YAPRACIĞI GÖREN BALIK
Minnacık bir balık bir yaprak gördü
Körpe – yeşil – ve yemiş bahar güneşini
-yaprak değildi
Bahardı gördüğü-
Ve o düşle fırladı denizden
Ve düştü kaldı
Balık ki yaprağı görüp sarhoşladı
O ben’im işte
Erik ağacından düşen yapracık
Damarlarında hâlâ özsuyun hazzı
Bir gözyaşıyla
Sapından sarkan
Yaprak ki düştü erik ağacından
O ben’im işte
Ve çiçekler arasındaki erik ağacı
Güneşe ve yağmura dikmiş gözünü –
-Güneş ki olduracak meyvasını
Yağmur ki besleyecek meyvasını
Meyva ki sürdürecek erik ağacını
Ağaç ki çiçekler arasında
O ben’im işte
Ve meyva ki güneş kokar
Usulcana erir ağzında
Ve bir an emip de çekirdeğini
Ya yere atarsın ya da denize
O çekirdek ki mutlu
O ben’im işte
ZAHRAD
Çeviri: Can YÜCEL
ZAHRAD
10 Mayıs 1924 tarihinde İstanbul’da doğdu, 21 Şubat 2007 tarihinde yine aynı kentte bu dünyayı bize bırakıp gitti. Asıl adı Zareh Yaldızcıyan’dır. Hukukçu, baştercüman, dışişleri bakanlığı danışmanı olan babası Movses Yaldızcıyan, Zahrad 3 yaşındayken veremden öldü. Anne tarafından dedesi Levon Vartanyan (Hacı Levon) tarafından yetiştirildi. 1942’de Pangaltı Mıkhitaryan Lisesi’ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ ndeki eğitimini yarım bırakıp ticaretle uğraştı. Zahrad, Filipin Hükümeti, Leonardo da Vinci Akademisi ve Kaliforniya Yuvarlak Masa Şövalyeleri tarafından onur belgeleri ile ödüllendirildi. Ermeni Bilim ve Sanat Ansiklopedisi ile İngiltere’de yayımlanan “International Who’s Who In Poetry”nde (Uluslararası Şiirde Kim Kimdir Ansiklopedisi) yer aldı. 1991’de Erivan’da Katolikos I. Vasken tarafından “Aziz Sahak – Aziz Mesrop” nişânına lâyık görüldü. 1999’da Ermeni Yazarlar Birliği tarafından ‘Movses Khorenatsi’ nişânı ile onurlandırıldı.Bir Taşla İki Bahar kitabı ‘Haygaşen Uzunyan’ ve ‘Eliz Kavukçuyan-Ayvazyan’ edebiyat ödüllerine değer bulundu. Zahrad, “İstanbul Ermeni Şiiri” olarak da anılan Çağdaş Ermeni Şiirinin ustalarındandı. Klasik Ermeni şiirinin esintisindeki ilk dönem şiirlerinden sonra, bir süre Garip Akımı’nın etkisinde kalan Zahrad, daha sonra yeni yaratım biçim ve yöntemleri denemeye, düşünce ve coşkusunu gerçeküstücü bir teknikle geliştirerek çarpıcı imgeler, şaşırtmacalar, ayrıntıyla bezenmiş yaşama parçacıkları ile özgün bireşimsel bir yapı ve dil oluşturdu. Şiirleri 25 dile çevrildi.