Etiket: benlik

Odysseus’un “Hiçbir Kimse” Adlandırması: Kimlik ve Benliğin Derinliklerinde Bir Yolculuk

Kurnazlık ve Hayatta Kalma Stratejisi Odysseus’un Polyphemos’a kendisini “Hiçbir Kimse” olarak tanıtması, ilk bakışta pratik bir hayatta kalma stratejisi olarak öne çıkar. Kiklop Polyphemos’un mağarasında tutsak olan Odysseus, fiziksel gücünün yetersiz olduğu bir durumda zekâsını ve dilin gücünü kullanır. “Outis” ismi, Yunanca’da “hiç kimse” anlamına gelir ve bu kelime, Polyphemos’un

OKUMAK İÇİN TIKLA

Borges’in Benlik Arayışı Kimliğin Çok Katmanlı Doğasını Nasıl Tarif Eder?

Benliğin Parçalı Yapısı Borges’in eserlerinde benlik, tekil ve sabit bir öz olarak değil, çoğul ve akışkan bir oluşum olarak tasvir edilir. Birey, kendi kimliğini inşa ederken, bellek, deneyim ve dil gibi unsurların etkisiyle sürekli dönüşür. Örneğin, öykülerinde sıkça görülen ayna, döngü ve ikilik motifleri, benliğin kendi içinde bölünmüşlüğünü ve sürekli

OKUMAK İÇİN TIKLA

Jung’a Göre Benlik ve Ruh İlişkisi

Jung’un “Benlik” (Self) ve “Ruh” (Soul) bu iki kavram, ruhsal büyüme ve bireyleşme süreçlerinin anlaşılmasında merkezi bir rol oynar, ancak genellikle birbirine karıştırılır veya farklı şekillerde yorumlanır. Benlik ve Ruh arasındaki dinamik ilişkiyi ve her birinin kişinin psikolojik ve manevi yolculuğundaki benzersiz işlevini vurgulamaktadır. Öncelikle, her iki kavramı ayrı ayrı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tropikal Adada Persephone’nin İzinde: Aslı Erdoğan’ın Kabuk Adam’ında İçsel Keşif

Anlatıcının İç Dünyasına Giriş Aslı Erdoğan’ın Kabuk Adam adlı eserinde, isimsiz kadın anlatıcı, tropikal bir adada hem fiziksel hem de manevi bir yolculuğa çıkar. Bu yolculuk, Persephone arketipinin modern bir yansıması gibidir. Persephone, Yunan mitolojisinde hem baharın simgesi hem de yeraltı dünyasının kraliçesi olarak çift yönlü bir kimlik taşır. Anlatıcı,

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Kendilik (Self)”, “Benlik (Ego)”, “Gölge (Shadow)” ve “Persona” Ne Olduğuna Dair Bazı Görüşler

James Hollis, derinlik psikolojisi perspektifinden insan ruhunun karmaşık yapısını açıklarken, Carl Jung’un bu temel kavramlarını sıkça kullanır ve okuyucuya anlaşılır bir dille sunar. Bu kavramlar, bireyin kendini, ilişkilerini ve yaşamdaki yolculuğunu anlaması için kritik öneme sahiptir. 1. Kendilik (Self) James Hollis, “Kendilik” (Self) kavramını, Carl Jung’un metaforunu kullanarak “doğuştan gelen,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Jung ve Kierkegaard’ın Bireysel Gerçekleşme Yaklaşımlarının Karşılaştırmalı Analizi

Bireyleşme Sürecinin Temel Dinamikleri Jung’un bireyleşme kavramı, bireyin bilinç ve bilinçdışı unsurlarını bütünleştirerek kendi benliğini inşa etme sürecini ifade eder. Bu süreç, kişinin içsel çatışmalarını çözümleyerek, kolektif bilinçdışından gelen arketiplerle yüzleşmesini gerektirir. Jung’a göre, bireyleşme yalnızca kişisel gelişimle sınırlı kalmaz; aynı zamanda evrensel insan deneyimleriyle bağlantı kurmayı içerir. Bu, bireyin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Benliklerimiz Çarpıştığında Ne Olur ?

Üçüncü Bölüm: Benliklerin Çarpışması Özeti James Hollis’in “Hayatın İkinci Yarısında Anlam Bulmak” adlı kitabının üçüncü bölümü, “Benliklerin Çarpışması”, bireylerin kendi gerçek benlikleriyle yüzleşmekten duyduğu doğal isteksizliği ve bu yüzleşmenin zorunlu hale geldiği anları ele alır. Yazar, yaşamın getirdiği acı ve hayal kırıklıklarının, bireyi bilinçli bir öz-dönüşüm yolculuğuna iten temel katalizörler

OKUMAK İÇİN TIKLA

Narcissus’un Aynası: Öz Sevgi ve Yalnızlığın Mitolojik Yansımaları

Narcissus’un hikayesi, Antik Yunan mitolojisinin en bilinen anlatılarından biridir ve öz sevgi ile yalnızlık temalarını derin bir şekilde işler. Ovidius’un Metamorphoses eserinde detaylıca anlatılan bu mit, Narcissus’un kendi yansımasına duyduğu tutku ve bu tutkunun onu yalnızlığa sürükleyen trajik sonunu merkeze alır. Hikaye, bireyin kendisiyle kurduğu ilişkinin hem yaratıcı hem de

OKUMAK İÇİN TIKLA

Karen Horney’e Göre İdealize Edilmiş Benlik İmajı Kavramı

🌪️ İdealize Edilmiş Benlik İmajı Karen Horney’nin nevrotik kişilik kuramına göre, birey gerçek benliğini tehdit altında hissettiğinde veya kabul edilmediğini düşündüğünde, kendi içsel hakikatinden uzaklaşarak “ideal-ben” imgelerine yapışır. Bu ideal-ben: Ancak bu kurgusal benlik, gerçek benlikten kopuk ve katı bir idealdir.Birey artık kendisini olduğu gibi değil, olması gerektiğine inandığı şekilde görmeye başlar. 🧩 Bu Savunma Ne Zaman Gelişir? Bu

OKUMAK İÇİN TIKLA