Kategori: Bilim

Cengiz Han’ın Genetik İzleri: İnsanlığın Köklerinde Bir Fırtına

Cengiz Han’ın genetik izleri, yalnızca biyolojik bir kalıtım değil, aynı zamanda insanlık tarihinin derinliklerinde yankılanan bir anlatıdır. Bu izler, bireylerin DNA’sında taşınan bir kod olmanın ötesinde, toplulukların kimliklerini, güç dinamiklerini ve kolektif hafızalarını şekillendiren birer işaret taşına dönüşmüştür. Moğol steplerinden dünya sahnesine uzanan bu miras, hem yaratıcı hem de yıkıcı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Teknolojinin İnsanlıkla Dansı: Heidegger’in Gestell’i ve Spinoza’nın Doğa Yasaları Üzerine Bir İnceleme

Modern teknolojinin insan yaşamındaki rolü, yalnızca aletlerin ve sistemlerin kullanımıyla sınırlı değildir; aynı zamanda insanın varoluşsal konumunu, doğayla ilişkisini ve kendi özünü sorgulayan derin bir düşünce alanını açar. Martin Heidegger’in “Gestell” (çerçeveleme) kavramı, teknolojinin dünyayı bir kaynak deposu olarak görme eğilimini ele alırken, Baruch Spinoza’nın doğa yasaları, evrenin sabit ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kuşların Yön Bulma Mekanizmaları: Biyolojik ve Ekolojik Bir İnceleme

Kuşların yön bulma yetenekleri, biyolojinin en karmaşık ve büyüleyici konularından biridir. Göçmen kuşlar, binlerce kilometrelik mesafeleri kat ederken, çevresel ipuçlarını hassas bir şekilde algılayarak hedeflerine ulaşır. Bu süreç, yalnızca biyolojik adaptasyonların bir sonucu değil, aynı zamanda ekosistemlerin dinamikleri ve çevresel faktörlerle olan etkileşimlerin bir yansımasıdır. Bu metin, kuşların yön bulma

OKUMAK İÇİN TIKLA

Altın Oran ve Da Vinci’nin İzleri

Sayıların Gizemli Düzeni Altın oran, matematiksel bir sabit olarak yaklaşık 1.618’e karşılık gelir ve genellikle φ (phi) sembolüyle ifade edilir. Bu oran, bir uzunluğun iki parçaya bölünmesiyle elde edilir; öyle ki, büyük parçanın küçük parçaya oranı, toplam uzunluğun büyük parçaya oranına eşittir. Matematiksel olarak, eğer bir doğru parçası a +

OKUMAK İÇİN TIKLA

Epilepsinin Tarihsel ve Toplumsal Yankıları

Epilepsi, insanlık tarihinin en eski ve en yanlış anlaşılmış rahatsızlıklarından biridir. Nörolojik bir durum olmasına rağmen, tarih boyunca dinsel, tıbbi ve toplumsal anlamlarla örülmüş, hem bireyleri hem de toplumları derinden etkilemiştir. Ünlü tarihsel figürlerin bu rahatsızlığı taşıması, epilepsinin yalnızca bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda bir anlam ve kimlik meselesi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Karıncalarda Kölelik ve İnsan Toplumlarıyla Bağlantıları

Doğanın İşbirliği ve Sömürüsü Karıncaların dünyası, ilk bakışta kusursuz bir uyum ve dayanışma sergiler. Koloniler, her bireyin belirli bir rolü üstlendiği, hiyerarşik bir düzenle işler. Ancak bu düzenin içinde, bazı karınca türlerinde görülen kölelik, doğanın hem işbirliğini hem de sömürüsünü gözler önüne serer. Köleci karıncalar, genellikle Formica veya Polyergus gibi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Göçlerin Medeniyet Döngüsündeki Yeri

İlk Adımların Çağrısı Homo sapiens, yaklaşık 300 bin yıl önce Afrika’nın sıcak topraklarında ortaya çıktığında, hayatta kalma içgüdüsüyle hareket etti. İlk göçler, bir avuç insanın bilinmeyene doğru attığı cesur adımlarla başladı. Bu hareketler, yalnızca coğrafi bir yer değiştirme değil, aynı zamanda insanlığın kendini yeniden inşa etme serüveninin ilk kıvılcımıydı. Yiyecek

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kuantum Fiziği ile Tasavvufun Kesişim Noktaları

Kuantum fiziği ile tasavvuf, ilk bakışta birbirinden uzak gibi görünen iki alan olsa da, insanlığın evreni ve kendini anlama çabasının kesişim noktalarında derin bağlar kurar. Kuantum fiziği, maddenin en küçük ölçekteki davranışlarını inceleyen bilimsel bir disiplin olarak, evrenin doğasını sorgularken; tasavvuf, bireyin içsel yolculuğunu merkeze alarak hakikati arayan manevi bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Charles Darwin’e göre insanın hayatta kalma başarısında ahlaki değerlerin rolü nedir?

