Kategori: Anthony Burgess

Hafızalardan silinmeyen 15 distopik kitap

Bilindiği gibi ilk kez John Stuart Mill tarafından kullanılan distopya terimi, ütopyanın zıttı olarak “kötü bir yer” anlamına geliyor. 1. Demir Ökçe – Jack London Modern karşı ütopyaların ilki sayılan bu roman, toplumda ve siyasette gelecekte yer alacak değişiklikleri irdeler. Jack London’ın 1907’de yayımlanan Demir Ökçe adlı eseri, modern karşı-ütopyacı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otomatik Portakal ve Anthony Burgess hakkında 9 önemli ayrıntı

Otomatik Portakal, Anthony Burgess’in en iyi eserlerinden biri olan roman. Eser o yılların (1960’lı yıllar) modernleşme ve değişim sancılarını yansıtırken, bireylerin ne kadar özgür veya baskı altında olması gerektiğini ve sonuçlarını sorgular. Ve bunu eserin kahramanının hayatında okuyucuya anlatır. Yazar kitabı hakkında; “Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otomatik Portakal – Anthony Burgess

Sanat hayatına müzisyen olarak devam ederken ve “roman yazan bir müzisyen” olarak anılmasını isteyen Anthony Burgess, 1959 yılında beyin tümörü teşhisi konunca para kazanmak amacıyla yazı yazmaya başlamış ve bir sene içinde beş kitap yazmıştır. Daha sonra teşhisin yanlış olduğu ortaya çıkmış ama Burgess yazmaya devam ederek ardında elliden fazla

OKUMAK İÇİN TIKLA

Distopya Edebiyatı Kitapları Seçkisi

Her geçen gün distopik dünyaya kendimizi daha yakın hissettiğimizden midir bilinmez, distopya edebiyatı, dünya edebiyatı içinde artık vazgeçilmez bir hale geliyor. Bu, uzak bir zamanda geçen ürkütücü hikâyeler, kendi okur kitlesini yaratmış ve gün geçtikçe de bu kitle genişlemiştir. Yine de her okurun mutlaka okuması gereken distopik eserler vardır. İşte

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir Elin Sesi Var – Anthony Burgess

İngiliz edebiyatının en verimli yazarlarından biri olan Anthony Burgess Türkçe’de daha çok Otomatik Portakal romanıyla bilinir. Anthony Burgess ‘in Bir Elin Sesi Var ( One Hand Clapping ) romanı, Roza Hakmen tarafından 1989 yılında türkçeye çevrildi. “Bu eğer şiirse, o laf şiire yakışmaz,” dedim. “Hangi laf?” dedi Howard. “O terbiyesiz

OKUMAK İÇİN TIKLA