi öneririz. Antik kent ziyaretinin ardından Olimpos’un sönmeyen ateşi olarak bilinen Yanartaş’ı da ziyaret edebilirsiniz.

8. Phaselis Antik Kenti

Kemer ilçesinde yer alan Phaselis Antik Kenti, MÖ 7. yüzyılda Rodoslular tarafından inşa edilmiştir. Üç limanı ile Likya Bölgesi’nin önemli ticaret merkezleri arasında yer alır. İÖ 333 yılında Büyük İskender’in altın taçla karşılanması, antik kentle ilgili bilinen en önemli hikayeler arasında öne çıkar. Günümüzde antik su kemeri, tiyatrosu ve üç adet agorası ile ziyaretçilerin ilgisini çeker. Aynı zamanda masmavi denizin ve yemyeşil ormanlarının birleşiminde yer alan antik kent, göz alıcı manzaralara ev sahipliği yapar. Antik kent ziyaretinizin ardından Phaselis plajlarında denize girerek berrak suların tadını çıkarabilirsiniz.

9. Lyrbe Antik Kenti

Manavgat ilçesinde yer alan Lyrbe Antik Kenti, önemli bir ticaret şehri olarak bilinir. Kentin güney yönünde bulunan iyi korunmuş surlar, hamam kompleksi, iki katlı kilise ve agora dikkat çeken yapılar arasında yer alır. Bölgede yer alan surların yanında iki anıtsal kule ve kapı da ilgi çeker. Helenistik Dönem’e ait eserlere ev sahipliği yapan kentten çıkan Yedi Bilgeler Mozaiği başta olmak üzere heykeller ve mozaikler Antalya Müzesi’nde, diğer eserlerin bir kısmı ise Side Arkeoloji Müzesi’nde sergilenir. Çam ağaçlarının içine gizlenmiş olan kent, ziyaretçilerine huzur dolu bir ortam sunar.

10. Simena Antik Kenti

Demre ilçesinde yer alan Simena Antik Kenti’nin MÖ 4. yüzyılda inşa edildiği biliniyor. Kentin en önemli yapısı Simena Kalesi’dir ve Orta Çağ’da kullanılmıştır. Kentin bir kısmı doğal afetler nedeniyle zarar görerek denizin altında kalmıştır. Bu nedenle kıyı şeridindeki suyun içinde merdivenler, Likya tipi lahitler, mendirek ve yapı kalıntıları bulunur. Kentte antik tiyatro, kaya mezarları, su sarnıçları, tapınak ve kilise kalıntıları yer alır. Simena Antik Kenti’nin bulunduğu köyde konaklama için pansiyon ve butik oteller, yeme-içme için ise şirin restoran ve kafeler bulunur.

Antalya’yı Gezmek İçin En İdeal Zaman

Akdeniz Bölgesi’nde yer alan Antalya’nın antik kentlerini ve tarihî yerlerini gezmek için en iyi dönem bahar ayları olur. Nisan-mayıs ve eylül-kasım aylarında hava sıcaklıkları 20-25 derece civarında seyreder. Böylece rahat bir şekilde açık havada gezebilir, uzun yürüyüşler yapabilirsiniz. Bahar dönemi ulaşım ve konaklama açısında da avantaj sağlar. Örneğin eylül ayı için Ankara Antalya uçak bileti 1.100 TL’den, otel fiyatları ise 1.000 TL’den başlar. (ENUYGUN.com’dan Temmuz 2025 tarihinde bakılarak verilmiştir. Fiyatlar değişiklik gösterebilir.)

Yaz ayları hava sıcaklıkları ve nem oranı yüksek olduğundan gezmek için pek elverişli olmaz. Eğer seyahatiniz yaz aylarına denk gelirse sabah erken saatlerini tercih edebilir ya da gün batımı zamanında gidebilirsiniz. Kış aylarında hava gezmek için ideal olsa da yağışlar özellikle dağlık bölgelerdeki antik kentlere ulaşımınızı zorlaştırabilir.