Yazar: Özgür Atlas

Kadın Bedeninde İnşa Edilen Hapishane: İlk Korkudan Travma Döngüsüne Bir Psikanalitik Yolculuk

Bu analiz, C.G. Jung’un “ilk korku” kavramından yola çıkarak, annenin bedeninin hem bir başlangıç mekânı hem de zamanla nasıl bir sınırlama ve tekrar eden travma döngüsü metaforuna dönüşebileceğini inceler. Giriş C.G. Jung’un “ilk korku” kavramı, insan varoluşunun en köklü ve evrensel deneyimlerinden birini ifade eder. Bu korku, genellikle doğumla birlikte

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nesnelerin Arketipsel ve Sembolik Dili: Neden Bazı Şeyler Bize Derin Anlamlar Fısıldar?

Bir nesnenin veya olayın insanlar için nasıl derin sembolik ve arketipsel anlamlar taşıyabileceğini ve bu anlamları çözümlemek için Jungiyen perspektifi nasıl kullanabileceğimizi yazmayı deneyeceğim. Bu, yalnızca değerli bir şey değil, hayatımızdaki herhangi bir değerli nesne, mekan veya deneyim için de geçerli bir analiz çerçevesi sunar. Giriş Hayatta bazı nesneler, olaylar

OKUMAK İÇİN TIKLA

Anneyi İyi Tutmak : Ruhsal Sağlığın İkilemi

Psikoterapi pratiğimde sıkça karşılaştığım, bireysel ruhsal sağlık üzerinde derin etkiler bırakan ve çoğu zaman farkında olmadan taşıdığımız ağır bir yükü ele almak isterim: “Anneyi İyi Tutmak: Ruhsal Sağlığın İkilemi.” Bu ifade, toplumun annelik üzerine inşa ettiği kutsal ve kusursuz imgelem ile bireyin kendi yaşanmışlıkları arasındaki keskin çelişkiyi ve bu çelişkinin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hasetin Anlaşılması : Savunma Mekanizmaları Ve Direnç Üzerinden

Haset, psikanalitik açıdan insan psişesinin temel duygularından biri olup, bireyin yetersizlik hissi, kıyaslama ve yok etme arzusuyla şekillenir. Erdoğan Çalak’ın İçimizdeki Magma: Haset kitabında haset, birincil bir enerji olarak tanımlanır ve öfke ile dürtü karışımından oluşur (s. 6). Savunma mekanizmaları ve dirençler, bu güçlü duygunun birey tarafından yönetilmesi veya bastırılması

OKUMAK İÇİN TIKLA

Brick ve Maggie: İlişki mi, Anlaşma mı?

Kızgın Damdaki Kedi filminde cinsellikten uzak, duygudan mahrum bir evlilikte aşk, kontrol ve yalnızlık 💔 1. Gerçekten Evli Miyiz? Brick ile Maggie’nin ilişkisi, sadece cinsellikten uzak değil; aynı zamanda duygu, güven ve karşılıklı görünürlükten de yoksun.Filmde fiziksel yakınlık kadar, psişik bir temas da eksiktir. Maggie dokunmak ister. Brick, duvara dönüşür.Maggie

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nöroçeşitlilik Savunucuları Ne İstiyor ?

Nöroçeşitlilik Hareketi: Koşulsuz Kabul ve Gerçek Erişilebilirlik Otizm spektrumundaki bireylerin yaşam kalitesini artırmak ve topluma tam katılımlarını sağlamak, günümüzün en önemli sosyal adalet meselelerinden biridir. Bu, sadece bireylerin desteklenmesiyle ilgili değil, aynı zamanda toplumun kendisinin daha kapsayıcı ve erişilebilir hale gelmesiyle de ilgilidir. Nöroçeşitlilik savunucuları, belirli yaklaşımlara karşı duruş sergilerken,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yeni Dönemin Kendilik Halleri: Dijital Çağda Benliğin Akışkanlığı ve Mücadeleleri

Modern çağın hızına, karmaşıklığına ve dönüşümlerine ayak uydurmaya çalışan insan ruhunun en merkezi konularından biride kendliğimize ne olduğu sorusudur. “Yeni Dönemin Kendilik Halleri.” İçinde bulunduğumuz çağ, sadece dış dünyayı değil, aynı zamanda iç dünyamızı, kimliklerimizi ve varoluş biçimlerimizi de kökten yeniden şekillendiriyor. Bu yeni kendilik hallerini anlamak, hem bireysel refahımız

OKUMAK İÇİN TIKLA

Eşref Rüya ile Çukur Dizisinde Babalık, Kardeşlik ve Erkekliğin Sunuluşu

Eşref Rüya’daki baba figürü, kardeşlik ve yetimlik teması; Çukur’da karşımıza çıkan erkeklik, kardeşlik ve babalık inşasıyla birlikte çok güçlü bir arkaik-modern erkeklik karşıtlığı sunuyor. Bu temaları birlikte Jungiyen, psikanalitik ve toplumsal düzeyde anlamaya çalışalım. 🔱 “Baba Yoksa Ne Olur?” 1. 📍 Kayıp Baba – Kayıp Yasa: İki Dünyanın Ortak Yarığı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aktivizm ve Savunuculuk Hareketleri: Nöroçeşitlilik Perspektifi

1. Nöroçeşitlilik Kavramının Tanımı ve Odağı: Nöroçeşitlilik, otizmin bir “hastalık” veya “bozukluk” olarak değil, insan beynindeki doğal bir farklılık ve kimliğin ayrılmaz bir parçası olarak görülmesi gerektiğini savunan bir perspektiftir. Bu görüşe göre, otistik bireylerin “düzeltilmesi” veya “tedavi edilmesi” yerine, farklılıklarının kabul edilmesi ve yaşamlarını tam anlamıyla sürdürebilmeleri için gerekli

OKUMAK İÇİN TIKLA

İsrail ve İran : Arketipler Üzerinden Bir Jungiyen Analiz Denemesi

İran ve İsrail’i Jungiyen arketipler açısından okumak, her iki ülkenin kolektif bilinçdışındaki “mit”lerini ve psiko-politik imgelerini deşifre etmeye yardımcı olur. Aşağıda iki ülkeyi, temel arketipsel figür ve hikâye kodlarıyla özetledim: 🇮🇷 İran’ın Arketipleri Arketip Özellikleri & Mitolojik Bağlam Kolektif Yansıma Bilge Kral (“Sage-King”) Zerdüşt’ten Şahname’ye uzanan bilgelik—hem koruyucu hem yıkıcı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yeni Bireyleşme Biçimleri: Jungiyen Bir 21. Yüzyıl Yorumu

Bölüm 2: Kiralık Evde Köklenmek – Mekânsızlık ve Bireyleşme 🌱 “Yerleşmek” Sadece Bir Taşınma Değildir Jung için bireyleşme, içsel merkezin keşfiydi.Bugün için bireyleşme, o merkezin nereye ait olduğunu bilmekle de ilgili. Ama ne tuhaf değil mi?Kendine ait bir evi olmayan, daima geçici mekânlarda yaşayan insanlar çağında yaşıyoruz. Ev değiştirmek kolay,ama

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çukur Dizisinde Babalar: Gücün, Travmanın ve Kaybın Figürleri

Çukur dizisinde “baba” sadece bir karakter değil, bir arzu nesnesi, bir travma kaynağı, bir kurucu mit ve hatta bir psikopolitik düzenleyici olarak işlev görür. Bu başlık altında sana hem Jungiyen hem de psikanalitik, hem de sınıfsal ve kültürel okumalara açık bir çerçeve sunmaya çalıştım. 1. 🔱 İdris Koçovalı: Ataerkil Mitin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yerleşmenin Ruhsal Hakkı Bölüm 2

Bölüm 1: https://www.insanokur.org/kiralik-dairelere-sikistirilan-insan-modern-yersizligin-psikodinamigi-bolum-1/ – Modern Yersizliğe Karşı Bir Psiko-toplumsal Manifesto – “Eşyam yok, odam yok, kalışım da belli değil… O zaman ben kimim?”— Kiralık yaşamın ruhsuzluğunda yankılanan modern bir çığlık 🌍 1. Yersizlik: Modern İnsanlığın Yeni Normali Kentte yaşıyoruz ama yerlisi değiliz.Evin içindeyiz ama ev sahibi değiliz.Taşınıyoruz ama göç etmiyoruz.

OKUMAK İÇİN TIKLA

İran, İsrail, Çin, ABD, Rusya ; Savaşın Kazananı Kim Olur ?

Yapay zekaya sorduk, bu ülkeler savaştıklarında burada savaşın kazananı kim olur ? Bize aşağıdaki karşılaştırmaları yaptı bize de incelenmesi gereken bir durum olarak sizle paylaşmak istedik. Günümüzde uluslararası arenada “savaş kazananı” kavramı, salt askerî başarıdan öte; ekonomik güç, jeopolitik nüfuz, teknolojik üstünlük ve yumuşak güç (kültürel, diplomatik etki) dengeleriyle belirleniyor.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mafyalar, Çeteler ve Halkın Trajedisi

Toplumlarda insanlar gibidir, iyi, kötü hayatın içine farklı şekillerde sokulur. İnsanlar bastırılmış veya derinliklerde yaşanan kolektfi bilinçdışının hayata girmesiyle farklı dinamikler üretirler. Suç ve kaos basit bir ilişkisel mesele değil; güç, aidiyet, güven ve dayanışma eksikliğinin derin bir yansımasıdır. Güçsüzlüğün ve Aidiyetsizliğin Karanlık Yüzü 1. ⚔️ Mafya ve Çete: Gücün

OKUMAK İÇİN TIKLA

Türkiye Panoraması: Dizilerden Ne Öğrenebiliriz?

Türkiye panaromasını, özellikle son dönemde popüler dizilerden yola çıkarak okumak, toplumsal değişimlerin, krizlerin ve umutların aynasını görmek açısından çok zengin bir yaklaşım. 1. 🎭 Diziler Sosyal Aynalar: Değişimin ve Krizlerin Temsili Türkiye dizileri, sadece eğlence değil, toplumsal bilinç ve gündelik yaşamın kültürel birer metnidir. 2. 🧠 Erkeklik ve Baba Figürü:

OKUMAK İÇİN TIKLA

ÇUKUR ve İÇERDE Dizileri: Çok Katmanlı Karşılaştırmalı Analiz

Dizi tarihinde Çukur ve İçerde, Türkiye’nin modern televizyon dizilerinde hem “aile”, hem “devlet”, hem de “erkeklik” anlatılarını simgesel bir zeminde işleyen iki yapıdır. Bu karşılaştırmayı çok katmanlı bir biçimde ele alabiliriz. 1. 🧬 Tematik Çekirdekler: Aile, Sadakat ve İhanet Tema Çukur İçerde Aile Mahalle-aile bütünleşmesi (kutsal aile miti) Biyolojik ailenin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Reklam Arasında Hakikat: Psikolojik Bakış Üzerinden Bir Medya Eleştirisi

Reklamlar, modern yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş, günlük akışımızı kesintiye uğratan anlık görüntülerden ibaret gibi görünse de, aslında hakikat algımızı ve kendilik bilincimizi derinden şekillendiriyor. “Reklam Arasında Hakikat: Kendimiz Üzerinden Bir Medya Eleştirisi” başlığı altında, medya ve reklam dünyasının bize neyi, nasıl gösterdiğini değil, bizi nasıl dönüştürdüğünü; beklentilerimizden kimliklerimize,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Reklamların Arasında Sıkıştığımız Hikâyeler: Sessiz Trajedimiz, Gizli Çıkışımız

🛒 Her Şeyin Hikâyeye Benzediği Ama Hiçbir Şeyin Hikâye Olmadığı Bir Dünya Bugün her şeyin bir “story”si var.Ama gerçek bir hikâye bulmak neredeyse imkânsız. Instagram’da 15 saniyelik gösteriler,reklamlar arasında sıkışmış bir “yaşanmışlık” fantezisi,dizilerde pazarlanan duygular… Ve sen: Gerçek bir hikâyeye özlem duyan bir varlık. 🧠 Bağ Kurmak Yerine Tüketmek Bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gündemin Toksik Ritmi: Bugün Ne Unutacağız? Bölüm 1

Şokla Başlayan Sabahlar “Bugün hangi krize uyanmak istersiniz?” Her sabah…Uyanır uyanmaz elimiz telefona gider.Yeni bir kriz, yeni bir skandal, yeni bir ölüm, yeni bir yasak, yeni bir “acil durum”.Daha kahve bile içmeden “bilinç” değil, panik çalışır.O günkü duygumuz bize ait değildir artık. Gündem belirlemiştir.Ve biz yine… unutmaya hazırız. 📡 Gündem

OKUMAK İÇİN TIKLA