Nâzım Hikmet’in Memleketimden İnsan Manzaraları’nda geçen “mahkumlar” kimlerdi?

Nâzım Hikmet, destanın başına koyduğu “Moskova 1961- Kasım” tarihli “önsöz?de: “Son olarak bir şey daha söyleyeceğim: “İnsan Manzaraları”nda -kimi zaman beş dizede, kimi zaman bütün bu üç kitap boyunca- anlatılan insanların hiç değilse yarısı, yaşamlarına kişisel olarak tanık olduğum kimseler; diğer yarısı benim imgelemimin kahramanlarıdır”
Destanın hemen ilk başlarında rastlarız 15.45 katarıyla sevk edilecek olan mahkûmlara:

“Merdivenleri mahkûmlar çıkıyor
Şakalaşıp
gülüşerek.
Üç erkek
bir kadın
ve dört jandarma.
Erkekler kelepçeli
kadın kelepçesiz
jandarmalar süngülü.” (s. 16).

“Şakalaşıp gülüşerek, merdivenleri çıkan mahkûmları? hemen yukarıdakilerin ardından gelen dizelerinde isim isim tanıtmaya başlıyor Nâzım Hikmet:

Birincisi “Kelepçeli Halil” İkincisi “Kelepçeli Süleyman” ve üçüncüsü de “Kelepçeli Fuat?. 32. sayfada da mahkûm kadının adını öğreniyoruz: “Melahat” Yani “Kelepçesiz Melahat?

Şimdi kısa bir kronolojik tarihçeyle üçü erkek, biri kadın bu dört “mahkûmMun kimlikleri konusunda bilgi verelim. Üç erkek mahkûmdan biri destanın yazarı Nâzım Hikmet?in hem kendisi, hem de Hikmet Kıvılcımlı?dır. İkincisi ise Kemal Tahir?i tiplemektedir. Tek kadın mahkûm ise bazen Fatma Nudiye Yalçı, bazen de Emine Alev’dir.

Emin Karaca
Nazım Hikmet Şiirinde Gizli Tarih, Destek Yayınevi, 5.Baskı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir