Nazım Hikmet, kendisinden 12 yaş genç olan şairi takibi sürdürür. Kendisi de iyi bir ressam olan ressam olan Nazım Hikmet, Adalet Cimcoz’a (büyük bir olasılıkla) 1948’de yazdığı mektupta şunları yazıyor:

“Adalet;
Bedri Rahmi’nin, Orhan Veli’nin şiir kitabı kapağına yaptığı resme baka baka bi hal oldum. O resmi niçin nasıl masal gibi dalgalara düşebileceğini, ve harikulade bir rüya sergüzeşt çocukluk şiiri olduğunu anlamak için, bu mazhariyete erip bu tadı çıkarabilmek için çok ağır bir fiat ödemek, benim gibi on yıl hapis yatmak lazım. (…) Bedriye teşekkür ederim, beni mestetti delikanlı, sağ olsun.”

Nazım Hikmet’in bahsettiği kitap 1947’de basılan Yenisi’dir. Kemal Tahir’e yazdığı, yine tarihsiz bir mektupta, aynı kapaktan bu sefer ne şairin ne de kitabın adını vermeden söz eder. Kapağın kendisi hem kitabın hem de içindeki şiirlerin önüne geçmiştir sanki:

“Bak, şu ressam ve şair Bedri Rahmi var ya, ben onun resimlerini, bilhassa bizim Türk Halk motifleriyle yaptığı resimleri, tarif pek doğru olmadı ama sen anladın, pek severim. Geçenlerde bir şiir kitabının kapağına yaptığı bir resme -mübalağasız- bir saat, tıpkı, bir şarkı dinler, bir yazı okur gibi, hatta daha başka türlü dalıp gitmiştim. Sonra o kitabı oğluma yolladım, sonra aradan iki ay kadar geçti ve tekrar içimde o resmi görmek iştiyakı uyandı ve o resimdeki motiflerle uzak bir ilgisi olan fakat bana o resmi hatırlatan acayip bir yazı yazdım. Sana yolluyorum.”

Mektupta kalan bu şiiri sanırım Orhan Veli hiç göremedi.

BİR ŞİİR KİTABININ KAPAK RESMİ
Çöl gelir, kumda giden iziyle;
kutup gelir, dilsiz, beyaz buzuyla;
deniz gelir tuzuyla;
gelir dümdüz ovalar
ince belli tazıyla,
yarışır gökyüzüyle.
Kaleden çıkar gelir,
geceleyin Diyarbekir,
Dicle boyu geceleyin
çıtırdıyan karpuzuyla.
Cıvıl cıvıl kuşlarıyla gelir çınar.
Balık gelir deniziyle,
pul pul gümüş yaldızıyla;
gemi gelir yıldızıyla,
kemâni başında denizkızıyla.
Gül gelir, ceylan nazıyla;
Yılan gelir, kıpkırmızı gözüyle;
insan gelir, ayağının tozuyla,
insan gelir, bir çift sevda sözüyle.
Nâzım der ki: Gelir Eyyub’un oğlu Bedri,
boynu uzun, boynu eğri,
yeşille, kırmızıyla,
sırma sırma çiziyle,
bir acayip yazıyla…

Nâzım Hikmet

Kaynak: Bir Roman Kahramanı Orhan Veli – Haluk Oral, YKY, 2.baskı, 167.sayfa

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

Previous Story

Dostoyevski’nin bir gün kurarsam dediği radikal ve sosyalist bir derneğin amblemi ve hikayesi

Next Story

Pablo Neruda’nın Çocukluk Günleri ve Şiir

Latest from Biyografiler

Van Gogh’un kitap tutkusu

Geçtiğimiz haftalarda Paris’in izlenimci koleksiyonuyla ünlü Musée d’Orsay, Antonin Artaud’un Van Gogh: Toplumun İntihar Ettirdiği kitabından yola çıkarak yazar ile ressamı, Artaud ile Van
Go toTop