Türkçenin telaffuzu en zor kelimesi hangisidir?

Türkçenin telaffuzu en zor kelimesi hangisidir? Halâskârgazi de iddialıdır ama benim adayım kâğıt. İlkokul üçten önce bu kelimeyi doğru telaffuz eden çocuğa rastlamadım. İmlası da caba: kaat mı istersin, kiyat mı, neden öyle değil böyle yazılır belli değil.

Peki zorluk neden? Türkçenin bir gizli kuralından. Türkçede malum bir ince ke bir kalın ka var, biri dilin orta tümseğiyle öbürü köküyle söylenir, eski yazıda kef ve qaf diye ayrı yazılır. Kural şu: Keften sonra kısa a gelmez, gelse uzun a gelir. Kâ’lı kelimeleri düşünün: kâzım, kâfir, mekân, nikâh, zekâ, şikâyet, muhafazakâr. Hepsinde a uzundur, ama kâğıtta kısa. Düşünün bakın, başka örneği olmayan bir hadise.

(Aslında bir tane daha var istisna. Kâbe’nin aslı kısa a ve ayınla kâˁbe’dir, ama modern Türkçe telaffuzda öyle söylenmez, ayın yutulur, a uzatılır, sorun kalmaz.)

Neden istisna olmuş? Çünkü iki kural çatışmış.

Kural 1: İnce k’den sonra gelen kısa açık sesli Türkçede incelip /e/ olur. Arapça ve Farsçada kısa /a/ ile (daha doğrusu a ile e arası kısa /ä/ sesiyle) söylenen qäläm Türkçede kalem’dir. Ama käbâb, kälîmä, mäläk, mukärrär otomatikman /e/ sesini alıp kebâb, kelime, melek, mükerrer olurlar.

Kural 2: Arapça derin gırtlak sesleri olan ayın veya ğayın’a bitişen sesli, modern İstanbul Türkçesinde daima kalın söylenir. Meğara değil mağara, seˁat değil saˁat olur.

Kâğıda gelince iş karışıyor. İnce k’den sonra /e/ gelmesi lazım, ama Arapça ğ’ya bitişik /e/ olmaz, /a/ olur. E gibi söylemeye başlıyacaksın, ama yarı yolda a’ya çevireceksin. Arayın bakın, hem kef hem ğayın içeren başka hiç kelime yok.

Kâğıdı Çinliler icat etmiş. İranlılarla Araplar 751 Talas savaşından sonra bu nesneyle tanışmışlar. Kelime de o tarihlerde bir Asya dilinden hem Arapçaya hem Farsçaya gelmiş, ama hangi dildir bilen yok.

Sevan Nişanyan
“Kâğıt” adlı yazı

Kelimebaz
Propaganda Yayınları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir