Herkesin Terapist Olduğu Bir Memleket: Komşuluk Divanında Kolektif Şifa
Jungish
Ey okur! Şu psikoloji denen ilmi, sadece diplomalı, resmiyetteki doktorların tekelinde sanırsınız, değil mi? Hani o pahalı koltuklarda, loş ışıklar altında, derin laflar eden zümrenin işi…
Lakin, Jung’un yolundan giden alimler diyor ki, en hakiki şifa, bazen o resmi odalardan değil, bizzat sokaktan, mahalleden, komşuluk ilişkilerinden gelir! İşte bu makale, bize her vatandaşın aynı zamanda bir terapist olabileceği o kolektif ruh sağlığı mefhumunu anlatır.
🏘️ Matriksin Gücü: Mahalle Bir Divandır
Biz, daha evvel konuştuk; Jungcu Grup Analizi’nde Matriks denen o görünmez ilişki ağı vardır. O Matriks, sadece terapide değil, bizzat hayatın kendisinde mevcuttur. Sizin yaşadığınız mahalle, iş yeriniz, aileniz, hepsi birer Matrikstir.
- Kolektif Bilinçdışı: Tıpkı terapi grubunda olduğu gibi, mahalledeki herkes de farkında olmadan, ortak kaygıları, sevinçleri, korkuları (Kolektif Bilinçdışı içeriğini) birbirine aktarır ve yansıtır.
- Şifa: İşte bu aktif Matriks, bireyin bunalımını (nevrozunu) emer, seyreltir ve çözümler. Tıpkı bir süngerin suyu çekip dağıtması gibi.
Gündelik Örnek:
- Maraz: Hani o içine kapanık, sürekli şikayet eden komşumuz Rıza Bey vardır ya. Rıza Bey’in derdi, aslında bireysel bir narsisizm kompleksi olabilir.
- Kolektif Tedavi: Rıza Bey, kahvehaneye gittiğinde veya kapı önü sohbetlerinde sürekli şikayetini anlatır. Diğer komşular onu dinler, bazen eleştirir, bazen teselli eder. Rıza Bey’in o bireysel bunalımı, grup içine dağılır. Kahvedekiler onu dinleyerek, aslında Rıza Bey’in izolasyonunu kırmış ve kolektif bir kapsayıcılık sağlamışlardır. Bu, amatör bir grup terapisidir!
🤝 Sempati Değil, Empati ve Yüzleşme
Vatandaşın terapist olması, sadece “Ah canım, çok üzüldüm” demekten ibaret değildir! Bu, gerçek, dürüst ve bazen acıtan bir yüzleşmeyi de gerektirir.
- Sempati: Sadece ayıp olmasın diye baş sallamak. Bu, hastayı çocuk pozisyonunda bırakır.
- Vatandaş Terapist: İyi bir komşu/vatandaş terapist, Rıza Bey’in şikayetlerini dinlerken, ona kendi Gölgesini de yansıtabilir. Örneğin, “Rıza Bey, sanki siz o kadar çok şikayet ediyorsunuz ki, sorunlarınızı çözmekten zevk alıyorsunuz gibi geldi bana!” diyerek, Rıza Bey’i kendi sabote edici döngüsüyle yüzleştirebilir.
Bu dürüstlük, profesyonel terapideki yorum kadar dönüştürücü olabilir. Zira matriks, sadece tatlı sözleri değil, acı hakikatleri de taşımakla yükümlüdür.
🎭 Entegrasyon: İyileşme Topluma Döner
İyileşmenin nihai amacı, bireyin kendi bütünlüğünü (Self) bulmasıdır. Ama bu bütünlük, toplumdan kopuk bir şekilde sağlanamaz. İyileşen birey, topluma geri döner ve o toplumu da iyileştirir.
- Toplumsal Etik: Vatandaş Terapistler olarak bizler, birbirimizin Gölgesini kabul ettiğimizde, siyasi nefret ve fanatizm (Toplumsal Projeksiyon) azalır. Çünkü “kötülük”, artık dışarıdaki düşmanda değil, hepimizin içinde var olan ortak bir insanlık hali olarak görülür.
Netice-i kelam, ey okur: Ruhsal sağlığımız, sadece psikologların elinde değildir. Hepimiz birbirimizin terapistiyiz. Yeter ki, o mahalledeki Matriksi canlandıralım, birbirimizi yüzeysel yalanlarla değil, sahici bir empati ve dürüstlükle dinleyelim. Kapınızdaki komşunuz, bazen size yıllık bir terapiden daha fazla şifa verebilir.
Selametle…


