Faşizm için savaş neden önemli?

Faşizm, ilk olarak İtalya’da Benito Mussolini tarafından oluşturulan, otoriter devlet üzerine kurulu bir radikal milliyetçi siyasi ideolojidir. İlkeleri ve öğretileri “Faşizmin Doktrini” adı altında Giovanni Gentile tarafından yazılmıştır. Benito Mussolini’nin kurucusu olduğu Ulusal Faşist Parti’nin İtalya’da iktidara gelmesinin ardından, faşizm; birçok milliyetçi ideolojiye örnek oldu. Benito Mussolini’nin sistemini örnek alarak doğan nasyonal sosyalizm (nazizm) ve falanjizm gibi akımlarla beraber faşizm iyice güçlenen bir ideoloji olmuştur.

Kavramın kökeni Antik Roma yöneticilerinin geniş hükümet yetkisini sembolize eden, ucunda balta bulunan bir çubuk demetinin adı olan Latince fasces sözcüğünden ileri gelir. Aynı simge daha sonraları Fransız Devrimi sırasında Aydınlanma anlamında, halkın elindeki devlet gücünü temsil etmek üzere kullanılmıştır. Söz konusu sembol birtakım değişikliklerle 1926 yılından itibaren İtalya’nın resmi devlet sembolü olmuştur. Sembolün üçlü anlamı, yani devlet gücü, halk mülkiyeti ve birliktelik Mussolini’nin propagandasında kullanılmıştır.

Faşizm, baskıcı rejimleri tanımlamak için kullanılan genel bir terim olmadan önce, asıl olarak İtalyan milliyetçiliğini temsil eden bir ideoloji olarak ortaya atılmıştır. Ancak kendisiyle eş zamanlı olarak ortaya çıkan nasyonal sosyalizm ve falanjizm gibi akımlar da amaç ve uygulamalar bakımından bir İtalyan ideolojisi olan faşizme yakın oldukları için faşizme bağlı siyasî hareketler olarak tanınmışlardır. Aşırı milliyetçi ve anti-komünist bir hareketin İtalya dışında “faşist” olarak nitelenmesinin ilk örneği Avusturya’da görülmüştür. Avusturyalı anti-komünist aşırı milliyetçilerin ideolojisi Avusturya faşizmi (Austrofaschismus) olarak isimlendirilmiştir. Aynı zamanda, Almanya’da komünistler, nasyonal sosyalistleri kendi propagandaları gereğince “faşistler” (die Faschisten) olarak isimlendirmişlerdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir