Şifrelerden Sembollere Dan Brown – Alâeddin Şenel, Enis Doko, Hakan Çörekçioğlu, Haluk Hepkon

“Bilim tarihi yanlış olduğu kanıtlanmış bilimsel iddialarla doludur; bu iddialar bilimsel testlere tabi tutulmuş ve bu testleri geçemedikleri için bilim tarihinin konusu haline gelmişlerdir. Ama Brown?un okuyucuya sunduğu ?New Age bilimi? yanlış bile olamamaktadır. Zira ortada sınanabilecek bilimsel bir iddia yoktur; sadece bilimsel jargonla söylenen bir sürü anlamsız cümle vardır… Bir yazarın eserini kaleme alırken hayal gücünü çalıştırmasında yanlış bir şey yoktur. Ama bu hayal ürünü şeyler eğer doğru olarak sunuluyor ve bazı sahtekârların ekmeğine yağ sürüyorsa, o zaman yazarın yaptığının ne kadar etik olduğu tartışılır. Kayıp Sembol?ün milyonlarca okuyucuya ulaşacağı açıktır; bu okuyucuların büyük bir çoğunluğu da oradaki sözde bilimsel iddiaların doğru olduğuna inanacaktır. Söz konusu okuyucular bu şekilde New Age dolandırıcılarının iddiaları karşısında savunmasız kalacaklardır. Kayıp Sembol, hem bilimi hem de insan sağlığını ve psikolojisini tehdit eden New Age akımının propagandasını yapmaktadır.” Kitaptan

(*) ‘Şifrelerden Sembollere Dan Brown’, Brown’ın tezlerini dini dogmalar ya da komplo teorileriyle değil de bilimsel bir bakış açısıyla eleştirerek, daha önce yapılmamış önemli bir işe soyunuyor.
Aslında bir romanın tartışma konusu olması sık görülen bir şey değil. Ama söz konusu romanın yazarı Dan Brown olunca işler değişiyor. Da Vinci Şifresi bu konuda çok iyi bir örnektir. Brown?ın bu kitabında dile getirdiği tezler, kısa süre içinde yaygınlık kazanmış ve tartışmalara yol açmıştı. Nitekim ortalık bir anda Da Vinci Şifresi?nin şifresini ya da Brown?ın sırlarını çözdüğünü iddia eden kitaplarla dolmuştu. Kimi tapınak şövalyelerinden kimiyse kutsal kâseden bahsediyordu. Mecdelli Meryem binlerce yıl sonra tekrar dillere düşmüş; herkes, Brown?ın son Türkiye ziyaretinden sonra pek moda olan tabiriyle, ?alternatif tarihçi? kesilmişti.
Bu keşmekeş içerisinde kuşkusuz Brown?ı eleştirenler de vardı. Örneğin farklı ?alternatif tarihçiler? farklı yorumlar ileri sürdü. Vatikan bile işe el attı ve çeşitli kitapların yazılmasına ön ayak oldu. Ama bütün bu eleştiriler, en az Brown?ınki kadar geri ve tuhaf bir zemin üzerinde yükseldiği için, fazla bir ses getirmemişti. Bu alternatifsizliğin Brown?ın etkisini artırdığı açıktır.
Brown?ın yeni romanı Kayıp Sembol?de de benzer bir süreç işlemeye koyulmuş durumda. Kitap, büyük bir kampanyayla piyasaya sürüldü. Yakında filmi çekileceği konuşuluyor. Hemen herkes son derece kötü bir roman olduğu konusunda hemfikirse de Brown?ın ABD?nin kuruluşu, masonluk, ezoterizm ve New Age hakkında dile getirdiği tezler ortalığa döküldü bile. Bu durum Kayıp Sembol?ü eleştiren yeni kitapların ortaya çıkışına da zemin hazırlamakta. Vatikan?ın ya da diğer ?alternatif tarihçi?lerin bu yeni kitap hakkındaki tutumu ne olur bilemiyoruz. Şimdiye kadar yayımlananlardan hayli farklı bir Dan Brown eleştirisi olan Şifrelerden Sembollere Dan Brown alışılmış Dan Brown eleştirilerine benzemiyor. Kitapta Alâeddin Şenel?in, Enis Doko?nun, Hakan Çörekçioğlu ve Haluk Hepkon, Brown?ın sahte bilimini ve ?alternatif? tarihini bilimsel ve Aydınlanmacı bir bakış açısıyla inceliyorlar.
Alâeddin Şenel, Erich von Daniken ile Dan Brown?u karşılaştırdığı makalesinde Brown?ın kitaplarındaki bilime ve dine hatalı bakışını ayrıntılı bir biçimde eleştiriyor. Din ile bilimi uzlaştırmaya çalışan görüşlerin sınıfsal çözümlemesini yapıyor. Enis Doko, Brown?ın ?bilimsellik? iddiasını yerle bir ediyor. Doko?nun son derece anlaşılır bir dille kaleme aldığı makalesi, aynı zamanda New Age akımların bilimi nasıl kullanmaya çalıştıklarını da ayrıntılı bir biçimde gösteriyor. Hakan Çörekçioğlu ise modern bilimin ve felsefenin ortaya çıkışını inceliyor. Çörekçioğlu, Rönesans?ta büyü ve bilim arasındaki ilişkiyi ele alıyor. Haluk Hepkon, Brown?ın Kayıp Sembol?ü yazarken etkilendiği ezoterik çevreler ve bunların savundukları komplo teorileri üzerinde duruyor.
Şifrelerden Sembollere Dan Brown günümüzde giderek yaygınlaşan New Age hurafelere karşı bir tür panzehir olarak hazırlanmış. Kitap, Brown?ın tezlerini dini dogmalar ya da komplo teorileriyle değil de bilimsel bir bakış açısıyla eleştirerek, daha önce yapılmamış önemli bir işe soyunuyor.

