Bazarov’un nihilist idealleri, romanda gerçekçi bir şekilde mi tasvir edilmiştir, yoksa Turgenyev bu felsefeyi eleştirmek için mi kullanmıştır?
Ivan Turgenyev’in “Babalar ve Oğullar” (1862) romanındaki Bazarov karakteri, nihilizmin Rus edebiyatındaki en ünlü temsilcilerinden biridir. Bazarov’un nihilist idealleri, romanda hem gerçekçi bir şekilde tasvir edilmiş hem de Turgenyev tarafından eleştirel bir bakış açısıyla sunulmuştur. Turgenyev, Bazarov’u hem bir dönemin ruhunu yansıtan bir karakter olarak kurgulamış hem de nihilizmin sınırlarını ve çelişkilerini ortaya koymuştur. Bu ikili yaklaşım, romanın derinliğini artırır.
Bazarov’un Nihilist İdealleri: Gerçekçi Tasvir
Bazarov, nihilizmi “her şeyi reddetmek” olarak tanımlar ve geleneksel değerleri, otoriteyi, sanatı ve duygusallığı sert bir şekilde eleştirir. Onun nihilist idealleri, 19. yüzyıl Rusya’sında yükselen radikal düşüncelerin bir yansımasıdır. Turgenyev, Bazarov’u bu felsefeyi gerçekçi bir şekilde temsil eden bir karakter olarak kurgular. Örneğin:
- “Bir nihilist, hiçbir otoriteye boyun eğmeyen, hiçbir ilkeyi, ne kadar saygın olursa olsun, kabul etmeyen kişidir.”
Bu sözler, Bazarov’un nihilist duruşunu net bir şekilde ortaya koyar. O, geleneksel değerleri ve toplumsal normları reddeder, bilim ve somut gerçekler dışında hiçbir şeye inanmaz. - “İki kere iki dört eder, gerisi boş laftır.”
Bazarov, duygusallığı ve sanatı küçümseyerek, sadece somut ve pratik olanı önemser. Bu, nihilizmin materyalist ve bilimsel yönünü yansıtır.
Turgenyev, Bazarov’u bu şekilde tasvir ederek, dönemin genç neslinin radikal düşüncelerini gerçekçi bir şekilde yansıtır. Bazarov, nihilizmin güçlü bir savunucusu olarak karşımıza çıkar ve bu felsefenin çekiciliğini de ortaya koyar.
Turgenyev’in Eleştirel Bakışı
Ancak Turgenyev, Bazarov’u sadece nihilizmin bir temsilcisi olarak sunmakla kalmaz, aynı zamanda bu felsefenin sınırlarını ve çelişkilerini de ortaya koyar. Roman boyunca Bazarov’un nihilist idealleri, gerçek hayatın karmaşıklığı karşısında sınanır ve çoğu zaman yetersiz kalır. Turgenyev, Bazarov’u eleştirel bir gözle sunar:
- Duyguların İnkarı ve Çelişkileri:
Bazarov, duyguları reddeder ve aşk gibi insani duyguları küçümser. Ancak, Anna Sergeyevna Odintsova’ya duyduğu aşk, onun bu inancını sarsar. Turgenyev, Bazarov’un duygusal çelişkilerini şu şekilde ortaya koyar:
- “Aşk… bu saçmalığı hala anlamıyorum. Bu bir hastalık mı, yoksa bir zayıflık mı?”
Bazarov, aşkı reddetse de Odintsova’ya karşı hissettiği tutku, onun nihilist ideallerinin sınırlarını gösterir.
- İnsan Doğasına Karşı Mücadele:
Bazarov, insan doğasını tamamen reddetmeye çalışır, ancak bu mücadele onu yalnızlaştırır ve mutsuz eder. Turgenyev, Bazarov’un bu çabasını trajik bir şekilde resmeder:
- “Ben kendi kendime yeten bir insanım. İnsanların benim için ne düşündüğü umurumda değil.”
Ancak Bazarov’un bu iddiası, romanda sürekli olarak sınanır ve sonunda yalnızlığa mahkum olur.
- Nihilizmin Pratikteki Başarısızlığı:
Bazarov’un nihilist idealleri, pratik hayatta başarısız olur. Özellikle köylülerle olan ilişkisinde, onların geleneksel değerlerine yabancı kalır ve anlaşılmaz. Turgenyev, bu durumu şu şekilde vurgular:
- “Köylüler bana bir yabancı gibi bakıyorlar. Ben onların dilini konuşamıyorum, onlar da benimkini.”
Bu, nihilizmin toplumsal gerçekliklerle uyumsuzluğunu gösterir.
Özetlersek; Turgenyev’in İkili Yaklaşımı
Turgenyev, Bazarov’u hem nihilizmin güçlü bir temsilcisi olarak sunar hem de bu felsefenin sınırlarını ve çelişkilerini ortaya koyar. Bazarov’un trajik sonu, Turgenyev’in nihilizme yönelik eleştirel bakışını yansıtır. Romanın sonunda Bazarov’un ölümü, nihilizmin insan doğasına ve toplumsal gerçekliklere uygun olmadığını simgeler.
Turgenyev, Bazarov’u hem bir dönemin ruhunu yansıtan bir karakter olarak kurgulamış hem de onun üzerinden nihilizmi eleştirmiştir. Bu nedenle, “Babalar ve Oğullar”, hem nihilizmin gerçekçi bir tasviri hem de bu felsefeye yönelik derin bir eleştiri olarak okunabilir.