Kategori: John Fowles

Aristos – John Fowles “insan özgürlüğünün kendini ortaya koyduğu çeşitli biçimleri irdeleyen denemeler”

Fransız Teğmenin Kadını, Yaratık, Koleksiyoncu ve Büyücü adlı romanlarıyla ülkemizde de adını duyurmuş olan ünlü İngiliz yazar John Fowles, Aristos başlığını taşıyan deneme kitabında “yaşam” üzerine tuttuğu notları bir araya getiriyor. Kitabın temel esin kaynağı, MÖ 5. yüzyılda, kendi ülkemizin topraklarında, Efeste yaşamış olan filozof Herakleitosun günümüze ulaşan notları. Kitaba

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zaman Tüneli – John Fowles “yaşamı boyunca kafasını kurcalayan, onu düşündüren ve eğlendiren konulara değinen kitap”

Çağdaş İngiliz edebiyatının usta kalemi John Fowles, birer başyapıt olan romanları Fransız Teğmenin Kadını, Yaratık, Koleksiyoncu ve Mantissa’nın ardından, bu kez düzyazılarıyla karşımızda. Fowles’un gözden kaçmış son derece kişisel yazılarını topladığı Zaman Tüneli, hemen her konuyu merak eden, bu merakını okuruna da bulaştırmak isteyen bir yazarın yirminci yüzyıla kişisel bakışını

OKUMAK İÇİN TIKLA

Daniel Martin – John Fowles “düş kırıklıklarının, hayal edilenle imkânsızlık arasındaki gerilimin, paylaşılan değerlerden kopuşların ve sessizliğin hikâyesi”

Fowles’un anlatı kurma ve hikâye etme becerisinin belki de en güzel örneği olan Daniel Martin yazarın kariyerinin en önemli romanlarından birisi. Otobiyografik özellikler taşıyan bu ilk ve tek romanında Fowles, anılar eşliğinde geçmişin izini süren Daniel’in hikâyesini anlatıyor. “Flashback”lerle zaman içinde sürekli devinen hikâyede, pek çok anlatı tekniği ve roman

OKUMAK İÇİN TIKLA

Fransız Teğmenin Kadını – John Fowles “varoluşçuluğun ‘sahicilik’ ve özgürlük arayan insan soyutlamasını ete kemiğe büründüren roman”

İngiliz edebiyatının en büyük ustalarından biri olan John Fowles, anlatı kurmaktaki mahareti, çarpıcı üslubu ve deneyciliğiyle dikkati çeken bir yazar. Hiç abartmadan yüzyılın en iyi romanları arasında sayabileceğimiz Fransız Teğmenin Kadını’nda bu özellikler mükemmel bir bileşime ulaşıyor. Bir kere olağanüstü başarılı bir atmosfer yaratıyor yazar, Viktorya döneminde yaşamanın ne anlama

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaratık – John Fowles “insanı saran paradokslarla dolu etik bir derinliğe sahip roman”

Yaratık, günümüz İngiliz edebiyatının en ilginç ve en çarpıcı gerilim romanlarından biri. Tıpkı Dostoyevski’nin romanlarında olduğu gibi, insanı saran paradokslarla dolu etik bir derinliğe, ama aynı zamanda da, Fowles’ın virtüözlük düzeyindeki hikâye anlatma tekniğinden kaynaklanan soluk kesici bir sürükleyiciliğe sahip.Yazarın zihninde aralıklarla beliren ve gitgide vücut kazanan, tuhaf bir imgedir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Abanoz Kule – John Fowles “seçimlerimizin arkasında yatan ‘asıl biz’i kışkırtan roman”

İçinde sürekli değişen anlamlar ve yankılı imgeler barındıran bu kitap, tekrar tekrar okuyup, her okuyuşta hem elinizdeki yapıtı hem de genel olarak kurmaca sanatını daha iyi kavramanızı sağlayacak ustalıklı bir çağdaş yazın örneği.Bir kısa roman, bir anlatının çevirisi ve üç öyküden oluşan Abanoz Kule, Fowles’un doğa ve insan, yaşamla sanat

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mantissa – John Fowles “Tenin ve sözün çarpıcı diyaloglarının egemen olduğu fantastik kurgu”

Yazar ile esin perisi arasındaki çapraşık ama aynı zamanda şiddet ve sevecenlik dolu o kadim ilişkiyi anlatıyor Mantissa’da Fowles. Perinin sanatçıyla ilişkisi yoğun bir tensellikle donanmış olsa da, var olan yaşantı çok daha karmaşık bir duygusal gelgite dönüşüyor. Fransız Teğmenin Kadını, Yaratık ve Büyücü gibi başyapıtları arasında sayılabilecek bu romanında

OKUMAK İÇİN TIKLA

Büyücü – John Fowles “kişisel özgürlüğe ulaşmanın ve insanın kendini keşfetmesinin zorluklarına dair”

Çağının yarı-entelektüel bunalımlarını geçirmekte olan, Oxford mezunu Nicholas Urfe, İngiltere’nin kasvetinden ve aşktan kaçmak için ücra bir Yunan adasına İngilizce öğretmeni olarak gider. Tek başına sıkıntılı günler geçirdiği, şair olduğuna dair hayallerinin de suya düştüğü bir sırada, gizemli milyoner Conchis ile tanışır…Büyücüinsan zihninin labirentlerinde dolaşan metafizik bir eğlence trenidir adeta.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Koleksiyoncu – John Fowles “İçimizdeki ‘iktidar’ ve ‘teslim olma’ isteğinin anlatısı”

Koleksiyoncu, İngiliz edebiyatının önde gelen yazarlarından John Fowles’un, birçok yayınevinden geri çevrilme talihsizliğini yaşayan, ama yayımlandığında kendisine bugünkü ününü getiren ilk romanı. Fransız Teğmenin Kadını, Yaratık, Mantissa, Büyücü ve Daniel Martin gibi başyapıtların habercisi… Koleksiyoncu, bir kelebek koleksiyoncusuyla, âşık olup kaçırarak zindana kapattığı bir resim öğrencisi arasındaki “mecburi” ilişkinin romanıdır

OKUMAK İÇİN TIKLA

Büyücü – John Fowles

Mitolojik öğelere ve Shakespeare’in ünlü oyunu Fırtına’ya çeşitli göndermelerin yapıldığı hikâyede John Fowles, savaşın acımasızlığını, bir Akdeniz adasının dinginliğini, insan zihninin karmaşık yapısını, kadın-erkek ilişkisinin doğasını, Tanrı ve özgürlük kavramlarını ustaca anlatımıyla irdeliyor. Gerçek özgürlüğün ancak kendini tanımakla mümkün olabileceği savından yola çıkılarak hayallerle gerçek deneyimler arasındaki ilişkiler, Fowles’un Prospero’su

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sizi Hep Şaşırtacak Bir Roman – Sadık Güvenç

Bugünü yaşayan yazarın sizi iki yüz yıl öncesine yolculuğa çıkardığını düşünün. 19. yüzyıl İngiltere’sine şöyle bir uzanmak ilginç olmaz mıydı? Kasnaklar üzerine geçirilmiş kadın elbiselerinin giyildiği yıllar… Manastırların, günahkar kadınlara sığınak (!) olduğu yıllar… Nedense hep kadınlar günahkar sayılır. Günümüz yazarı John Fowles, 19. yüzyıl atmosferini başarıyla kuruyor romanında. Sanki

OKUMAK İÇİN TIKLA