Charles Darwin’in evrimsel bakış açısına göre, insanın hayatta kalma başarısında ahlaki değerlerin doğrudan biyolojik evrimsel süreçlerle ilgili olduğu söylenemez. Ancak, evrimsel bir perspektiften bakıldığında, ahlaki değerlerin, insanların sosyal hayatta işbirliği yapmalarını, gruplar içinde düzeni sağlamalarını ve grup olarak hayatta kalma şanslarını artırmalarını sağlayan önemli bir rol oynadığı düşünülebilir. Darwin, doğrudan

OKUMAK İÇİN TIKLA

Daniel Chamovitz: Bitkiler “aşağı” yaşam formları değildir. Onlar hayatta kalmak için farklı ama aynı derecede başarılı stratejiler geliştirmiş sofistike organizmalardır.

Daniel Chamovitz: “Yaşamın sessiz mimarları: Bitkiler”Okan Nurettin Okur, Sedef Çakır, gazetebilim.com.tr, 28 Kasım 2024 “Ormanlar seslerle yankılanır. Kuşlar şakır, kurbağalar vıraklar, cırcırböcekleri öter, rüzgârla savrulan yapraklar hışırdar. Bu hiç susmayan orkestrada tehlikeyi haber veren, çiftleşme ritüelleriyle alakalı, tehditkâr, teskin edici sesler vardır. Bir sincap bir ağaca atlar, kırık bir dal

OKUMAK İÇİN TIKLA

Johann Hari, kalitesiz gıdalardan bahsederken Frankenfood kavramından söz ediyor. ‘Frankenstein gıdalar’ yiyeceğimsi maddelerdir.

Kaybolan Bağlar ve Çalınan Dikkat gibi dünya çapında sevilen, dikkat çeken ve çok satan kitapların yazarı gazeteci Johann Hari, bu kez günümüzdeki obezite problemini ve çözüm olarak sunulan zayıflama ilaçlarının sağlığımızı nasıl etkilediğini incelediği değerli bir araştırmayla karşımızda. Önceki kitaplarında yaptığı gibi yine dünyanın çeşitli yerlerine giderek, bilim insanları ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aydınlanma Çağı’nın çağdaş bilimin gelişmesine etkisi ne olmuştur; bu yolda en büyük katkılar hangi düşünürlerce yapılmıştır?

Çağdaş, uygar dünyanın biçimlenişinin rotasını çizen, XVIII. ve XIX. yüzyıllardaki gelişmelerdir. Bilimsel bilgi ve tekniklerin kullanım alanlarının, teknolojiye dönüşümle çeşitlenmesine yol açan bu dönem, endüstri devrimine olduğu kadar hümanistik alanlardaki büyük atılımlara da taban oluşturmuştur.Geçen yüzyıllarda din, doğa, akıl, insan gibi temel kavramsal sorunlara çözüm arayışlarının neden olduğu yeni bireşimler,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bilgisayarlar Düşünebilir mi? ALAN TURING VE JOHN SEARLE

Bir odada oturuyorsunuz. Odaya açılan bir kapı, kapıda da bir mektup yarığı var. Ara sıra, üzerine anlamsız çizgiler çizilmiş bir karton parçası kapıdan sokulup paspasınıza düşüyor. Sizin göreviniz, odadaki masanın üzerinde duran bir kitabın içinde o anlamsız çizgiyi arayıp bulmak. Her bir anlamsız çizgi, kitaptaki başka bir sembolle eşleşiyor. Kitapta

OKUMAK İÇİN TIKLA

Felsefenin ve bilimlerin teolojiden ayrışması hangi gereksinimlere yanıt olarak ne zaman gerçekleştirildi?

İnsanların doğaları, birbirleriyle ve manevi güçlerle olan ilişkileri, yarattıkları ve içinde yaşadıkları toplum yapıları üzerinde zihinsel çalışma yapabileceğimiz düşüncesi, en az yazılı tarih kadar eskidir. Ayrıca kuşaktan kuşağa kulaktan aktarılıp tarihin bir aşamasında yazıya geçirilmiş sözlü bilgeliği de unutmamalıyız.Bugün sosyal bilimler dediğimiz şey bu bilgeliğin mirasçısıdır. Ne var ki, sosyal

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kuramsal fizikte “belirsizlik” ve “görelilik” durumları, gerçekliğin, algılanış farkına göre kişiden kişiye değişeceği anlamına gelir mi?

Çevremizde gördüğümüz dünyayı açıklamak için klasik fiziğin yeterli olduğu düşüncesi bir yanılgıdır. Maddeyi oluşturan atomaltı parçacıklar kuantum fiziği yasalarına göre davranırlar. Benzer biçimde biz insanlar da tekhücreli bir canlıdan milyarlarca yıllık bir süreçte evrimleştik. Dolayısıyla düşüncelerimiz etrafımızda gördüğümüz olaylara, dolayısıyla makrokozmosa göre şekillendi. Bize normal gelen olaylar makrokozmosun olaylarıdır. Oysa

OKUMAK İÇİN TIKLA

ESKİÇAĞ’DA ŞİFALI BİTKİLER, KİMYASAL İLAÇLAR, ZEHİRLER

ESKİÇAĞ’DA ŞİFALI BİTKİLER, KİMYASAL İLAÇLAR, ZEHİRLER Bilinen en eski tıbbî bitkiler listesi, Shen-Nung’un (İÖ 2700’ler) Ben Cao Jing (Şifalı Bitkiler Kitabı) adlı eseri olup olasılıkla çok daha eski sözel gelenekten derlenmiş bir Çin tıbbî bitkiler metnidir. Sümerlerde hayvansal (süt, yılan derisi, kaplumbağa kabuğu vb.), bitkisel (çin tarçını, mersin ağacı, şeytantersi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Neandertal: Soydaşlarımızda Hayat, Sevgi, Ölüm ve Sanat – Rebecca Wragg Sykes

Keşfedildikleri günden bu yana insan türünün en kötü şöhretli üyeleri sayılan Neandertaller, artık geçmişin önyargılarından arınmış, bilimsel teknolojilerin desteğiyle şekillenen yepyeni bir bakış açısıyla tekrar inceleniyor. Fakat tüm bu araştırmalara rağmen hikâyelerinin tamamını öğrenebiliyor muyuz? İngiliz araştırmacı, arkeolog ve yazar Rebecca Wragg Sykes işte bu hikâyeyi enine boyuna anlatabilmek için

OKUMAK İÇİN TIKLA

İnsanlar her gün enerji tarihindeki en önemli icatla karşı karşıya geldiler ama bunu fark edemediler

Bu uzun bin yıllar boyunca, insanlar her gün enerji tarihindeki en önemli icatla karşı karşıya geldiler ama bunu fark edemediler. Ne zaman bir ev kadını veya hizmetkar çay yapmak için su kaynatsa veya ocağa bir tencere patates koysa bunu görebiliyorlardı. Su kaynadığında kabın veya tencerenin kapağı fırlıyor, yani ısı harekete

OKUMAK İÇİN TIKLA

Görünmez Ordular: salgınlar ve bulaşıcı hastalıklar

Kıtlıktan sonra insanlığın ikinci en büyük düşmanı salgınlar ve bulaşıcı hastalıklardı. Tüccar, memur ve seyyahların aralıksız akınlarıyla birbirine bağlanan şehirler her ne kadar medeniyetlerin beşiği olsa da, aynı zamanda hastalıkların üremesi için de en uygun ortamı oluşturuyordu. Antik dönemde Atina’da ya da ortaçağ Floransa’sında yaşayanlar, hayatlarını her an hastalanıp bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yuval Noah Harari: “Gılgamış’ı durdurmak imkansız olduğundan Frankenstein’ı durdurmak da imkansızdır.”

Frankenstein Kehaneti 1818’de Mary Shelley, yarattığı yapay varlık kontrolden çıkıp ortalığı mahveden bir bilim insanının hikayesi olan Frankenstein’ı yayımladı. Son iki yüz yılda bu hikaye sayısız farklı biçimde tekrar tekrar anlatıldı ve yeni bilimsel mitolojimizin temel taşlarından biri haline geldi. İlk bakışta, Tanrı rolünü oynarsak ve yaşamı tasarlamaya kalkarsak sert

OKUMAK İÇİN TIKLA