1833’te yazdığı Maça Kızı, Puşkin’in yazınsal yaratıcılıktaki ustalığını gösteren öykülerinden biridir.
Maça kızı gizemli bir felaket habercisidir. -En yeni fal kitabından- Ve yağmurlu, kapanık havalarda sık sık toplanırlardı;
-Tanrı günahlarını bağışlasın!-
Büyük kumar oynarlardı. Ve kazanır ve tebeşirle yazarlardı.
Böylece, yağmurlu, kapanık havalarda ciddi bir tavırla uğraşırlardı.
Bir gün Atlı Birliği muhafızlarından Narumov’un salonunda iskambil oynuyorlardı. Uzun kış gecesi fark ettirmeden geçip gitti ve sabahın saat beşinde yemeğe oturuldu. Kazananlar büyük bir iştahla yiyor, yitirenler boş tabaklarının karşısında dalgın dalgın oturuyorlardı. Fakat şampanya ortaya çıkınca sohbet canlandı, herkes yiyip içmeye başladı.