Kategori: Araştırmalar

Sabahattin Ali’nin yazdıkları, bireysel mi toplumsal mı daha çok acı taşıyor?

Bireysel Acı: Toplumsalın Yansımasıdır Sabahattin Ali’de bireyin yaşadığı yalnızlık, umutsuzluk, aşk acısı, hayal kırıklığı veya iç çatışma asla sadece kişisel bir mesele değildir. Bu acılar, içinde bulunulan toplumsal yapının, adaletsizliğin, baskının ve yozlaşmış ilişkilerin doğrudan bir sonucudur. Yani, bireyin acısı, toplumsalın sahnelendiği bir sahnedir. Acıyı birey çeker, ama bu acının

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir insanın kıskanç olduğu nasıl anlaşılır? Öz-bildirim Kıskançlık Değerlendirme Formu

1) Kavramsal ayrım — kıskançlık vs haset 2) Psikanalitik çözümleme (dil ve kavramlar) Psikanalitik dilde kıskançlık, yüzeydeki davranışların arkasında işleyen bilinçdışı fantaziler, içselleştirilmiş nesne temsilleri ve erken bağlanma deneyimlerinin dışavurumudur. Psikanalitik açıklama, kıskançlığın bir “içsel dram” olduğunu söyler: dışarıdaki olaylar (partnerin bir mesajı) tetikleyicidir; asıl senaryo bilinçdışında yazılıdır. 3) Felsefi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kişi, kendini “iyi tarafa ait” görüyorsa, “öteki”ne uyguladığı şiddeti haklı görebilir mi?

İnsanların kendilerini “iyi taraf” olarak görmeleri, “öteki”ne yönelik şiddeti haklı çıkarmak için kullanılan bir mekanizma olabilir, ancak bu durumun ahlaki, felsefi ve insani boyutları derinlemesine sorgulanmalıdır. 1. Ahlaki İkilem ve Öz-Haklılaştırma 2. Etik Perspektifler 3. Psikolojik Mekanizmalar 4. Tarihsel ve Sosyal Örnekler 5. Haklı Gösterilebilir mi? 6. Alternatif Yaklaşımlar ———————————– Şiddetin “iyi taraf” adına meşrulaştırılması, insanlık

OKUMAK İÇİN TIKLA

İvan İlyiç’in ölmeden önce fark ettiği “hakiki yaşam” nedir?

Tolstoy’un İvan İlyiç’in Ölümü adlı eserinde, başkahraman İvan İlyiç’in ölüm döşeğinde fark ettiği “hakiki yaşam”, varoluşçu ve fenomenolojik bir perspektifle derinlemesine irdelenebilecek bir kavramdır. Bu kavram, yüzeysel toplumsal normların, otantik olmayan yaşam tarzlarının ve ölümün kaçınılmazlığının farkındalığıyla ortaya çıkan bir tinsel uyanışı temsil eder. İvan’ın trajedisi, yaşamının son anlarına kadar

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir insanın cahil olduğunu nasıl anlarsın?

Bir insanın cahil olduğunu anlamak, yalnızca bilgi eksikliğine bakmakla olmaz; bu durum, epistemolojik (bilgisel), psikanalitik ve ahlaki boyutları olan karmaşık bir meseledir. 1. Sokratesçi Perspektif: “Bilmediğini Bilmemek” (Cehaletin Katmanları) Sokrates, “Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir” diyerek cehaletin farkında olmamanın asıl tehlike olduğunu vurgular. Cahil insan: Psikanalitik Yorum: Bilinçdışı bir narsisistik savunma mekanizmasıyla, cahillik kendini koruma aracı haline gelir. Kişi, bilgisizliğini

OKUMAK İÇİN TIKLA

Jonathan Swift, Gulliver’in Gezileri eserinde hicvettiği temel sosyal ya da siyasal kurumlar nelerdir?

Jonathan Swift’in Gulliver’in Gezileri (1726) eseri, çağının sosyal, siyasal ve bilimsel kurumlarını keskin bir hicivle eleştiren bir başyapıttır. Swift, dört farklı hayali ülkeye yapılan seyahatler aracılığıyla insan doğasını, yönetim sistemlerini, bilimsel çabaları ve ahlaki değerleri alaycı bir dille sorgular. 1. Siyaset ve Yönetim Sistemleri Lilliput (Cüceler Ülkesi) Brobdingnag (Devler Ülkesi)

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir duygunun gerçek olduğunu nasıl anlarız?

Bir duygunun gerçek olup olmadığını anlamak, hem içsel hem de dışsal faktörleri değerlendirmeyi gerektiren karmaşık bir süreçtir. Duyguların gerçekliği, genellikle otantiklik (samimiyet), tutarlılık, bedensel tepkiler ve uzun vadeli davranışlarla ilişkilendirilir. 1. Fizyolojik Tepkiler ve Bedensel Uyum 2. Zaman ve Tutarlılık 3. Derinlik ve Bilişsel İşlemleme 4. Dışsal Doğrulama 5. Süreklilik

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kara Kediler Neden “Şeytanın Yardımcısı” Sayılıyordu?

Orta Çağ Avrupası’nda kara kediler, şeytanın yardımcıları, cadıların yoldaşları ve uğursuzluk sembolleri olarak görülüyordu. Bu batıl inançlar, binlerce kedinin öldürülmesine yol açtı ve ilginç bir şekilde veba salgınlarının yayılmasına dolaylı olarak katkıda bulundu. Peki kara kediler neden bu kadar nefret edilen varlıklar haline geldi? İşte bu karanlık tarihin detayları… 1. Kara Kediler Neden “Şeytanın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ortaçağda Kitaplar Neden Zincirlenirdi?

Orta Çağ’da kitapların zincirlenmesi, özellikle 15. yüzyıldan itibaren yaygınlaşan bir uygulamaydı. Bu uygulamanın temel nedeni, kitapların değerli ve nadir olması, aynı zamanda çalınma veya kaybolma riskinin yüksek olmasıydı. İşte zincirli kitapların (Latince: libri catenati) arkasındaki başlıca sebepler: 1. Kitapların Aşırı Değerli Olması 2. Kütüphanelerde Güvenlik Önlemi 3. Kitapların Halka Açık

OKUMAK İÇİN TIKLA

“En Kötü Ne Olabilir?” Sorusunun Gücü ve Tuzakları

🔍 I. Bu Soru Ne Anlatır? Ne Amaçlar? 👉 1. Zihinsel Felaketleştirmeye Müdahale İnsan zihni, belirsizlik karşısında en kötü senaryoyu kurgulama eğilimindedir. Bu soru, o otomatik düşünceyi yavaşlatır. “Ya başarısız olursam?”→ “En kötü ne olur?”→ “Kaybederim. Ama belki tekrar denerim.” Bu yapı, zihni dramatikleştirmeden uzaklaştırır, somutlaştırır. 🧠 II. Psikolojik Derinlik:

OKUMAK İÇİN TIKLA

Cahil insanı tanımak için şu soruları sorun:

Cahil insanı tanımak, yalnızca bilgi eksikliğini değil, aynı zamanda eleştirel düşünme yetisinin zayıflığını, dogmatikliği ve kendini aşma isteksizliğini de ortaya çıkarır. 1. Bilgi ve Gerçeklik Algısı Üzerine (Epistemolojik Sorular) 2. Benlik ve Öz-Farkındalık Üzerine (Psikanalitik Sorular) 3. Ahlak ve Değerler Üzerine (Etiğe Dair Sorular) 4. İktidar ve Güç İstenci Üzerine (Nietzscheci Sorular)

OKUMAK İÇİN TIKLA

Brecht’in Galilei’si: Kahraman mı, Korkak mı?

🎭 Bertolt Brecht’in “Galilei’nin Yaşamı” adlı oyunu, bilim tarihindeki en çarpıcı figürlerden biri olan Galileo Galilei’yi merkezine alır. Ancak bu Galileo, ne tam anlamıyla bir kahramandır ne de sıradan bir kurbandır. Brecht’in kaleminde Galilei, çelişkilerle örülü bir düşünen insan, hem aydınlanmanın taşıyıcısı, hem de korkunun tutsağıdır. 🔍 Gerçeği Keşfeden Adam

OKUMAK İÇİN TIKLA

Don Quijote’ye Yazılan Sahte Devam Kitabı: Edebiyat Dünyasında Skandal!

✍️ Miguel de Cervantes’in Efsane Eseri Cervantes’in Don Quijote de la Mancha adlı romanı, ilk cildiyle 1605 yılında yayımlandı ve kısa sürede büyük ilgi gördü. Bu roman, hem şövalye romanlarının parodisi hem de modern romanın doğuşu olarak kabul edilir. Ancak asıl ilginç olan, ilk cildin başarısından sonra yaşanan sahte ikinci

OKUMAK İÇİN TIKLA

Victor Hugo, Neden Bir Cümleyi 823 Kelime Yazdı?

📖 Konu: Sefiller Romanındaki Dev Cümle Victor Hugo’nun Sefiller (Les Misérables, 1862) adlı eserinde geçen 823 kelimelik cümle, sadece uzunluğu ile değil, taşıdığı anlam ve yapı bakımından da edebî tarih açısından dikkat çeker. Bu cümle, Waterloo Savaşı’nı anlattığı bölümde yer alır ve hem anlatı açısından hem biçimsel tercihler açısından son

OKUMAK İÇİN TIKLA

Émile Zola’nın Germinal romanı, kapitalizm ve sömürü eleştirisini hangi sahnelerle vurgular?

Émile Zola’nın Germinal Romanında Kapitalizm ve Sömürü Eleştirisi: En Çarpıcı Sahneler Émile Zola’nın 1885 tarihli başyapıtı Germinal, sanayi devriminin acımasız koşullarında yaşayan maden işçilerinin hayatını anlatarak, kapitalizmin yıkıcı sömürü düzenini sert bir dille eleştirir. Roman, Montsou madenlerindeki grev ve yoksulluk üzerinden, burjuvazinin lüksü ile proletaryanın sefaleti arasındaki uçurumu gözler önüne serer. İşte Zola’nın bu eleştiriyi en güçlü şekilde vurguladığı sahneler: 1. Maden Ocağının

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dostoyevski’nin epilepsi hastalığı eserlerindeki karakterlere nasıl yansımıştır?

Dostoyevski’nin Epilepsi Hastalığının Eserlerine Yansıması Fyodor Dostoyevski, hayatı boyunca epilepsi (sara) nöbetleri geçirmiş ve bu durum, eserlerindeki karakterlerin psikolojik derinliğine, varoluşsal krizlerine ve hatta bazı sahnelerin dramatik yapısına doğrudan etki etmiştir. Kendisi, nöbetleri “kutsal bir hastalık” olarak tanımlamış, bazen tanrısal bir esin kaynağı olarak görmüş, bazen de bunun lanetli bir yük olduğunu düşünmüştür. 1. Dostoyevski’nin Kendi Epilepsi Deneyimi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mary Shelley ve Frankenstein: 18 Yaşında Yazılan Bir Edebiyat Devrimi

Bilimkurgu edebiyatının en ikonik eserlerinden biri olan Frankenstein, aynı zamanda genç bir kadının hayal gücünün ve edebi dehasının şaşırtıcı bir kanıtıdır. Mary Shelley, bu kült romanı yazdığında henüz 18 yaşındaydı ve eser, yayımlandığı 1818 yılından bu yana hem edebiyat dünyasını hem de popüler kültürü derinden etkilemeye devam ediyor. Bir Yaz

OKUMAK İÇİN TIKLA

23 Nisan 1616: Edebiyatın Tesadüfi Vedası mı, Kaderin Oyunu mu? Peki Gerçek Ne?

📚 Dünya edebiyatının iki devi…İngilizlerin William Shakespeare’i ve İspanyolların Miguel de Cervantes’i…Her ikisi de tarih kitaplarında “1616 yılında öldü” diye geçer. Hatta çoğu kaynakta “aynı gün” öldükleri bile söylenir: 23 Nisan 1616. Ama gerçek biraz daha karmaşık ve bir o kadar da ilginçtir. 🕰️ Peki Gerçek Ne? İngiltere, o yıllarda

OKUMAK İÇİN TIKLA

Miguel de Cervantes ve Don Quijote: Bir Romanın Kölelikten Doğan Hikâyesi

📍 Cervantes Kimdir? Miguel de Cervantes Saavedra (1547–1616), İspanyol edebiyatının en önemli yazarı ve Don Quijote de la Mancha adlı eseriyle dünya edebiyatının kurucu isimlerinden biridir. Hayatı, savaş, esaret, yoksulluk ve edebi deha arasında salınan çarpıcı bir öyküdür. 🛡️ Askerlik ve Yaralanma Genç yaşta askere yazılan Cervantes, 1571 yılında Osmanlı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gabriel García Márquez, “Yüzyıllık Yalnızlık”ı yazmak için neden herşeyini sattı?

Gabriel García Márquez ve “Yüzyıllık Yalnızlık”ın Zorlu Doğumu ✍️ Romanın Yazılış Serüveni (1965–1967) Gabriel García Márquez, Yüzyıllık Yalnızlık’ı yazmaya karar verdiğinde, ailesiyle birlikte Meksika’da yaşıyordu. O sırada gazetecilik yaparak geçimini sağlıyordu. Ancak romanın fikri birdenbire zihninde şimşek gibi çakınca, hayatındaki her şeyi bir kenara bırakıp sadece bu romana odaklanmaya karar

OKUMAK İÇİN TIKLA