Fantezi ve kurmaca
“Rönesans doğal büyü geleneğinin modern bilimin doğuşuna katkısı oldukça sınırlıdır. Modern bilim, doğa anlayışında ve bilimsel paradigmada meydana gelen köklü bir değişim sonucunda tesis edilir. En genel anlamda bu değişim, felsefi olarak temellendirilmiş insanbiçimci doğa anlayışından yine felsefi olarak temellendirilmiş insanbiçimci olmayan nesnel doğa anlayışına geçiştir. O halde büyüsel-mistik bilim ile modern bilim arasında kesintisiz bir bağlantı olduğu iddiası, nesnel doğa anlayışını tesis ederek büyüsel doğa anlayışını yıkan ve bu doğrultuda bilinçli bir çaba sarf eden 17. yüzyılın filozof ve bilim adamlarıyla yüzleşmek zorundadır. Elbette ki, bugün Rönesans büyü geleneği ve onun insanbiçimci doğa anlayışı, bilim dışındaki, sanatsal ve edebi çalışmalara esin kaynağı olabilir. Hatta bu yönde Rönesans büyüsü ile modern bilim arasında, fantezi ve kurmaca düzleminde, doğrudan ve kesintisiz bağlantılar kurulabilir. Ama bunun salt bir fantezi ve kurmaca olarak kalması gerektiğini bilmek koşuluyla.”
Kitaptan

Daniken ile Brown
“Daniken?in yapıtları (kısa yazılar bir yana) yalnızca İngilizce?de 1972-1979 arasında altı kitabı dolduracak (olumsuz) eleştiri almıştı. O günlerde Türkçe?de de İslamcı açıdan bir eleştiri kitapçığını satın aldığımı anımsıyorum. Dan Brown eleştirileri Daniken?inkini aşacak gibi görünüyor. Yine de her iki yazarın yapıtlarının yüz milyonlara yaklaşan satışları ve ona oranlı etkileri yanında devede kulak kalacak. Bunun nedenlerinden biri ?ağırbaşlı? bilimsel çevrelerin çoğunlukla Daniken?i ?uçuk? Dan Brown?un yapıtlarını ise ilgi alanları dışında ?gerilim romanı? görerek, eleştirilmeye değer bulmaması. Onları eleştiriye değer bulanlar ise çoklukla (eleştirileri bu yazının odağı bakımından önem taşımayan) dinci çevrelerden çıkmaktadır… Her iki yazarın savları bilimsel yazında, ?kıyıda köşede kalmış? anlamında ?karşı kuram? (İng. ?fringe theory?) ya da ?karşı tarih? (İng. ?fringe history?) veya ?karşı arkeoloji? olarak çeşitli adlandırmaları yapılan bilgi türü arasına sokulmaktadır. Kimi eleştirmenler ise onları, çeşitli bilgi kategorileri arası sıradüzenini yadsıyıp eşdeğer gören postmodernist akımın erken ve geç örnekleri olarak görüp, ?postmodernist tarih? anlayışına örnek göstermektedir. Daniken ile Dan Brown?un savlarını ?sahtebilim? (İng. ?pseudo-science?) sayanlar da vardır.”
Kitaptan

Washington?daki yıldız tipi bulvar
Washington?un masonik prensiplere göre düzenlendiği inanışı, bu iş için bizzat George Washington tarafından görevlendirilen Pierre L?Enfant?ın mason olduğu iddiasına dayanmaktadır… L?Enfant kendi döneminin baskın barok anlayışından kopamamıştır. Washington?daki yıldız tipi bulvar planı da barok şehir planının bir sonucudur. Aslında benzer bir plan dünyanın birçok yerinde bulunmaktadır ve bütün bu şehirlerin haritaları üzerinde, hayal gücü ve kalemi olan herkes, pentagram türü şekiller çiziktirebilir… Öte yandan L?Enfant?ın planındaki semboller ve simgelerin kentin inşa sürecini ciddi bir biçimde etkilediğini söylemek mümkün değildir. Başta George Washington olmak üzere, dönemin yöneticileri bir müddet sonra L?Enfant?ın sembollerine değil bölgedeki arazi sahiplerinin şikâyetlerine kulak vermeyi tercih etmiştir. Böylelikle L?Enfant işten uzaklaştırılmış ve Washington DC?nin gelişimini masonik semboller değil, şehirdeki arazi sahiplerinin ve spekülatörlerinin istekleri belirlemeye başlamıştır.
Kitaptan
(*) Salih Yavuz’un 15/01/2010 Tarihinde Radikal Gazetesi Kitap Eki’nde Yayınlanan “Dan Brown’ın gerçek alternatifi” Adlı Yazısı

Kitabın Künyesi
Şifrelerden Sembollere Dan Brown
Yazar: Alâeddin Şenel, Enis Doko, Hakan Çörekçioğlu, Haluk Hepkon
Yayınevi: Kırmızı Kedi Yayınları
Sayfa Sayısı: 179 sayfa

Tanıtım Yazısı
Dan Brovvn’ın yıldızı Da Vinci Şifresi ile parlamıştı. Kitap hem çok satmış hem de birçok tartışmaya neden olmuştu. Kayıp Sembol’ün de benzer bir etkisinin olduğunu söylemek mümkün. Kitap için, bir tür New Age propaganda broşürü denilebilir. Saçma bir tarih kurgusu, yanlış bile sayılamayacak sözde bilimsel iddialarla birlikte okuyucuya sunuluyor. Şifrelerden Sembollere Dan Brown, bu akıldışılıklara karşı bir tür toplumsal panzehir. Alâeddin Şenel, Enis Doko, Hakan Çörekçioğlu ve Haluk Hepkon, Dan Brovvn’ın sahte bilimini ve sözde alternatif tarihini aklın ve Aydınlanma’nın ışığında enine boyuna inceliyor. Şifrelerden Sembollere Dan Brown’ı okurken içinde yaşadığımız dünyada giderek yaygınlaşan komplo teorileri, ezoterizm ile Aydınlanma ve bilim düşmanlığı hakkında da fikir sahibi olmak mümkün.

Previous Story

Keder Perileri – Remziye Arslan

Next Story

Eşek Eşekken ? İhmal Amca

Latest from Alâeddin Şenel

Go toTop

OKUMA ÖNERİLERİMİZ