Yurdum Benim Şahdamarım – Ahmed Arif
YURDUM BENİM ŞAHDAMARIM Engereğin dişlerine işledim, Ağu dişlerine Oluklu, çentik… Ve vurgun, Gözleri bir çift cehennem Burnuna kan tütmüş Pars bıyığına… Dağın pulat yüreğine işledim,
OKUMAK İÇİN TIKLAsorguluyorum o halde varım…
YURDUM BENİM ŞAHDAMARIM Engereğin dişlerine işledim, Ağu dişlerine Oluklu, çentik… Ve vurgun, Gözleri bir çift cehennem Burnuna kan tütmüş Pars bıyığına… Dağın pulat yüreğine işledim,
OKUMAK İÇİN TIKLAAhmed Arif?in ?Leyli?sine yazdığı satırların mürekkebi kağıda düştükten tam 59 yıl sonra kitaplaştı. Rûken Kızıler?in editörlüğünü yaptığı kitap, İş Bankası Kültür Yayınları vasıtasıyla okurla buluştu. Leyla Erbil?i sever misiniz ? Cevabınız ne olur bilmem, bildiğim tek şey Ahmed Arif?in onu çok sevdiği… Bir şairin bir yazara duyduğu aşka bu topraklar
OKUMAK İÇİN TIKLA…Beni, gözlerin götürür Gözlerin Aşkla, acıyla… Kuşatmışlar Sesimi, soluğumu Kesilmiş Tuz-ekmek payım Vurgunum Ve darda, Gözaltındayım.
OKUMAK İÇİN TIKLA1990?lı yıllar… Değer ve kimlik talepli hareketlerin protesto eylemlerine dönüştüğü dönemler. Öğrencilerin, işçilerin ve onları tamamlayan toplumsal muhalefetin sokakla buluştuğu yıllar… Tam da bu yıllarda yetiştiği taşranın küçücük penceresinden dünyayı yorumlamaya çalışan ve çok büyük hayallerin peşinde koşan genç bir kız… Küçük dünyasına sığmayacak kadar büyük olan ütopyaları, kocaman kentin
OKUMAK İÇİN TIKLANe zaman mektuplardan söz edilse, bir koruluk hatırlıyorum. Ağaçların gölgesindeki banklardan birinde bir kadın oturuyor. Yanında bir tahta kutu, elinde bir mektup, dalıp gitmiş. Almanya?da sık görülen bir öykü. Savaştan dönmemiş bir nişanlı. Mektupların kutusu bombalanan evinden kurtarabildiği tek eşyasıymış. Mektuplar hep bir tanık olarak yaşarlar. Özellikle şairlerin mektupları onların
OKUMAK İÇİN TIKLAAhmed Arif’ten Leylâ Erbil’e Mektuplar 1954-1957 Ahmed Arif’in Leylâ Erbil’e gönderdiği mektuplardan oluşan bu kitap, edebiyat tarihçilerimize kuşkusuz önemli bilgiler sunmayı vadediyor. Yazıldıkları dönemin entelektüel ve yayın ortamını, Ahmed Arif’in sürgün günlerini, yaşadığı siyasi baskıyı, içsel dünyasını ve en çok da aşkını tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. “Sabah gözlerimi sana açarım.
OKUMAK İÇİN TIKLAAhmed Arif’in ölümsüz eseri, her biri birer klasik haline gelmiş şiirlerden oluşan ‘Hasretinden Prangalar Eskittim’ kitabındaki şiirlerin önemli bir bölümünün geçtiğimiz ay kaybettiğimiz ünlü yazar Leyla Erbil’e yazıldığı ortaya çıktı. Hürriyet Gazetesi’nde 15 Ağustos 2013 tarihli İhsan Yılmaz’ın haberi şu şekilde: “Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır/ Üşüyorum, kapama gözlerini…”diye yazmıştı Ahmed
OKUMAK İÇİN TIKLA1. Bu dağ Mengene dağıdır Tanyeri atanda Van’da Bu dağ Nemrut yavrusudur Tanyeri atanda Nemruda karşı Bir yanın çığ tutar, Kafkas ufkudur Bir yanın seccade Acem mülküdür Doruklarda buzulların salkımı Firari güvercinler su başlarında Ve karaca sürüsü, Keklik takımı…
OKUMAK İÇİN TIKLA“Bir yiğit şairse, üstelik bir de devrimciyse elbette yaşadığını yazar. ‘Yaşadığı’ ise salt kendi ömrü değil, yaşama kavgası ve sevdasıyla, acıları, ağıtları, türküleriyle bir yanı geçmiş yüzyılların karanlığına, bir yanı geleceğin aydın sonsuzluğuna uzanan halkın ta kendisi olmalıdır.” diyen şairimiz Ahmed Arif’i ne kadar tanıyorsunuz? 1) Şairin hayatta iken yayımlanan
OKUMAK İÇİN TIKLAAhmed Arif’in Hasretinden Prangalar Eskittim’in ilk basımı 1968’de yapılmıştı. Türk şiiri içinde özel bir başarıya sahip olan kitap, ulaştığı 21 baskı ile her türlü eleştirel yaklaşıma dayanıklı olabileceğini kanıtlamakla kalmamış, okurun 20 yıllık bir döneme yayılan beklentilerini karşılayabildiğini de göstermiştir. Ahmed Arif’in şiiri okurun hangi beklentilerine cevap getirmiştir? Bu okur
OKUMAK İÇİN TIKLA