Kategori: Heinrich Böll

Heinrich Böll’le zamanda yolculuk: Balık Tutma Dersi

1963 yılında Anekdote zur Senkung der Arbeitsmoral adıyla Almanca yayımlanan metin, sıkı bir kapitalizm eleştirisi. Bu metnin bugün elimizde böyle bir kitaba dönüşmesi ise, sanatın dönüşebilirliği ve her yaşa ulaşabilirliğine harika bir örnek. Zamanlar üstü metinler, kaçınılmaz olarak kıymetini de beraberinde getiriyor. Yıllar sonra, başka biçimlerde, başka yerlerde yeniden karşınıza

OKUMAK İÇİN TIKLA

Palyaço – Heinrich Böll

Hans Schnier, varlıklı bir ailenin oğlu olmasına karşın meslek olarak palyaçoluğu seçmiştir. Evlenmeye ve doğacak çocuklarını Katolik terbiyesiyle büyütmeye yanaşmadığından, toplum baskısına direnemeyen sevgilisi tarafından terk edilir. Hans bu kayıp yüzünden yıkılır, sanatı bitme noktasına gelir. Palyaço 1963 yılında yayımlandığında Almanya’da büyük tartışmalara yol açmış, Heinrich Böll din karşıtı olmakla

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yolcu, Sparta’ya Varırsan Eğer – Heinrich Böll

Heinrich Böll, İkinci Dünya Savaşı yıllarını anlattığı eserlerinde, anlamsız yere ölüme giden, katılmak zorunda bırakıldıkları savaşı gönülsüz sürdüren insanların korkularını, nefretlerini ve savaşın onların yazgılarını nasıl çizdiğini anlatır. Yolcu, Sparta’ya Varırsan Eğer’de yer alan öyküler, savaş alanlarında değil de okuldan bozma hastanelerde, tıklım tıklım askerle dolu trenlerde, istasyonlarda, bombalanmış kentlerde,

OKUMAK İÇİN TIKLA

İlk Yılların Ekmeği – Heinrich Böll

İkinci Dünya Savaşı sonrası Alman yazarlarının en ünlülerinden biri olan Heinrich Böll, bu ünlü romanında, savaştan hemen sonra baş gösteren zor yıllardaki ekmek kavgasından bir kesit veriyor. Savaşın yıkıcı bir güçle sarsmış olduğu değerler ne olursa olsun, romanın baş kişisi, insanca yaşamak için zor yılları deneme, zorlama, üstesinden gelme çabası

OKUMAK İÇİN TIKLA

Melek Sustu – Heinrich Böll

Henirich Böll, “Melek Sustu” adlı kitabında, -öldürmek, yaralamak, yakmak, yıkmak dışında- savaşın insanlara neler yapabileceğini anlatıyor. Kendisi de İkinci Dünya Savaşı’na katılıp 1939’da esir düşen ve özgürlüğüne ancak 1945’te kavuşan Böll’ün kahramanları, cephede savaşan askerler değil. O durgun akan bir suyun derinliklerinde neler olup bittiğini alatıyor. Böll’ün kahramanları ordudan kaçmış

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hep Anladıkları Sandıkları Şeyi Ancak Şimdi Anlıyorlardı: Yoksuldu Onlar ? Canan Koçak

Savaşın şehirlerle birlikte, neleri yok ettiğine yüzyıllardır tanıklık ediyoruz. İnsanın ?keşke yıkılan sadece binalar olsa? diyesi geliyor çoğu zaman. Bazı yıkıntıların tamiri kolaydır, ama insanların iç dünyalarının yıkımı öyle kolayca tamir edilemeyecek türdendir. Ölümle tanışmak, eşinin, arkadaşının, çocuğunun ve tanıdığın onlarca insanın bir hiç uğruna kaybolup gittiğine şahitlik etmek, insan

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ademoğlu Nerdeydin? – Heinrich Böll

Heinrich Böll, Ademoğlu Nerdeydin? (Wo warst du, Adam?) adlı kitabında, bizi insanoğlunun karşılaşabileceği en büyük acıyla yüz yüze bırakıyor. Savaşın acımasızlığı altında ezilen, yitip giden genç insanlar, küçücük umut kırıntılarına tutunanlar, onca olumsuzluğun içinde yeşeren küçük sevdalar ve ölüm, hep ölüm. ”Mermiler vınlayarak kıl payı farkla yanından, üzerinden geçiyordu. Arkasında

OKUMAK İÇİN TIKLA